Yeşil listede 1 milyon lira ödülle aranan terörist etkisiz hale getirildi
TUNCELİ\'nin Pülümür ilçesinde, dün düzenlenen operasyonda ölü olarak ele geçirilen 8 teröristten birinin, yeşil listede 1 milyon lira ödülle aranan \'Ferhat Yılmaz\' kod adlı Murat Dağ olduğu belirlendi.
Tunceli Valiliği\'nden konuyla ilgili yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi, \"Pülümür İlçemiz Kızılmescit-Karagöl Dere Mevkii bölgesinde 16 Aralık 2017 tarihinde MİT ile koordineli yapılan çalışmaların devamında Jandarma Komando birliklerimizce icra edilen operasyon kapsamında çıkan çatışmada ölü olarak ele geçirilen 8 teröristten birinin, terör arananlar yeşil listede 1 milyon lira ödüllü bulunan sözde Pülümür Bağır Gücü sorumlusu Ferhat Yılmaz kod adlı Murat Dağ olduğu tespit edilmiştir. Etkisiz hale getirilen teröristler ile birlikte; 5 adet Kalaşnikof piyade tüfeği, 3 adet M-16 piyade tüfeği, 1 adet Glock marka tabanca, 2 ton gıda malzemesi, 1 adet Yaesu marka radyo tipi telsiz, 1 adet el dürbünü, 5 adet kalaşnikof şarjörü, 2 adet dikiş makinesi, 10 top kumaş, 30 adet terörist kıyafeti, 300 adet mermi, çok miktarda yaşam malzemesi, örgütsel doküman ve kitap ele geçirilmiştir. İlimizde terörist unsurların bulunmasına ve etkisiz hale getirilmesine yönelik çalışmalar azim ve kararlılıkla sürdürülmektedir.\"
Görüntü dökümü
----------------------
-FOTOĞRAF
ARŞİV
-operasyon görüntüleri
Haber-: TUNCELİ, (DHA)-
=============================================
Kayalıklardan düşen çocuk 8 saatlik operasyonla kurtarıldı
DENİZLİ\'nin Pamukkale ilçesinde, dağda yürüyüş yaptığı sırada kayalıklardan düşen 14 yaşındaki Hasan D. (Hasan Dayanç), arama-kurtarma ekipleri tarafından 8 saat süren operasyonla kurtarıldı.
Dün Hasan D.\'nin de aralarında bulunduğu, yaşları 14 ile 17 arasında değişen 6 arkadaş, Pamukkale ilçesinin Bağbaşı Mahallesi\'ndeki Zeytinköy Kanyonu\'na yürüyüşe gitti. Burada teleferiğe binen 6 adrkadaş, daha sonra Seyir Tepesi\'ne yürümeye başladı. Yürüyüş sırasında dengesini kaybeden Hasan D., kayalıklardan düştü. Arkadaşları kendi imkanları ile Hasan D.\'yi kurtaramayınca, saat 17.00 sıralarında yardım istedi. Bölgeye, Denizli İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD), Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi (UMKE), Arama Kurtarma Derneği (AKUT) Denizli ekibi, itfaiye ve polis ekipleri sevk edildi. 1.5 saatlik zorlu tırmanışın ardından 30 kişilik kurtarma ekibi, Hasan D.\'nin kayalıklardan düştüğü yere ulaştı. Halatlar yardımıyla, kayalıklardan yaklaşık 50 metre aşağıdaki Hasan D., yukarı çekilerek, kurtarıldı. 8 saat süren kurtarma-operasyonunun ardından Hasan D., Pamukkale Üniversitesi Hastanesi\'ne kaldırıldı. Kolu kırıldığı belirlenen Hasan D., tedaviye alındı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Arama kurtarma ekiplerinden görüntü
-AKUT Denizli Ekip Lider Yardımcısı ve Operasyon Sorumlusu Serdar Dinç ile röp.
