Gündem

DHA YURT BÜLTENİ-5

1 - (ÖZEL) - TÜRKPATENT Başkanı Asan: Tescil bekleyen 14 coğrafi işaretimiz var TÜRK Patent ve Marka Kurumu (TÜRKPATENT) Başkanı Prof

06 Haziran 2018 14:51

1 - (ÖZEL) - TÜRKPATENT Başkanı Asan: Tescil bekleyen 14 coğrafi işaretimiz var

TÜRK Patent ve Marka Kurumu (TÜRKPATENT) Başkanı Prof. Dr. Habip Asan, kurum olarak coğrafi işaret tescili verdikleri bazı ürünlerin Avrupa\'da tescili için de çalışmalar yapıldığını belirterek, \"Şu anda Avrupa Komisyonu\'nda işlemleri devam eden 14 başvurumuz var\" dedi.
Habip Asan, Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından coğrafi işaret tescili yapılan \'Maraş dondurması\' için Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası\'nca düzenlenen ödül törenine katıldı. Törende tescil belgesini Oda Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Zabun ile Meclis Başkanı Hanefi Öksüz\'e veren Asan, daha sonra oda bahçesinde balta ve satırla Maraş dondurmasını kesti.
Tören sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan Asan, kurumun isminin daha önce \'Türk Patent Enstitüsü\' diye bilindiğini; ancak 18 ay önce çıkarılan yasa ile isminin Türk Patent ve Marka Kurumu olarak değiştirildiğini hatırlattı.
Coğrafi işaretlerin, artık ülkeler için zenginleşme aracı olarak kullanıldığını belirten Asan; İtalya, İspanya ve Fransa\'nın coğrafi işaretlerden yıllık 50- 60 milyar euroluk katma değer yarattığını, sadece Parmesan peynirinin yıllık 3 milyar euroluk katma değeri olduğunu söyledi. Maraş dondurmasının da potansiyeli çok fazla bir ürün olduğunu kaydeden Asan, \"Zaten bilinen bir markası var. Bu tescille beraber bunların daha standart bir şekilde üretilmesiyle ve uygun yöntemlerde kullanılarak, hem Maraş ilimizi hem de ülkemiz için bunun son derece önemli bir kazanç olduğunu düşünüyorum\" dedi.
\'COĞRAFİ İŞARETLER ÜLKELER İÇİN ZENGİNLEŞME ARACI\'
10\'u Kahramanmaraş\'tan olmak Türkiye\'de şu anda tescilli 345 coğrafi işaret olduğunu dile getiren Asan, şöyle devam etti:
\"345 dışında Türkiye genelinde 408 tane de işlemleri devam eden başvuru var. Topladığınız zaman 700\'ün üzerinde coğrafi işaret oluyor. Avrupa Komisyonu\'nda Malatya kayısısı, Antep baklavası ve Aydın inciri tescillendi. Ama şu anda 14 tane de Avrupa Komisyonu\'nda işlemleri devam eden var başvuru var. Coğrafi işaretler artık ülkeler için önemli bir zenginleşme aracı. Ben bunlara \'Katma değeri yüksek ürün\' diyorum. Nasıl katma değeri yüksek sanayi ürünü terimini kullanıyorsak coğrafi işaretler de katma değeri yüksek tarımsal veya tarım dışı ürün, diye sınıflandırabiliriz. Piyasada tükettiğiniz coğrafi işaretli ürün, Maraş dondurması örneğinden gidecek olursak bundan sonra amblem kullanım zorunluluğu da getirdik. Marketlerde Maraş dondurması olarak aldığınız ürünün hem üzerinde amblem olacak \'Coğrafi işaretlidir\' diye bizim kurumun adını taşıyan hem de bunun gerçek bir Maraş dondurması olduğundan emin bir şekilde tüketilecek. Bunun uluslararası alanda tescili ve tanıtımıyla ilgili olarak da çalışmalar hızlı bir şekilde tamamlanacak.\"
\'MARKA BAŞVURULARINDA AVRUPA BİRİNCSİYİZ\'
Son yıllarda Türkiye\'nin coğrafi işaret, patent ve marka başvurularında büyük ivme kazandığını belirten Habip Asan, \"Marka başvurularında Türkiye, Avrupa\'da 121 bin marka başvurusu ile son 5 yıldır 1\'inci sıradayız. Tasarım başvurularında 46 bin başvuru ile Avrupa\'da 3\'üncü sırada. Patent başvurularında 8 bin 600 ulusal patent başvurusuyla Avrupa\'da 5\'inci sırada. Türkiye aynı zamanda; 345 tescil ve 408 coğrafi işaret başvurusu ile Avrupa\'da ilk 10\'da. 2018 yılını çok daha iyi bir noktada bitirmeyi planlıyoruz. Genel olarak sıralamaların son derece olumlu olduğu söyleyebilirim\" diye konuştu.


GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
---------------
- Habip Asan\'ın tescil belgesini vermesi
- Dondurma şov
- Asan\'ın baltayla dondurma kesmesi
- Asan ile röp.

Haber-Kamera: Ömer KOÇ-KAHRAMANMARAŞ- (DHA)

================

2 - Başarılı olup döndüğü memleketinde gençleri eğitiyor

MUĞLA\'nın Marmaris ilçesindeki Uluslararası Vücut Geliştirme ve Fitness Festivali\'nde dünya 5\'incisi olduktan sonra memleketi Adıyaman\'a dönen Halil Çoban, yaptığı sporu gençlere öğreterek, onların kötü alışkanlıklar edinmelerinin önüne geçmeye çalışıyor. 
Marmaris\'te 12 Mayıs\'ta düzenlenen 15 ülkeden 24 kategoride 200 sporcunun katıldığı şampiyonada 5\'inci olan Halil Çoban, festivalin ardından memleketi Adıyaman\'a döndü. Gençlerin kötü alışkanlıklar edinmesinin önüne geçip, spora yönledirmek isteyen Çoban, kolları sıvadı. Halil Çoban, spor salonunda gençlere vücut geliştirme dersi vermeye başladı.
Gençlerin kahve köşelerinde oturması yerine spora yönlendirilmesi gerektiğine inandığını belirten Çoban, \"Genç arkadaşlarımız spora yönlendirildiğinde kötü alışkanlıklardan arınıyorlar. Biz de bu düşünceyle gençleri kahve köşelerinden çekip buraya getirmeye ve sporu sevdirmeye çalışıyoruz\" dedi.
Eğitim alan gençler de Halil Çoban gibi başarılı birer sporcu olmak için çabaladıklarını ifade etti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
---------------------------------
- Spor salonu ve Halil Güneş\'in çalışması
- Halil Güneş ile röp.
- Kazandığı madalya
- Öğrenciler ile röp.
- Genel ve detay görüntüler 

Haber-Kamera: Mahir ALAN-ADIYAMAN-DHA)

