1)VAN VE HAKKARİ\'DE KAR YOLLARI KAPATTI
YOLDA MAHSUR KALAN SÜRÜCÜLERİN İMDADINA ASKERLER KOŞTU
VAN ve Hakkari\'de dün akşam saatlerinden itibaren etkili olan yoğun kar yağışıyla 253 yerleşim biriminin yolu ulaşıma kapandı. Hakkari\'nin Şemdinl ilçesine bağlı Derecik beldesinde kar nedeniyle mahsur kalan araçları, askerler ve güvenlik korucuları kurtarırken, Van\'ın Bahçesaray ilçesinde eğitime bugün için ara verildi. Van ve Hakkari çevresinde uzun zamandır etkili olan sıcak hava, dün akşam saatlerinden itibaren yerini kar yağışına bıraktı. Akşam saatlerinde başlayan yoğun kar yağışı gece geç saatlere kadar sürdü. Yüksek kesimlerdeki kar kalınlığı 40 santimetreyi aşarken, Van\'ın Bahçesaray, Gürpınar, Muradiye, İpekyolu, Saray ve Başkale ilçelerinde 141 mahalle ve mezranın yolu ulaşıma kapandı. Bahçesaray\'da ise etkili olan kar yağışı nedeniyle bugün için eğitime ara verildi. Kapalı olan mahalle yollarının açılması için karla mücadele ekipleri yoğun bir çalışma başlatıldı.
ARAÇLAR KURTARILDI
Hakkari\'de ise yoğun kar yağışı 34 köy ve 78 mezranın yolunun kapanmasına neden oldu. Şemdinli ilçesine bağlı Derecik beldesi Ortaklar köyü yakınlarında kar yağışı ve yoldaki buzlanma nedeniyle 20\'ye yakın araç yolda mahsur kaldı. Araçlar, bölgede görev yapan askerler ve güvenlik korucuları tarafından kurtarıldı. Kapalı olan köy yollarının açılması için de İl Özel İdaresi\'ne bağlı karla mücade ekipleri trafından çalışma başlatıldı.
Görüntü Dökümü
--------------------
ŞEMDİNLİ
-------------
-Yolda kalan araçlar
-Araçları iteleyerek kurtaran asker ve korucular
-Detaylar
-Araçlarına zincir takan sürücüler
-Kurtarılan araçların yollarına devam etmesi
-Yolcular
Mehmet ÖZKAN- Abdullah KAYA/ŞEMDİNLİ (Hakkari), (DHA)-
======================================================
2)HER GÜN ÖLÜM KORKUSUYLA YAŞIYOR
KOCAELİ\'nin Derince ilçesinde yaşayan 36 yaşındaki Meryem Gülen bel fıtığı rahatsızlığı nedeniyle geçirdiği 4 ameliyat sonrasında doktor hatası nedeniyle sol bacağının felç olduğunu iddia etti. Meryem Gülen belindeki kemiğe takılan platinin vida ucunun damara değdiğini ve dengesini kaybedip düşmesi halinde vidanın damarı delerek iç kanama oluşması nedeniyle her gün ölüm korkusuyla yaşadığını söyledi.Derince Yenikent Mahallesi\'nde oturan 2 çocuk annesi Meryem Gülen şiddetli bel ağrısı şikayetiyle gittiği Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi\'nde 2 kez ameliyat oldu. Daha sonra ağrıları geçmeyen Meryem Gülen, 7 ay önce İzmit\'te özel bir hastaneye gidip muayene oldu. Burada platin takılması durumunda ağrılarının sona ereceğinin söylenmesi üzerine burada da iki defa yapılan operasyon sonucu omuriliğine 5 adet platin takıldı. Son ameliyata bağlı olarak sol bacağı felç olan Meryem Gülen, bir vidanın ucunun damara değdiğini düşmesi halinde damarın delinerek ölme tehlikesi bulunduğunu iddia etti.