Haber-Kamera: Ramazan ÇETİN / DENİZLİ, (DHA)
=====================================
Türkiye çay demleme birincisi açıklandı: Kar suyu ile demlenen çay daha leziz
RİZE\'de, Ticaret Borsası tarafından düzenlenen yarışmada, Türkiye Çay Demleme birincisi seçilen Aytül Turan, en iyi çay demlemenin tekniklerini anlattı. Turan, karın eritilmesi ile elde edilen minareli az saf su ile demlenen çayın moleküllerinin suya iyi karıştığını ve çayın daha leziz olduğunu söyledi.
Rize Ticaret Borsası tarafından düzenlenen, ‘En İyi Çay Demleme’ Yarışması’nda birinci seçilen Aytül Turan, Çamlıhemşin İlçesi karla kaplı Çat Vadisi\'nde doğal güzellikler arasında en iyi çay demleme tekniklerini anlattı. Çayı erittiği kar suyu ile demleyen Turan, karın eritilmesi ile elde edilen minareli az saf su ile demlenen çayın moleküllerinin suya iyi karıştığını ve çayın daha leziz olduğunu açıkladı. Turan, \"Yerleşim alanı dışındaki kar çok temiz. Bu karı erittiğimizde enfes bir çay demleyebiliriz. Kar suyu minareli az, fakir ve saf bir su. Böyle olunca çay molekülünü suya verebiliyor ve ortaya daha leziz bir çay çıkıyor\" dedi.
ÇAYA SEVGİ KATIYOR
En iyi çay demlemenin sırrını da anlatan Turan, çayın tadı ve aromasının en iyi alınabileceği porselen demlikte demlenmesi önerisinde bulunarak, şöyle konuştu: \"4 kişilik çay demleme için 4 küçük çay bardağı suyu üst demliğe dökeriz. Buna 1 küçük bardak dolusu kuru çay ilave ederiz. 20 dakika süre ile demlemeye bırakırız. Burada önemli nokta sıcak suyun üzerine kuru çayı koymaktır. Çayı koyup üzerine su koyarsak çayın haşlanmasını sağlarız ve istediğimiz tat ve aromayı alamayız. Çay demleme süresince demliğin ucu tıkanırsa çayın aroma kıvamı içerisinde kalır. İyi çay için temiz su kullanılmalı. Isıtılmış ve bekletilmiş su kullanılmamalı. Hafif dinlenmiş su kullanılması iyi olur. Çayı demlerken biraz da sevgi katmak gerekir.\"
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
Aytül Turan açıklamalar
Detaylar
HABER KAMERA: Aytekin KALENDER / RİZE (DHA)
===================================
Finike\'de 230 bin ton portakal rekoltesi bekleniyor (Geniş Haber)
FİNİKE Ziraat Odası Başkanı Halil Sarıçobanoğlu, bu yıl portakal rekoltesinin 230 bin ton civarında olmasını beklediklerini söyledi. Sarıçobanoğlu, portakalın kalitesine göre 80 kuruş ile 1.20 liraya kadar alıcı bulduğunu belirtti.
Finike\'de portakal hasadı yoğun şekilde sürdürülürken, bu yıl rekoltenin geçen yıllara oranla daha fazla olması bekleniyor. Önceki yıllarda kilosu bahçeden 50- 60 kuruşa alıcı bulan Finike portakalında bu yıl fiyatlar 80 kuruş ile 1.20 lira arasında seyrediyor.
Finike Ziraat Odası Başkanı Halil Sarıçobanoğlu, portakal hasadının bir süre önce başladığını belirterek, \"Yoğun kesim yapılıyor. Rekolte olarak 230 bin ton civarında ürün bekliyoruz. Ortalama 200 bin ton civarında rekolte gerçekleşiyor ama bu yıl biraz daha fazla. Kalite olarak da son 10 yılın en iyi kalitesi. Üretici de fiyatlardan memnun\" dedi.
