Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu\'na fahri doktora
DIŞİŞLERİ Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu\'na, Antalya Bilim Üniversitesi\'nce (ABÜ) fahri doktora unvanı verildi. Bakan Çavuşoğlu\'na binişini, Rektör Prof. Dr. İsmail Yüksek giydirdi.
Üniversitede düzenlenen törene, Valisi Münir Karaloğlu, Ak Parti milletvekilleri Mustafa Köse ve Gökcen Özdoğan Enç, Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Ünal, Antalya Bilim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek ve çok sayıda davetliyle beraber üniversite öğrencileri katıldı. Törende Rektör Yüksek, Dışişleri Bakanı\'na, annesi Fatma Çavuşoğlu\'nun fotoğrafının bulunduğu bir de tabak hediye etti.
Törende konuşan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, birçok ülke ve üniversiteden fahri doktora unvanı aldığını belirterek, ikisinin kendisi için çok kıymetli olduğunu söyledi. Bu ikisinin Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi ve Antalya Bilim Üniversitesi\'nin verdiği fahri doktora olduğunu aktaran Bakan Çavuşoğlu, ABÜ\'nün gerek bilim gerek eğitim alanındaki hamleleriyle Türkiye\'deki saygın üniversitelerden biri haline geldiğini söyledi. Çavuşoğlu, verilen bu fahri doktorada özellikle dış politika alanındaki çalışmaların dikkate alınmasının kendisini mutlu ettiğini kaydetti.
\'HAYALİM DİPLOMAT OLMAKTI\'
Gençlik yıllarındaki hayalinin o dönemlerde Asala terör örgütünün Türk diplomatları şehit etmesi nedeniyle diplomatlık olduğunu belirten Bakan Çavuşoğlu, ikinci hayalinin ise siyasetçi olmak olduğunu belirterek, “Ama tersi oldu, önce siyasete girdik, Ak Parti kurucu üyesi olarak ve milletvekili olduğum ilk günden itibaren de kendimi diplomasinin içinde buldum. Siyasete girdiğim ilk andan itibaren parlamenter diplomasi alanında yürüttüğüm tüm hizmetlerden büyük haz aldım ve milletime, vatanıma hizmet etmeye çalıştım. Türk bayrağını dünyanın her yerinde dalgalandırmak için çabaladım\" dedi.
HALKIN TALEPLERİNDEN BAĞIMSIZ DIŞ POLİTİKA OLAMAZ
Dış politikayı yönetirken bugün Türkiye ve dünyada dış politikanın halkın duyguları, taleplerinden bağımsız olamayacağını anlatan Bakan Çavuşoğlu, bugün dış politikanın, iç politikadan ayrı tutulamayacağı, ekonomik güç ve her şeyin silah ve ordu olmadığını da belirterek, “Yurtta sulh cihanda sulh. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, cumhuriyetimizi kurarken bunu vurgulamış. İyi de yapmış. Tarih boyunca yurdumuzda da her zaman sulh olmadı, cihanda da sulh olmadı. Yer yer içeride maalesef darbeler oldu, gençler darağaçlarında sallandırıldı. İç kamplaşmalar, hizipler, etnik ve mezhebe dayalı çatışmalar, siyasi görüşlerden dolayı üniversitelerde öğrencilerin ayrıştırılması, çarpıştırılması gibi huzursuzluklarımız oldu. Ama bunlardan ve darbelerden de ders aldık ki 15 Temmuz 2016 tarihinde hain darbe girişimine karşı millet olarak dimdik durduk. Dışarıda da her zaman sulh olmadı. Ama bugün gerektiğinde teröre veya Türkiye\'ye karşı tehditler oluştuğunda gerekli hamleleri yapıyoruz. Esas itibariyle bölgemizde ve dünyada istikrarın teşhisi için çok aktif rol oynuyoruz\" dedi.