================

3 - Doğu Karadeniz\'de deprem uyarısı

GÜRCİSTAN\'da, geçen yıl meydana gelen 5.1 büyüklüğündeki depremin Doğu Karadeniz Bölgesi\'ndeki fay hattını tetiklediği ve yarılmayı hızlandırdığı saptandı. Bu gelişme ile 4\'üncü derece deprem kuşağındaki bölgenin 3\'üncü derece deprem riski bölgesine çekilmesi sonrası oluşan deprem riskine karşı, uzmanlar uyarılarda bulunuyor. Jeofizik Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Prof. Dr. Hakan Karslı, Doğu Karadeniz\'de deniz alanında yapılan deniz sismiği çalışmaları ile belirlenmiş kuzeydoğu-güneybatı uzanımı Rize, Trabzon ve Ordu faylarının varlığının bölge için deprem tehlikesi oluşturduğunu söyledi. Prof. Dr. Karslı, \"Bizim korku salmak gibi bir derdimiz yok. Sadece tehlikeye karşı önlem alma, önlem aldırma çabamız var\" dedi.
Doğu Karadeniz Bölgesi\'nde deprem riskine karşı Jeofizik Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Prof. Dr. Hakan Karslı değerlendirmede ve uyarılarda bulundu. Karadeniz\'de petrol arama amaçlı yapılan sismik çalışmalar neticesine bazı fayların belirlendiğini belirten Prof. Dr. Karslı şunları kaydetti:
\"Geçerli deprem haritasına göre gruplandırdığınızda, Trabzon 4\'üncü bölge olarak gözüküyor. Fakat faya uzaklık ve yakınlık olarak değerlendirdiğiniz zaman bu durumun değişmesi lazım. Yapılan bina tasarımlarında da bu durumun dikkate alınması gerekir. Karadeniz\'in deniz alanındaki fay sistemi bugün bile tam olarak bilinememekle birlikte 1990\'lı yıllarda Karadeniz\'de petrol arama amaçlı yapılan sismik çalışmalar neticesine bazı faylar belirlendi. Bu fayların ötesinde en yeni, güncel bulgularla birlikte Karadeniz\'in hemen sahilinden paralel olarak uzanan bir ters fay niteliğinde bir fay da var.\"
\'DEPREM ÜRETME RİSKİ VAR\'
Bu fayların 1968\'de Bartın\'da deprem ürettiğini hatırlatan Prof. Dr. Hakan Karslı, \"Burada ürettiği depremi göz önüne alırsak bu fayın Doğu Karadeniz Bölgesi\'nde de deprem üretme riski var. Bununla birlikte bu faya kuzeydoğu-güneybatı uzanımlı 3 tane yeni faylar belirlendi. Bunlar, doğudan başlayarak batıya doğru Rize fayı, Trabzon fayı ve Ordu fayı. Bu fayların henüz tam olarak nitelikleri belirlenmemiştir. Bu konuda daha detaylı araştırmalar yapılması lazım. Bu fayların uzanımları, derinlik seviyeleri henüz haritalanmış değil ancak 1990-2000 yıllarında yapılan petrol çalışmalarında bu fayların varlıkları belirlenmiştir\" diye konuştu.
\'KORKU SALMAK GİBİ BİR DERDİMİZ YOK\'
Kendilerin korku salmak gibi bir dertlerinin olmadığını kaydeden Prof. Dr. Karslı, son 5 yılda Gürcistan açıklarında meydana gelen depremlerin hemen hemen Rize, Trabzon faylarının kuzeydoğu uçlarında meydana geldiğini ve 5 ile 5,5 oranında deprem ürettiğini söyledi. Bu depremlerin Trabzon ve Rize\'den de hissedildiğini belirten Prof. Dr. Hakan Karslı, \"Yeni hesaplama mantığı, fayları tehlike unsuru olarak görüyor. İnşaatların tasarım projeleri bu mantıkla yapılır. Dolayısıyla bu bölgenin deprem haritasının da Türkiye\'nin deprem haritasının da yeniden düzenlenmesi gerekiyor. Bizim korku salmak gibi bir derdimiz yok. Sadece tehlikeye karşı önlem alma, önlem aldırma çabamız var. Haritaların tamamlanması gerekiyor. Bu haritaların içerisinde yerel zemin koşulları yoktur\" dedi.
\'3 FAYI DEPREM TEHLİKESİ OLARAK ALGILIYORUZ\'
Bölgede belirlenen 3 fayı deprem tehlikesi olarak algıladıklarını belirten Jeofizik Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Prof. Dr. Hakan Karslı, şöyle konuştu:
\"Belirlenen 3 fayı bir deprem tehlikesi olarak algılıyoruz. Bu tehlikelerin riske dönüşüp dönüşmemesi, tamamen sizin yapı tasarımlarınıza bağlıdır. Burada şehir ve yerleşim yeri planlayıcılarına, yöneticilere, bilim adamlarına ve insanlara görevler düşüyor. Yani arsa sahibine de görev düşüyor. Bina alırken fiyatıyla uğraşıyoruz, hâlbuki sağlamlığıyla uğraşmıyoruz. Bilindiği üzere Karadeniz sahili boyunca dolgular yapılmakta. Bu alanlarda yüksek maliyetli projeler yapılmakta. Ayrıca sahil boyunca da geniş alüvyonal düzlüklerimizde yüksek katlı binalar yapmaktayız. İşte böyle yapmakla tehlikenin riske dönüşüme etkisini artırıyoruz. Bu tehlikeler göz önüne alınarak binalar yapılmaz ise bu tehlikeler riske dönüşür. İlerleyen zamanlarda hasar, can kayıplarıyla sonuçlanır.\"