HORTUMDA 7 BİN AĞAÇ ZARAR GÖRDÜ
Geçen ay yaşanan hortum felaketinden narenciye üreticisinin de zarar gördüğünü kaydeden Halil Sarıçobanoğlu, 7 bin civarında ağacın kırıldığını ve kökünden sökülerek devrildiğini kaydetti. Sarıçobanoğlu, \"Bu yıl yaşadığımız hortum felaketinden çiftçimiz büyük zarar görmüştür. Devletimiz afetten sonra 2 milyon 473 bin TL\'yi çiftçimize dağıtılmak üzere göndermiştir. Ayrıca Antalya ve Finike\'den, belediyelerle Ziraat Odası olarak üreticiye toplam 5 bin 500 adet aşılı Washington portakal fidanı dağıtıldı. Afet sonrası iktidar ve muhalefet olmak üzere destek olan devletimize, siyasilerimize ve belediyelerimize teşekkür ediyoruz\" diye konuştu.
\"FİNİKE PORTAKALI BİR MARKADIR\"
Finike dışında üretilen portakallara \'Finike portakalı\' damgası vurulduğunu vurgulayan Halil Sarıçobanoğlu, bunun Finikeli üreticiye büyük zarar verdiğini aktardı. Sarıçobanoğlu, şöyle dedi:
\"Başka şehirlerde üretilen portakala Finike damgasının vurulması buradaki çiftçinin emeğinin çalınması demektir. Her bölgede yetişen ürün kendi örtüsüyle piyasaya sürülmelidir. Adana, Mersin veya Dalaman\'dan gelen ürünler \'kötüdür\' demiyoruz ama özellikleri itibariyle Finike portakalı bir markadır.\"
\"EN KALİTELİ PORTAKAL FİNİKE\'DE YETİŞİYOR\"
40 yıldır narenciye üretimiyle uğraşan Ömer Güzel de daha önceki yıllarda 50- 60 kuruşa satılan portakalın bu sene 80 kuruş ile 1 lira 20 kuruşa satıldığını belirterek, \"Bu yılki fiyatlar üreticiyi birazcık kurtarıyor. Geçmiş yıllarda zarar ediyorduk. En kaliteli portakal Finike\'de yetişiyor. Ben kamyonculuk da yaptım. Narenciye üretimi yapılan bölgelere de gittim. Portakalımız lezzet olarak gerçekten kaliteli. Bu yıl fiyat olarak da üretici karşılığını buldu\" dedi
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------
- Hasat yapılırken detaylar
- Ziraat Odası Başkanı Halil Sarıçobanoğlu\'nun açıklaması
- Narenciye üreticisi Ömer Güzel\'in açıklaması
HABER- KAMERA: Suat SÖĞÜT/FİNİKE (Antalya), (DHA)
=================================
112\'ye gelen yıllık 3 milyon çağrının 1 milyonu gerçek
ANTALYA İl Sağlık Müdürü Ünal Hülür, 112 Acil Çağrı Merkezi\'ne yılda 3 milyon acil çağrı geldiğini, bu rakamın sadece 1 milyonunun kurumlara aktarıldığını, 2 milyon çağrının ise asılsız ya da gereksiz olduğunu belirtti. Hülür, sohbet için arayan, pizza siparişi veren, hakaret eden kişilere, “Meşgul ettiğiniz telefonun ucundaki kalp krizi geçiren ya da kaza geçiren anneniz, babanız, bir yakınınız olabilir\" diye seslendi.
Ünal Hülür, 112 Acil Çağrı Merkezi\'ne yıllık ortalama 3 milyonun üzerinde çağrı düştüğünü, gereksiz ve asılsız çağrıları düştükten sonra günlük ortalama 3 bin çağrıyı ilgili birimlere yönlendirdiklerini belirtti. Bu rakamın sadece 1000 kadarının gerçek çağrı olduğunu söyleyen Hülür, “2 bin çağrı ise meşgul etme amaçlı. Telefon deneyenden tutun da \'Kedim rahatsız\' diyene, pizza siparişi verene kadar gereksiz pek çok çağrı oluyor\" dedi.