VİDA DAMARI DELDİĞİ ANDA ÖLECEK
Hayati riskinin bulunduğu için hiçbir doktorun kendisini ameliyat etmek istemediğini söyleyen Meryem Gülen, \"Belimden 4 defa fıtık ameliyatı oldum. İkisi devlet hastanesinde, ikisi özel hastanede olmak üzere toplam 4 defa. Özel hastanede olduğum ameliyatta, belime platin koyuldu, platinin vidası sinirime vurdu. Sol ayağım felç oldu. Artık ayağımın iyileşme şansı yok. Aylar geçmesine rağmen belim çok şiddetli ağrıyor. Belimin ağrısı için gittiğim özel hastanede MR çekildim ve belime koyulan vidanın kemiğimi delip geçtiğini ve vidanın ucunun damara değdiğini, damarı tehdit ettiğini söyledi doktor. Tekrar ameliyat olmam gerektiğini söyledi. Ameliyat olmazsam, bir yere düştüğüm zaman, çarptığım anda iç kanamadan öleceğimi söyledi doktor. Vida damarı deldiği anda ölürsün diyorlar. Bir yere çarpma anında düşme anında hemen ölecekmişim. O vidanın çıkartılıp tekrar yeniden, küçük bir vida koyulması gerekiyor. 5-6 doktora gittim, hem özel hem devlet hastanesinde hiçbir doktor benim ameliyatımı yapmıyor. Hayati riskin var diyor, yapmıyor ameliyatımı. O yüzden hekimlerimizin bana yardım etmelerini istiyorum\" dedi.
\'KALABALIK ARASINA GİREMİYORUM\'
Düşme korkusu nedeniyle yanında eşi veya çocukları olmadan evden çıkamadığını ifade eden Gülen, \"Alışveriş yapamıyorum, pazara çıkamıyorum, kalabalığa giremiyorum. Yanımda çocuklarım, yakınlarım, eşim olmadan dışarı çıkamıyorum, korkuyorum ya bir anda düşersem ya biri bana çarparsa diye hiçbir kalabalığa giremiyorum. Alışverişi her şeyi eşim yapıyor. Dışarı çıkmaya korkuyorum düşerim diye. O yüzden yardım istiyorum yetkililerden, bana bir çözüm bulmalarını istiyorum. İyi bir doktorun beni sağlığıma kavuşturmasını istiyorum. Belim çok şiddetli ağrıdığı için, yürüyemiyorum. Ayağım için yapılan özel ayakkabı aparatı sayesinde yürüyebiliyorum, evin içinde de kullanmak zorundayım. Çünkü ayağım hiçbir şekilde kalkmadığı için, yürüyemiyorum. Düşme tehlikem çok fazla var. Ondan dolayı yardım istiyorum\" diye konuştu.
\'HUKUKİ SÜREÇ BAŞLATTIK\'
Meryem Gülen doktor ve hastane yönetimi hakkında şikayette bulunduğunu belirterek, şöyle konuştu:
\"Hastaneye gittiğimde bir önceki doktorumun bana platin olmayacağını söylemişti. Bu durumu platin takacak doktora söylememe rağmen bana, \'Ben 20 yıllık cerrahım, öyle şey olur mu? Oraya bir platin koyacağım düzelteceğim. Eğer platin koymazsam 10 defa da ameliyat olsan o fıtık çıkar oradan\' dedi. Ben de ona güvendim inandım, ameliyata razı oldum. O vidanın oradan çıkarılması lazım. Belim aslında platine de uygun değilmiş. Gittiğim hekimlerde öyle söylediler. Hukuki sürecimizi de başlattık. Avukata verdik, inşallah doktorla da görüşmüşler, doktor suçlamaları kabul etmemiş. Oraya gittiğimde ayağımın düşük ayak olduğunu söylemiş. Ben oraya yürüyerek gittim her yerde kayıtlarda var, araştırıp öğrenebilirler. Diğer doktorumla da hatta görüşüp konuşup ayağımın düşük ayak olmadığını öğrenebilirler. Her türlü raporlarım var kanıtlayabilirim oraya yürüyerek gittiğime dair\"
Görüntü Dökümü
------------------------
-Meryem Gülen ile röp