70 MİLYON İNSAN EVİNİ TERK ETMEK ZORUNDA KALDI
Bugün dünyada çatışmalar, iç savaşlar, açlık, göç akımları ve mülteci sorunları yaşandığına dikkat çeken Bakan Çavuşoğlu, “Öyle farklı bir dünyada yaşıyoruz ki genel anlamda bir dünya savaşı yok ama evini terk etmek zorunda kalan insanların sayısı 70 milyon. Bu sayı İkinci Dünya Savaşı\'ndan bile fazla. Dünyada küreselleşme var her alanda. Ekonomi, teknoloji, haberleşme, iletişim, sosyal, spor alanlarında ama tam tersine başka akımlar da var. Milliyetçilik akımları tekrar yükselmeye başladı. Mikro etnik yapıya, mezhebe, inanca, coğrafyaya dayalı milliyetçilik had safhaya çıkmaya başladı. O yüzden ülkelerin içinde sivil savaşlar da başladı\" dedi.
AVRUPA\'DA BASTIRILMIŞ YAHUDİ DÜŞMANLIĞI
Bugün Avrupa içindeki ırkçılık, yabancı düşmanlığı, hoşgörüsüzlüğün sadece Müslümanlara ya da göçmenlere değil, kendisinden olmayan herkese karşı arttığını dile getiren Bakan Çavuşoğlu, “İslam düşmanlığı, bastırılmış antisemitizm, yani Yahudi düşmanlığı. Bastırılmış niye diyorum, çünkü Avrupa\'da İkinci Dünya Savaşı\'ndan sonra çok katı yasalar çıkarıldı ki, bugün Avrupalılar içinde hissettiği Yahudi düşmanlığını dışa vuramıyor. Bu onların içindeki Yahudi düşmanlığının düşük olduğu anlamına gelmez. Büyük olasılıkla bugün samimi ortamlarda yoklasanız, İslam düşmanlığından daha da yüksek olabilir, en az o seviyede\" dedi.
AVRUPA\'YA İÇ ÇATIŞMA UYARISI
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi\'nde ve diğer sözleşmelerde, Anayasa Mahkemesi kararlarında her türlü ırkçılık ve nefret dili yasaklansa da suç olsa da bugün İslam düşmanlığını dışa vurma konusunda onları frenleyici bir mekanizma olmadığını belirten Çavuşoğlu, “Dolayısıyla böyle bir Avrupa nereye doğru gidiyor. Bir taraftan ekonomi büyüyor, teknoloji gelişiyor, uzay teknolojisi ve tıpta yeni gelişmeler var ama sosyal yapı bakımından da geriye doğru gidişler var. İkinci Dünya Savaşı öncesine doğru bir gidiş var. Biraz önce söylediğim akımlar bunun göstergesi. Yarın bu akımlar, İslam düşmanlığı modası geçtikten sonra bu sefer Avrupa içindeki o eski birinci ve ikinci dünya savaşlarına ya da yüzyıl süren din savaşlarına gidecek, o ortamı hazırlayacak. Avrupa içinde etnik çatışmalar, mezhepçilik, Katolik ve Protestan, Katolik ve Ortodoks gibi kendi içindeki çatışmalara doğru gidecektir\" dedi. Çavuşoğlu, Avrupa medyasını da nefret dili kullanmakla suçladı.
\'BUNU YÜZLERİNE SÖYLEYEN TEK LİDER VAR\'
Suriye\'de sorunların çözümü için her türlü çabanın sarf edildiğine değinen Bakan Çavuşoğlu, son 1.5 yıla bakıldığında bölgedeki çatışmaların yüzde 80 oranında azaldığına dikkat çekti. Bölgemizi ve dünyayı tehdit eden en önemli tehlikenin terör olduğunu vurgulayan Bakan Çavuşoğlu, terörizm konusunda dünyada çifte standart, ikiyüzlülük, adaletsizlik denilebilecek bir anlayış olduğunu kaydetti. Çavuşoğlu, “Terörle mücadele edeceğim diye Irak, Afganistan gibi ülkeleri işgal eden bir ülkenin bugün bir terör örgütüne destek verdiğini tüm dünya kabul ediyor. Onun yüzüne söylemese de kabul ediyor. Onun yüzüne bunu söyleyen tek ülke var Türkiye Cumhuriyeti. Söyleyebilen tek lider vardır Türkiye Cumhuriyeti\'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan\'dır, bir başbakan vardır Binali Yıldırım, bunu söyleyebilen dünyada bir dışişleri bakanı vardır, o da Türkiye Cumhuriyeti\'nin Dışişleri Bakanıdır\" dedi.