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
Drone ile kent görüntüleri
Karslı açıklamalar
Detaylar
HABER KAMERA: Fatih TURAN/DHA

===============

4 - Avrupa şampiyonu Ayşin\'in gözü yüksekte

ANTALYA\'da, tekvando antrenörü babasının yönlendirmesiyle küçük yaşta dövüş sporlarıyla ilgilenen Ayşin Özkılıç (16), 3 yıl önce başladığı muay thai\'deki ilk yılında Türkiye ve Avrupa şampiyonu oldu. Ayşin, Tayland\'da yapılacak Dünya Gençler Muay Thai Şampiyonası\'nda altın madalya hedefliyor.
Antalya\'da yaşayan 10\'uncu sınıf öğrencisi Ayşin Özkılıç, tekvando antrenörü babasının yönlendirmesiyle küçük yaşta bu spora başladı. Tekvandoda il birincilikleri elde eden Ayşin, 3 yıl önce Tayland dövüş sporu muay thai\'ye ilgi duydu. Muay thai\'de ilk yılında \'yıldızlar\' kategorinde Türkiye ve Avrupa şampiyonluğu elde eden Ayşin, milli takım forması giymenin gururunu yaşadı. Tekvando antrenörü babasının, kendisiyle ilgili başarılı milli sporcu olması hayalini gerçekleştirmek istediğini anlatan Ayşin, bu yılki Türkiye şampiyonasında da altın madalya kazandı.
HEDEF DÜNYA ŞAMPİYONLUĞU
Tayland\'da 3- 11 Ağustos\'ta yapılacak Dünya Gençler Muay Thai Şampiyonası\'na katılma şansı elde eden Ayşin, şampiyonada altın madalya kazanarak, başarılarına yenisini eklemek istediğini söyledi. Polis Gücü Spor Kulübü sporcusu olan Ayşin Özkılıç, Antalya Spor Salonu\'nda antrenörü Yasin Urlu yönetiminde haftanın 5 günü çalışmalarını sürdürüyor. Ayşin, olimpik branş olarak tanınan dövüş sporu muay thai\'nin, olimpiyat oyunlarında yer almasını çok istediğini belirtti.
BABASININ İSTEĞİNİ GERÇEKLEŞTİRİYOR
Dünya şampiyonasında altın madalya kazanmak istediğini aktaran Ayşin Özkılıç, şunları söyledi:
\"Babam, gençlik yıllarında tekvando ile ilgilenmiş. Milli takımda Türkiye\'yi temsil etmiş ve antrenörlük yapmış. Çocuklarının da kendisi gibi olmasını istediği için 6 yaşımda ağabeyimle bizi bu spora yönlendirdi. İl şampiyonlukları gibi küçük başarılar elde ettim. Bir arkadaşımın tavsiyesiyle muay thai sporuna başladım. 2015 yılında Türkiye şampiyonu oldum. Milli takıma girip, Avrupa şampiyonu oldum. Sonrasında çok fazla çalışarak, 2018 yılında \'gençler\' kategorisinde yeniden Türkiye şampiyonu oldum. 2 ay sonra Tayland\'da yapılacak gençler dünya şampiyonasında ülkemizi temsil edeceğim. Altın madalya kazanmak ve Türk bayrağını dalgalandırmak en büyük hedefim. Muay thai sporunun gelecek yıllarda olimpiyatlarda yer alacağı söyleniyor. Bu durum gerçekleşirse ülkemizi olimpiyatlarda temsil etmek isterim.\"