-Ayağına taktığı özel ayakkabı aparatı
-Mutfakta çekilen görüntüler
-Ayağına takılan ayakkabının yakınları tarafından giydirilmesi detayları
(Haber: Ergün AYAZ-Kamera:DİNÇER AKBİR-DERİNCE-DHA
=========================================================
3)PİSA KULESİ\'NDEN DAHA EĞRİ OLAN ULU CAMİ\'NİN MİNARESİ RESTORE EDİLİYOR
ELAZIĞ\'ın tarihi mahallesi Harput\'ta bulunan ve 1156-1157 yıllarında Artuklu Hükümdarı Fahrettin Karaaslan tarafından yapılan Ulu Camii ve minaresi restore ediliyor. Ulu Cami minaresinin, İtalya\'daki Pisa Kulesi\'nden daha eğri olduğunun tescillenmesinin ardından minaredeki restorasyon çalışmaları tamamlandıktan sonra turizm\'e açılacak. Elazığ Belediyesi Kültür Varlıkları Denetim ve Uygulama Bürosu Başkanı ve Sanat Tarihi Uzmanı Kadir Atıcı, Pisa Kulesi 3.2 eğimine sahipken, Ulu Camii minaresi 7.2 eğimine sahip olduğunu ifade ederek, \"Ulu Camii, inşa edildikten sonra bir çok medeniyet tarafından kullanıldı. Mülkiyeti Vakıflar Genel Müdürlüğü\'ne ait olan Ulu Camii, en son 1976 ve 1984 tarihlerinde restore edilmiştir. Tam teşekküllü çalışmalar bittiğinde Ulu Camii turizme açılacaktır\" dedi.
İtalya\'nın Pisa kentinde 1173 tarihinde yapılan adını da bu kentten alan Pisa Kulesi\'nden 16 yıl önce Elazığ\'da 1157 yılında yapımı tamamlanan tarihi Ulu Cami ve minaresi restorasyon çalışmaları tamamlanmak üzere olduğu belirtildi. Elazığ Belediyesi Kültür Varlıkları Denetim ve Uygulama Bürosu Başkanı ve Sanat Tarihi Uzmanı Kadir Atıcı, Ulu Cami minaresinin doğal sebeplerden ötürü yan yattığını söyledi. En son 1976 ve 1984 tarihlerinde restorasyon çalışması yapıldığını söyleyen Atıcı, \"Mülkiyeti Vakıflar Genel Müdürlüğü\'ne ait Ulu Cami ve minaresi, Artuklu Hükümdarı Fahrettin Karaaslan tarafından 1156 yılında yapımına başlanmış ve bir yıl sonra tamamlanmıştır. Uzun yıllar boyunca bir çok medeniyet tarafından kullanıldı. Ulu Cami minaresinin Pisa Kulesi\'nden daha eğri olduğu tespit edilerek tescillendi. Pisa Kulesi, 3.2 derece eğimliyken, Ulu Cami minaresi 7.2 derecelik eğimine sahip. Bu eğimin de doğal bir bir eğim olduğu İstanbul Teknik Üniversitesi\'nin yapmış olduğu araştırmalarla tespit edilmiştir. Vakıflar Genel Müdürlüğü cami ve minaredeki bir takım sıkıntıları gidermek için çalışmalar yaptı. Minaredeki tuğlaların yerinden oynaması ve güvercinlerin verdiği tahribattan dolayı 2017 yılı içerisinde restorasyon çalışmaları başlatıldı. Ayrıca, plastik onarım olarak minaredeki tuğlaları güçlendirme ve Ulu Cami minaresinin yıkılmasını önleme çalışması başlattı. Kış aylarında olduğumuz için şu an ara verildi\" diye konuştu.
Restorasyona Mart ayı içerisinde yeniden başlanacağını belirten Atıcı, \"Ulu Cami\'nin avlusu içinde projeler hazırlanıyor. Tam teşekküllü çalışmalar bittiğinde Ulu Cami turizm\'e açılacaktır. Ulu Caminin tarihi misyonuna baktığımızda şunu görüyoruz,mimari anlayış Büyük Selçukluların Anadolu\'ya yansımasıdır. Artuklu Hükümdarı Fahrettin Karaaslan da o dönemki mimari üslubu Harput\'a taşımıştır.Mardin ve İç Anadolu da olduğu gibi Büyük Selçuklu Mimarisini Harput Ulu Cami de görüyoruz\" şeklinde konşutu.