Merkezi meşgul edenler arasında telefon tamircilerinin başta geldiğini anlatan Hülür, 112\'nin ücretsiz bir hat olması dolayısıyla telefon tamirinden sonra deneme amaçlı olarak 112\'nin arandığını kaydetti. Canı sıkıldığı için sohbet etmek isteyenler, hakaret edenler, küfredenlerle ilgili bazı illerde hukuki yaptırımlar uygulanmaya başlandığını da kaydeden Hülür, “112\'nin doğru kullanımıyla ilgili yapmamız gereken şey anasınıfından itibaren okullarda, ailelerde ve toplumun her kesiminde anlatmak\" diye konuştu.
TELEFONUN UCUNDAKİ YAKININIZ OLABİLİR
112\'yi gereksiz meşgul edenlere “O telefonun ucundaki bir yakınınız olabilir. Anneniz, babanız kalp krizi geçiriyor olabilir. Bir kaza yapmış olabilir. Birkaç dakikalık gecikmenin nelere mal olacağını unutmamak gerekiyor\" diye seslenen Hülür, “112 hizmeti zamanla yarışan bir hizmet. İlk 10 dakikada hastaya ulaşmak çok önemli. Bazen trafikte de ambulanslar sıkıntı yaşayabiliyor. Burada sürücülere söylediğimiz \'Hayata yol verin\' mesajı çok önemli\" dedi.
SAKİN OLUNMALI
112\'yi arayanların bazı noktalara dikkat etmesi gerektiğini de kaydeden Hülür, “Durumu olabildiğince sakin anlatmalı. Olayın ne olduğunu, vaka sayısını, konum, adres bilgilerini açık, net anlaşılır şekilde ifade etmeli. Görevlinin talimatlarını dikkatle dinlemeli ve uygulamalıdır\" dedi.
ANTALYA GENELİNDE 56 İSTAYON
Antalya genelinde Gündoğmuş\'tan Kaş\'a kadar tüm bölgede 56 istasyon bulunduğunu belirten Hülür, sözlerini şöyle sürdürdü: \"Kentsel vaka ulaşım oranımız ilk 10 dakikada yüzde 90 civarında, kırsalda ise yüzde 95 civarında. İlk 30 dakikada ulaşıyoruz. Bu hem Sağlık Bakanlığımızın koyduğu hedefler anlamında hem de uluslararası standartlar anlamında çok iyi. 72 kara ambulansımız var. Bir tane hava ambulansımız var. Bu ambulansın sınırları Anamur, Burdur, Isparta da bize dahil. Hava ambulansı Akdeniz Üniversitesi bahçesinde konuşlandırılmış durumda. Özellikle ulaşımı zor ilçelerde hızlı nakil olması gereken hastaları bu ambulansımızla nakil ediyoruz ve yarım saat içinde merkeze getirmiş oluyoruz. Yılda böyle 300 kadar vaka taşıyoruz. İstasyon sayımızı Sağlık Bakanlığımızın verdiği izin dahilinde 61\'e çıkaracağız. Ayrıca sahilde de 2 motosiklet ambulansımız var. Zaman zaman koordinasyonu Ankara olmak üzere uçak ambulansla da nakiller yapıyoruz. Uçak ambulansı Antalya bölgesinden yılda 40 civarında hasta taşıyor. Bunlar daha ileri merkeze gitmesi gereken hastalar.\"
ANTALYA PİLOT BÖLGE OLARAK İLK MERKEZ
Antalya 112 Acil Çağrı Merkezi\'nin Türkiye\'de pilot bölge olarak seçilerek kurulan ilk merkez olduğunu da kaydeden Hülür, \"Daha sonra Türkiye\'nin diğer illerine yayıldı. Burada 7 ayrı kurum var. Mesela bizim sağlıkla ilgili çağrıların çoğu polisle de ilgili. Bir kaza ya da bir bıçaklama gibi adli olaylarda polis de bizimle aynı anda olay yerine gidiyor. Böyle bir avantaj var\" dedi.