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-*-----------------
- Salonda antrenman yapan sporcular
- Ayşin Özkılıç\'ın çalışması
- Ayşin Özkılıç\'ın ringte antrenman yapması
- Röp: Ayşin Özkılıç
- Salondan detaylar
Kaset Durumu: Lİnk geçildi

Haber: Tolga YILDIRIM- Kamera: Alparslan ÇINAR/ANTALYA, (DHA)

==================

5 - ÖZEL - Evlilik hayallerini, Suriyeli gelin dolandırıcı yıktı

NEVŞEHİR’in Derinkuyu ilçesinde yaşayan 27 yaşındaki Özgür Şen, Hatay’dan getirdikleri 21 yaşındaki Cevher isimli Suriyeli genç kızla imam nikahı kıyarak evlendiklerini, ancak genç kızın takılarla birlikte kaçtığını, evlilik vaadiyle dolandırıldıklarını iddia etti.

Derinkuyu ilçesi Bayramlı Mahallesi’nde babası Rasim (52) ve annesi Emine Şen (50) ile birlikte yaşayan Özgür Şen, evlenmek için ilçesinde ve çevresinde araştırmalar yaptıklarını ancak uygun bir aday bulamadıklarını söyledi. Bir akrabalarının yardımıyla, Hatay’dan Suriyeli kız getirip oğlunu evlendiren biriyle tanıştıklarını ve onun yönlendirmesiyle de geçtiğimiz Perşembe günü Hatay’a gittiklerini belirten genç adam, daha sonra yaşadıklarının film gibi olduğunu, sonunda ise evlilik hayallerinin yıkıldığını bildirdi.

Evlilik düşüncesiyle Hatay’a doğru yola çıktıklarını belirten Özgür Şen, daha sonra yaşadıklarını şöyle anlattı:

‘’Kızın ve birlikte yaşadığı ailesinin evine gittik. Orada bizi çok iyi karşıladılar. Biz de evliliğin olacağına inandık ve onların geleneklerine göre 8 bin TL para verdik. Kızı yalnız başına bizimle Nevşehir’e göndermelerinin doğru olmadığını söylediler ve yanımıza 17-18 yaşlarında adının Ali olduğunu söyleyen aileden bir genci de verdiler. Hep birlikte Derinkuyu’ya geldik. Evimizde misafir ettik ve Cumartesi günü de düğün hazırlıkları için Nevşehir’e alışverişe gittik. Orada kuyumcudan 15 bin TL’nin üzerinde altın ziynet eşyası aldık. Hep birlikte tekrar evimize döndük ve imam nikahı kıydık. Herşey çok iyi gidiyordu. Sonra evde sıkıldığını, dışarı çıkıp biraz gezmek istediğini söyledi. Ben de yanımızda Ali isimli genç olduğu halde ilçemizdeki parka gittik. Orada bankta oturduk ve biraz konuştuk, bana hep evlenmeyi hayal ettiğini ve birçok çocuk yapıp anne olmak istediğini falan söylüyordu. Sonra telefonu çaldı, annesinin aradığını, birazdan geleceğini söyleyip, Arapça konuşarak yanımdan uzaklaştı. Yanımızdaki Ali de yavaş yavaş yanımdan ayrıldı ve o da parkın dışına doğru ilerledi. O sırada yolun karşısında gri renkli bir araba yavaşladı, imam nikahlı eşim olduğuna inandığım Suriyeli genç kadın ve Ali isimli genç, o arabaya bindi ve hızla uzaklaştılar.’’