Görüntü Dökümü:
-------------------------
-Eğri minareden görüntü
-Genel ve Detay Görüntüler
-vatandaşlardan görüntü
-röportaj
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Erkan BAY/ELAZIĞ, (DHA)-
===================================================
4)ŞEYMA ADINA SUDAN\'DA KUYU AÇILACAK
BURDUR Genç İHH tarafından aralık ayında yaşamını yitiren Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Karaca\'nın kızı İHH gönüllüsü Şeyma Karaca adına Sudan\'da su kuyusu açılacak.
Geliri açılacak kuyuda kullanılmak üzere Burdur Öğretmenevinde kahvaltı programı düzenlendi. Programa Ak Parti Burdur Milletvekili Bayram Özçelik, İl Milli Eğitim Müdürü Mahmut Bayram, MAKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Karaca ile İHH gönüllüleri katıldı.
Kuran okunarak başlayan programda konuşan Burdur Genç İHH Başkanı Hüseyin Çetinkaya, \"Merhume Şeyma Karaca bizim gönüllümüz ve yönetim kurulu üyemiz olarak görev yapmaktaydı. Şeyma kardeşimizin ismi Sudan\'da açmayı düşündüğümüz su kuyusunda yaşayacak ve oradaki insanların su ihtiyaçlarını karşılayacak\" dedi.
Milletvekili Bayram Özçelik, \"Şeyma kardeşimize Allah\'tan rahmet diliyorum. Mekanı cennet olsun, ailesine sabırlar diliyorum. Genç yaşının verdiği aşk ve heyecanla insanlığa hizmet yolunda niyetini ortaya koyup faaliyetlerde bulundu\" diye konuştu.
Genç İHH Genel Başkanı Fatih Yazıcı, Sudan\'da Şeyma Karaca adına açılacak su kuyusunun kısa sürede bitirileceğini söyledi. Yazıcı, Burkina Faso\'da mart ayında açılışını yapacakları Malcolm X Lisesi\'nin bir sınıfına da Şeyma Karaca\'nın adının verileceğini kaydetti. Yazıcı, \"İHH İnsani Yardım Vakfı\'nın 25\'inci yılındayız. Bugün 14 ülkede faaliyet gösteriyoruz ve her ay 90 bin yetime bakıyoruz\" diye konuştu. Programın sonunda Mehmet Karaca, Fatih Yazıcı\'ya çiçek takdim etti
Görüntü Dökümü
-----------------------------
- Kahvaltıya katılanlar,
- Hüseyin Çetinkaya\'nın konuşması
- Bayram Özçelik\'in konuşması
- Fatih Yazıcı\'nın konuşması
- Çiçek takdimi
(Haber- Kamera: Mesut MADAN/BURDUR, (DHA)
=======================================================
5)ORTAOKUL ÖĞRENCİLERİNE YÖNELİK PROJE
BURDUR Alpaslan Ali Can Bilim Sanat Merkezi\'nde 5, 6, 7 ve 8\'inci sınıf öğrencilerine yönelik \'Bilim ve Sanatın Penceresinden Birlikte Bakıyoruz\' adlı proje hayata geçirildi.
Bilim ve Sanatın Penceresinden Birlikte Bakıyoruz projesi için tanıtım toplantısı yapıldı. Toplantıya, İl Milli Eğitim Müdürü Mahmut Bayram, Müdür Yardımcısı Süleyman Çakıcı ile proje ortağı Şehit Akif Altay Ortaokulu ve Abdi Özeren İmam Hatip Ortaokulu\'ndan öğretmen ve öğrenciler katıldı.
Alpaslan Ali Can Bilim ve Sanat Merkezi Müdürü Muhammet Çekirge, projenin olumlu sonuçlar vereceğine inandığını belirtti.