ÇOCUK GÖZÜYLE 112
Antalya Valiliği\'nin koordinesinde ana sınıfları da dahil olmak üzere zaman zaman öğrenciler 112 Acil Çağrı Merkezi\'nde misafir edilip, bilgi veriliyor. Amaç 112\'nin doğru kullanımını küçük yaşlarda anlatabilmek. Gelen çocukların yanıtları ise bu projenin başarılı olduğunu gösteriyor. Çocuklara \"112 nedir\" diye sorulduğunda, \"Yangın olunca ararız\", “Biri bizi kaçırmak isterse ararız\", “Trafik kazası olduğunda ararız\" şeklinde yanıt verdi.
7 AYRI KURUMUN TEK ÇAĞRISI
Türkiye\'de pilot bölge olarak seçilen ve 2005\'te başlayan, aktif olarak 2010 yılında hizmet vermeye başlayan 112 Acil Çağrı Merkezi\'nde sağlık, itfaiye, jandarma, AFAD, Sahil Güvenlik, emniyet, orman aynı çatı altında görev yapıyor. 112 arandığında ilk önce ön masa devreye girerek ilk çağrıyı karşılıyor. Sağlıkla ilgiliyse sağlığa, polisi ilgilendiriyorsa polise, itfaiye ile ilgiliyse itfaiye çağrısına atıyor. Antalya\'da yaşayan yerleşik yabancılar ve turistler için de İngilizce, Almanca ve Rusça olmak üzere 3 dilde yanıt veriliyor. Yabancı uyruklular, karşılarında kendilerini anlayabilen biri olunca daha çabuk hizmet alıyor. Eski alışkanlıkla polisi aramak isteyen biri 155\'i çevirdiğinde santral otomatik olarak telefonu 112\'ye aktarıyor. İtfaiyeyi aramak için 110\'u çeviren vatandaşın çağrısı da 112\'ye yönleniyor. Avrupa\'da acil çağrı numarası 112 olmasına karşın kente gelen yabancı turistlerin aklında ABD\'deki acil çağrı numarası olarak 911\'in kaldığı belirtilirken, kişinin 911\'i çevirmesiyle de telefon 112 Acil Çağrı Merkezi\'ne düşüyor.
2017 YILI İSTATİSTİKLERİ
Yılın 11 ayında Çağrı Merkezi\'ne gelen toplam çağrı sayısı 3 milyon 90 bin 799. Bunun 2 milyon 13 bin 970\'i gereksiz çağrı, 1 milyon 76 bin 829\'u kurumlara aktarılan çağrı, 371 bin 112\'si ise sağlığa aktarılan çağrı. Merkeze gelen çağrıların yüzde 65.16\'sını gereksiz çağrılar oluştururken, kurumlara aktarılan çağrı oranı ise yüzde 34.84.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
---------------
- 112 Acil Çağrı Merkezi dış plan detay
- Çağrı alan sağlık personellerinden detay
- Gereksiz çağrıyı karşılayan personelin detaylı konuşması
(Arayan kişi, babasının cep telefonu numarasını sağlık personelinden istiyor)
- Sağlık İl Müdürü Ünal Hülür\'ün personeli ziyaret etmesi detay
- Sağlık İl Müdürü Ünal Hülür açıklaması
- 112\'yi ziyaret eden çocuklardan detay
- Çocukların 112 hakkında düşünceleri (röportajlar)
HABER: Selma KUNAR- KAMERA: Alparslan ÇINAR/ANTALYA, (DHA)
======================================