Genç kadın ve yanındaki kişinin arabayla uzaklaşmasının ardından, imam nikahlı eşine telefonla ulaşmaya çalıştığını ancak ulaşamadığını vurgulayan Özgür Şen, ‘’Ardından hemen babamı aradım ve durumu bildirdim, sonra da polise giderek şikayetçi oldum. Bütün bu yaşananlar, bize kurulmuş bir tuzakmış. Sürekli telefonla birileriyle Arapça konuşuyordu. Demek ki planlarını uygulayıp, konuştuğu kişilerden talimat alıyormuş. Aldığımız kıyafetler vardı, bunlar kaçtıktan sonra kaldıkları odada aradık, bulamadık. Onları da bir gece önce pencereden atıp, bunları takip eden arabadaki kişilere vermişler. Suriyeli dolandırıcılar, evlenmek niyetinde olan saf ve temiz insanlarımızı böyle kardırıyorlar. Ben, bu dolandırıcıların en kısa zamanda yakalanmasını, en ağır cezaları almalarını, devletimizin de bu dolandırıcılara karşı önlem almasını istiyorum’’ diye konuştu.

‘’EVLİLİK VAADİYLE KANDIRILAN ÇOK KİŞİ VAR’’

Evlilik hayalleri suya düşen genç adamın babası Rasim Şen de, çevrelerinde duyduklarına göre Suriyeli dolandırıcılar tarafından kandırılan çok sayıda kişinin bulunduğunu belirterek, ‘’Bunları biliyorduk ama Suriyeli gelin almış ve evlilikleri sorunsuz devam eden birkaç örneği de görünce biz de evladımızın mürüvvetini görmek için bu yola başvurduk’’ dedi.

Oğlu Özgür’ün daha önce başından bir evlilik geçtiğini, 5 yıl süren bu evliliğin de geçimsizlik nedeniyle boşanmayla sonuçlandığını dile getiren baba Şen, ‘’Oğlumu tekrar evlendirmek için gitmediğim, aramadığım yer kalmadı, ama uygun bir gelin bulamadık. Sonra bir tanıdık aracılığıyla Hatay’daki bu kızı bulduk ve talip olduk. Sonrasında ise başımıza bu olaylar geldi. Kızı Hatay’dan getirmeden önce, onların gelenekleri öyleymiş, 8 bin TL para verdik. Burada da kuyumcudan 15 bin TL üzerinde altın aldım. Takıları da alıp kaçıp gitti. Devletimizden bizim gibi mağdur olanlara yardım etmesini, bu dolandırıcıları da yakalayıp en ağır cezayı vermesini istiyorum’’ ifadelerini kullandı. Rasim Şen, ilçelerinde evlilik vaadiyle dolandırılan çok sayıda kişi olduğunu, ancak birçoğunun utancından, bazılarının da nereye başvuracaklarını bilmedikleri için bu olayların açığa çıkmadığını da bildirdi.

Oğlunun başına gelen bu olay nedeniyle şok geçirdiğini ve hastanede bir gün yatarak tedavi gördüğünü belirten talihsiz gencin annesi Emine Şen de, ‘’Bizim ve oğlumuzun hayallerini yıktılar, binbir güçlükle kazandığımız paramızı çalarak bizi yaktılar. Başkaları da yanmasın. Devletimiz bize yardım etsin, bunlar yakalansın ve en ağır cezaya çarptırılsın. Hiç kimse evladını, gelini kaçıp gitsin diye evlendirmiyor. Ancak bunların amaçları farklıymış. Bizi dolandırıp kaçtılar. Bunlar yakalansın ve cezasız kalmasın’’ diye konuştu.