Proje hakkında bilgi veren proje sorumlusu Melek Çakıcı da \"Proje kapsamında Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü\'ne bağlı çocuk evlerinde kalan öğrenciler, il genelindeki ortaokullardan destek eğitim odasından yararlanmaya hak kazanan üstün yetenekli öğrenciler ve seçilecek pilot okullarda eğitimine devam eden yabancı uyruklu öğrencilerle Alpaslan Ali Can Bilim Sanat Merkezi\'ne devam eden öğrencilerin birlikte etkinlikler yapmalarının sağlanması ve duygusal, bilişsel ve sosyal yönden gelişimlerine katkıda bulunma, ergenlik dönemine girmiş 10- 14 yaş grubu 5, 6, 7 ve 8\'inci sınıf öğrencilerinin şiddet ve kötü alışkanlıklardan uzak durmaları ve boş zamanlarını olumlu değerlendirmeleri amacıyla bilgi ve beceriler kazandırmak amaçlanıyor\" dedi.
Çakıcı, Burdur Alpaslan Ali Can Bilim ve Sanat Merkezi\'nde açılan ahşap oyuncak, drama, akıl oyunları, el sanatları, yaratıcı yazarlık, ritim, sanatsal matematik, problem çözme, robotik, bilişim teknolojisi ve ebru atölyelerinden 88 öğrencinin 16 hafta süreyle yararlanacağını aktardı.
Görüntü Dökümü
------------
- Proje tanıtımına katılanlar
- Melek Çakıcı\'nın bilgi vermesi
- Muhammet Çekirge\'nin konuşması
- Detay
(Haber- Kamera: Mesut MADAN/BURDUR, (DHA)
==========================================================
6)FETÖ OPERASYONUNDA GÖZALTINA ALINAN 4 ESNAF ADLİYEYE GÖNDERİLDİ
KAYSERİ\'de FETÖ/PDY\'nin sohbet toplantılarına katılıp, örgüte bağış topladıkları iddia edilen ve 3 gün önce altına alınan 8 esnaftan 4\'ü sorgusunun ardından adliyeye gönderildi. Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü( KOM) tarafından geçtiğimiz cuma günü FETÖ/PDY üyelerine yönelik yapılan operasyon kapsamında, örgütün Kayseri kent merkezindeki evlerde düzenlenen sohbet toplantılarına katılan, örgüte himmet, burs, bağış yardım adı altında finans desteği sağlayan A.A., E.O., E.B., H.K., H.Ö., M.A., M.T. ve M.T. operasyonla gözaltına alınmıştı. KOM\'da 3 gün sonra ifadelerinin alınması tamamlanan esnaflardan sorgusu biten H.K., M.A. M.T. ve M.T Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesinde bulunan Adli Tabiplikteki sağlık kontrollerinin ardından Nöbetçi mahkemeye çıkarıldı
Görüntü Dökümü:
------------------------
- Gözaltına alınan esnafların sağlık kontrolüne getirilişi
- Sağlık kontrolü sonrası polisi otosuna bindirilmeleri
- Diğer detaylar
Haber-Kamera: Yasin DALKILIÇKAYSERİ,DHA)
4 dakika 22 saniye / 266 MB
===========================================================
7)KOMŞULARI RAHATSIZ OLMASIN DİYE ZURNAYI ELBİSE DOLABININ İÇERİSİNDE ÇALIYOR
SAMSUN’un Canik ilçesinde yaşayan 15 yaşındaki Rümeysa Atlı, bir arkadaşının zurna çalması üzerine merak edip kendisi de zurna çalmayı öğrendi. Atlı, evdeki çalışmalarını \'komşular rahatsız olmasın\' diye odasındaki elbise dolabının içerisinde yapıyor.
Samsun\'da 19 Mayıs Anadolu Lisesi 10. sınıf öğrencisi Rümeysa Atlı, bir arkadaşının çaldığı zurnayı merak edip öğrenmek istedi. Kursa giderek zurna çalmaya başlayan Atlı, kısa sürede zurna çalmayı öğrendi. Ayrıca ney, mey, dilli kaval, sipsi gibi enstrümanları çalabildiğini ve 1 yıldır da zurna çaldığını söyleyen Rümeysa Atlı, kurstan sonraki çalışmalarını evde sürdürdü. Evdeki çalışmalarında ilginç bir yöntem deneyen genç kız, \'Komşular rahatsız olmasın\' diye odasındaki elbise dolabına girerek zurna çalıp, çalışmalarını bu şekilde sürdürdü.
İlk olarak 11 yaşında ney kursuna başladığını belirten Rümeysa Atlı, “11 yaşındayken Fatih İmam Hatip Ortaokulunda ney kursuna başlamıştım. O sırada ney öğrenirken mey, sipsi, kaval gibi başka enstrümanlara da merak sardım. Zurnayı da merak ettim. \'Herkes yapabiliyor ben niye yapamayım\' dedim. Bir de Türklerde ‘kızlar zurna çalmaz’ düşüncesi var. Ben de bunu yenmek istedim. Raif Demirci hocamın destekleriyle zurna çalmaya başladım. Halen de çalmaya ve öğrenmeye devam ediyorumö dedi.
‘ZURNAYI ELBİSE DOLABIMIN İÇERİSİNDE ÇALIYORUM’
Evdeki çalışmalarını elbise dolabının içerisinde yaptığını ifade eden Atlı, “Canik ilçesinde bir sitede oturuyorum ve doğal olarak bir çok komşumuz var. Bu sitede toplam 48 aile ile birlikte oturuyoruz. Evde zurna çalmaya başladığım zaman komşular rahatsız oluyor. Çünkü zurnanın sesi çok yüksek. Bazen şikayet de geliyor. Alt komşumuz tavana vuruyor. Bende ‘komşularımız rahatsız olmasın’ diye çalışmalarımı dolabın içerisinde yapıyorum. Dolabın içerisinde ses gidip geldiği için dışarıya fazla ses çıkmıyor. Onun için genelde dolabın içerisinde zurna çalıyorumö diye konuştu.
\'KIZ YA DAVULCUYA YA DA ZURNAYICA KAÇAR, SANA KİM KAÇACAK\' DİYORLAR
Zurna çaldığı için bazen sert tepkiler aldığını belirten Atlı, “Bana arkadaşlarım şakasına ‘kız ya davulcuya ya da zurnacıya kaçar, sana kim kaçacak’ diyorlar. İnsanlar duyduğunda şaşırıyorlar. Bazen de sert tepkiler alıyorum. Ben bu işi seviyorum. İleride daha iyi olacağıma inanıyorum. Babam beni her zaman destekledi ve yanımda durdu. Annem arada bir ‘zurnayı ne yapacaksın’ dedi ama ‘derslerime daha çok çalışacağım’ sözünü verdikten sonra oda bir şey demedi. İstediğimiz zaman her şeyi yapabiliyoruz. Yapamayacağımız hiçbir şey yok. Yeter ki başaracağımıza inanalımö ifadelerini kullandı.
Görüntü Dökümü-HD
----------------------------
-Rümeysa Atlı’nın evde ders çalışması
-Zurnasını temizlemesi
-Odasında zurna çalması
-Elbise dolabının içerisine girmesi ve kapıyı kapatıp zurna çalması
-Elbise dolabının içerisinde kapı açık iken zurna çalması
-Odasında ney çalması
-Müzik enstrümanlarını toplaması
-Rümeysa Atlı ile röportaj
-Rümeysa Atlı’nın kurs gördüğü yerde zurna çalması
(SÜRE: 05.16 DK.)-(BOYUT: 168 MB)
Haber-Kamera: GÖKHAN İÇKİLLİ/SAMSUN, (DHA)
=========================================================
8)ŞEHİDİN ADINI TAŞIYAN OKULDA MEHTER MARŞI İLE DERSE GİRİP ÇIKIYORLAR
SAMSUN\'da bulunan Şehit Ersan Sancı Anadolu Lisesi\'nde derse giriş ve çıkış zili olarak Mehter Marşı ile Ölürüm Türkiyem şarkısı çalması hem öğrencileri hem de öğretmenleri memnun etti. Öğrenciler Hücum ve Fetih Marşı ile derse girmenin kendilerini motive ettiğini söyledi. Samsun\'un Ladik içesinde bulunan Şehit Ersan Sancı Anadolu Lisesi\'nde 2 yıldır teneffüse çıkış ve derse giriş zili olarak iki Mehter Marşı ile Ölürüm Türkiyem şarkısı çalıyor. Teneffüs ve derslere Mehter Marşının Hücum ve Fetih Marşı ile giren öğrenciler, bu uygulamadan oldukça memnun olduklarını belirterek Mehter Marşının kendilerinin motive ettiğini söyledi.