Dolandırıldıklarını iddia eden Şen ailesi, Suriyeli genç kızın fotoğraflarını ve kuyumcudan aldıkları kamera görüntülerini polise teslim ederek, bu kişiler hakkında şikayetçi oldular.

Görüntü Dökümü:
==============
-Dolandırılan Özgür Şen\'in konuşması
-Babası Rasim Şen\'in konuşması
-Annesi Emine Şen\'in konuşması
-Detay 

Haber - Kamera: Zafer BARIŞ/NEVŞEHİR,DHA)

=====================

6 - Plastik oyuncağa karşı ahşabı canlandırdılar

AFYONKARAHİSAR\'ın Sandıklı İlçesi Kültür Varlıklarını Koruma ve Yaşatma Derneği üyeleri, çocukken oynadıkları ahşap oyuncakları günümüzün plastik oyuncaklarına inat yeniden canlandırdı. Üyelerin gittikleri kursta yaptıkları eserler özel bir salonda sergilenmeye başladı.
Sandıklı İlçesi Kültür Varlıkları Koruma ve Yaşatma Derneği üyeleri Sandıklı Belediyesi, Halk Eğitim Merkezi ve derneklerinin açtığı ahşap kursuna katıldı. Sandıklı Kültür ve Sanat Evi bahçesindeki atölyede 6 ay haftada iki gün olmak üzere Türk ve Selçuklu motifleriyle ahşap oyma ve ahşaba şekil vermeyi öğrenen kursiyerler, daha sonra öğrendikleriyle ahşap oyuncaklar yaptı. 
SERGİLENMEYE BAŞLADI
Oyuncaklar belediyenin yaptırdığı ve içerisinde çok sayıda iş yerinin bulunduğu Bedesten Çarşısı\'ndaki bir dükkanda sergilenmeye başladı. Belediyeden kiraladıkları dükkanda çoğunluğu ahşap oyuncaklardan oluşan sergide, çeşitli süs eşyaları, masa, sandalye, bebek beşikleri, yürüteç ve yürü kağnısı da yer aldı. Sergi salonunun yakında açılışının yapılması planlanıyor.
\'AMACIMIZ, KAYGIMIZ BU SANATI CANLANDIRMAKTI\'
Sandıklı İlçesi Kültür Varlıklarını Koruma ve Yaşatma Derneği Başkanı Ekrem Çavuş, \"Ahşap sanatı kaybolup, gitmiş. Bizim amacımız, kaygımız bu sanatı canlandırmaktı. Bununla ilgili ufak ufak çalışmalarımıza başladık. Sandıklı Kültür Evimizin bahçesinde ufak bir ahşap atölyemiz var. Burada meraklı olan arkadaşlarımızla çalışmalar yapıyorduk. Tabii bu bizim için yeterli gelmedi. Kendimizi geliştirmemiz gerekir diye düşündük. Ahşaba gönül vermiş Kültür Bakanlığı sanatçısı olan Şükrü Baysal hocamızın öncülüğünde Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü, Sandıklı Belediyesi ve derneğimiz kurs açtık. 21 öğrencimiz vardı. 6 ay boyunca kursumuz haftada iki gün boyunca devam etti. Hocamız bize ahşap konusunda bildiklerini öğretti. Bu şekilde kendimizi geliştirdik\" dedi.
\'ÇOCUKLUĞUMUZDA OYNADIĞIMIZ AHŞAP OYUNCAKLARI BULDUK\'
Çocukluklarında hep ahşap oyuncaklarla oynadıklarını vurgulayan Ekrem Çavuş, \"Şimdiki nesil plastik, hijyenik olmayan hatta kanserojen maddelerle yapılmış oyuncaklarla yetişiyor. Neredeyse bu oyuncakların tamamı Çin\'den geliyor, Çin malı. Bu durum içimizi sızlattı. Bu yüzden ahşap oyuncak üzerine yoğunlaşmaya başladık. Çocukluğumuzda oynadığımız ahşap oyuncakları bulduk, çıkardık. Bunların yenilerini üretmeye başladık. Mesela bir yürüteç, yürü kağnısı dediğimiz şey. Beşikler, kızaklar. Bunlar gibi pek çok oyuncağı topladık ve seri olarak üretmeye başladık. Burada ürünlerimizi teşhir edeceğiz, sergileyeceğiz. Belki ileride satışını yapacağız\" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------
- Sergi salonu içerisinde ziyarete gelen insanlar ile geniş görüntü
- Sergi Salonu içerisindeki ahşap oyuncaklar görüntü
- Sergi salonu içerisindeki ahşap oyuncaklar yakın görüntü
- Sandıklı İlçesi Kültür Varlıkları Koruma ve yaşatma Derneği Başkanı Ekrem Çavuş oyuncakları incelerken
- RÖP1: Ekrem Çavuş (Dernek Başkanı)

HABER- KAMERA: Ahmet DAĞLI/SANDIKLI (Afyonkarahisar), (DHA)


===================

7 - Narkotik köpeği \'Engel\'den uyuşturucuya geçit yok

MUĞLA\'nın Bodrum ilçesine gelen bir yolcu otobüsünde, narkotik köpeği Engel ile yapılan kontrolde, yolculardan Nusret İ.\'nin koltuğunun altındaki torbada yarım kilo toz esrar ele geçirildi. Uyuşturucu maddeyle yakalanan yolcu, gözaltına alındı.

Bodrum ilçesine uyuşturucu madde getirileceğini öğrenen güvenlik güçleri, Güvercinlik Mahallesi\'ndeki jandarma kontrol noktasında bir yolcu otobüsünü dün (salı) saat 16.30 sıralarında durdurdu. Narkotik köpeği Engel ile otobüste arama yapıldı. Diyarbakır\'dan Bodrum\'a gelen 34 yaşındaki Nusret İ.\'nin oturduğu koltuğun altındaki torbanın içerisinde, yarım kilo toz esrar ele geçirildi. Bodrum\'daki eğlence mekanlarında satışa sunulacağı belirtilen esrarı getiren Nusret İ., gözaltına alınarak, İlçe Jandarma Komutanlığı\'na götürüldü. Jandarma, Nusret İ. hakkında soruşturma başlattı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

- Jandarmaların araçları durdurması arama noktasında

- Köpeğin esrarı bulması

Haber- Kamera: Yaşar ANTER / BODRUM (Muğla), (DHA)

 
==================

8 - Erzincan\'da köpek kurtarma operasyonu

 ERZİNCAN\'da Karasu Nehri yatağına düşen köpek AFAD ekipleri tarafından kurtarıldı.

Erzincan\'a 40 kilometre uzaklıktaki Kemah ilçesinde dün akşam saatlerinde, yaklaşık 40 metre yükseklikten Karasu Nehri yatağına düşerek, mahsur kalan köpeği görenler durumu güvenlik güçlerine bildirildi. Olay yerine çağırılan Erzincan İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü\'ne (AFAD) bağlı arama kurtarma ekipleri, kısa sürede bölgeye ulaşarak, köpeğin düştüğü nehir kenarına iple indi. Bir süre köpeği arayan AFAD ekipleri, daha sonra hayvanı iple bağlayarak düştüğü yerden çıkardı. AFAD ekipleri sağlık kontrolü yaptıkları köpeğe yiyecek verdikten sonra güvenli bir alana bıraktı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-AFAD görevlisinin iple aşağı inmesi
-Köpeğin arama çalışması
-Köpeğin iple bağlanması
-Köpeğin yukarı çekilmesi
-Köpeğin muayene edilmesi
Haber-Kamera: Coşkun MENEK/ ERZİNCAN, (DHA)