Okul Müdürü Behzat Dikmen, öğrencilerde milli tarih şuuru oluşturmak istediklerini belirterek \"Bir çok okulda çeşitli müzikler çalınıyor. Biz farklı olalım. Bu müzik ile öğrencilerimize milli bilinç oluşturalım istedik. Hayatın her döneminde özellikle Türkiye\'nin ateş çemberi ile çevrildiği bir dönemde çocuklarımızın vatan sevgisi ile dolu olmalarını istedik. Çocuklarımızdan da çok olumlu geri dönüş alıyoruz. Okulumun adı teröre karşı mücadele sırasında vatanı için can veren bir şehidimizin ismini taşıyor. Adını layıkıyla burada yaşatmaya çalışıyoruz\" dedi.
11\'inci sınıf öğrencisi Fatma Noay (16) \"Kesinlikle her seferinde çok yoğun duyular içinde hissediyoruz. Geçmişten günümüze gelen Türklüğü içinde barındıran türkülerin şarkıların karşımıza çıkması gurur verici bir şey. Biz öğrenciler olarak mutluyuz öğretmenlerimize de bu tercihlerinden dolayı teşekkür ediyoruz\" dedi.
11\'inci sınıf öğrencisi Ezgi Boyer (17) \"Mehter marşı ile tenefüse çıkıyoruz okulumuzda. Bir Türk olarak bize gurur veriyor. Tarihimizden bir parça bu marşlar. Bizim için iyi bir şey. Derse daha heyecanlı bir şekilde giriyoruz bu marşlar bizi motive ediyor. 9\'uncu sınıf öğrencileri tabi ilk zil sesini duyduklarında şaşırıyor. Uygulama ilk başladığında biz de şaşırmıştım ama çok hoşumuza gitti biz mutluyuz\" şeklinde konuştu.
11\'inci sınıf öğrencisi Enes Batur (17) \"Ben uygulamadan memnunum. Yabancı şarkılar çalacağına vatanımın, atalarımın ses melodilerini duymak beni sevindiriyor. Derslere girerken daha iyi hissediyoruz kendimizi. Bazen heyecanlanıyoruz tenefüslerde mehteran gibi yürüyoruz.\" diye konuştu.
Şırnak\'ın Şemdinli İlçesi’ne 15 kilometre uzaklıkta Bağlar Köyü Zorgeçit mezrası kırsalında 12 Eylül 2012\'de çıkan çatışmada şehit olan Komando Uzman Çavuş Ersan Sancı’nın adı bir yıl sonra memleketi Samsun\'un Ladik İlçesi\'nde bulunan bir liseye verildi.
Görüntü Dökümü - HD
-------------------------------
-Okulun dışından görüntü mehter marşı çalması
-Okulun koridorundan görüntü mehter marşı çalması
-Okulun hoparlöründen mehter marşı çalması
-Şehidin okula asılı fotoğrafından görüntü
-Öğrencilerin tenefüse çıkmaları
-Bazı öğrencilerin sınıfta ders çalışmaları
-Öğrencilerin okul bahçesinde oynamaları
-Okul bahçesindeki öğrencilerden detay
-Okulun tenefüs bitiş zili çalması Türkiyem müziği ile
-Röportajlar
(SÜRE: 04.37 Dk) (BOYUT: 147 MB)
Haber-Kamera:Yaprak KOÇER-Gökhan İÇKİLLİ/LADİK(Samsun), (DHA)