AVRUPA VE ABD\'YE TERÖR TEPKİSİ
Bugün sırf ideolojiden dolayı PKK\'yı terör örgütü listesinden çıkarmaya çalışan siyasi partiler ve milletvekilleri olduğunu söyleyen Bakan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
“Dağdaki teröristle Avrupa Parlamentosu\'ndaki milletvekili arasında bir fark olması lazım ama bu fark bugün ortadan kalktı. Aynı şekilde DAEŞ, El Nusra, El Kaide bunlar bizim dinimizi suistimal ediyor. Biz peki bunlar Müslüman diye bu terör örgütlerine sempati duyabilir miyiz, destek verebilir miyiz, tam tersi bunların ideolojilerini de kendilerini de yok etmek için çok güçlü mücadele vermemiz lazım ve bu mücadeleyi veriyoruz. Bugün Türkiye Suriye\'de 3 binden fazla, Irak\'ta da 800\'den fazla DAEŞ\'li terör örgütü üyesini etkisiz hale getirmiştir. Ama terör örgütlerinin hepsiyle ayrım yapmaksızın mücadele etmek lazım. Bugün Avrupa ülkeleri YPG\'yle PKK\'nın aynı terör örgütünü kabul ediyor ama başlattığımız harekata dolaylı karşı çıkıyor çeşitli bahanelerle. Amerika\'nın kendisi de kabul ediyor, \'aynı örgüt\' diye ama \'bize şimdi lazım\' diyor. Ne demek bize lazım? Yarın, ertesi gün ne olacak. Geçmişte Afganistan\'da Rusya\'ya karşı Taliban\'ı desteklediniz, şimdi ne yapıyorsunuz Afganistan\'da Taliban\'la mücadele etmeye çalışıyoruz. Ondan da mı ders almadınız? Ya o zaman samimi değildiniz ya şimdi samimi değilsiniz. Başka açıklaması yok. Terör örgütleriyle işbirliği yapmanın faturası bu. Biz hiçbir ayrım yapmaksızın türlü terör örgütleriyle mücadele ediyoruz.\"
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-------------------------
Mevlüt Çavuşoğlu\'nun salona girişi
Protokolün görüntüsü
Mevlüt Çavuşoğluna fahri doktora beratı verilmesi
Bakan Mevlüt Çavuşoğlu\'nun konuşması
Toplu resim çekimi
Haber: Mehmet ÇINAR-Kamera: Tolga YILDIRIM/ANTALYA;(DHA)
==================================
Günter Verheugen: Güçlü AB\'nin Türkiye\'ye ihtiyacı var
AVRUPA Birliği\'nin (AB) Genişlemeden Sorumlu eski komiseri Alman siyasetçi Günter Verheugen, AB üyelerinin çoğunluğunun Türkiye\'yi AB\'de istemediğini belirterek, \"AB güçlü olmak istiyorsa Türkiye\'ye ihtiyacı var\" dedi.
Günter Verheugen, Serik ilçesi Belek Turizm Merkezi\'nde düzenlenen \'Avrupa Birliği Bağlamında Türk Alman İlişkileri\' konulu konferansa katıldı. Serik Belediyesi tarafından düzenlenen konferans sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Verheugen, Almanya Başbakanı Angela Merkel\'in yeniden seçilmesinde Türkiye ve Almanya arasında mülteciler konusunda yapılan anlaşmanın önemli etkisi olduğunu, anlaşma yapılmamış olsaydı Merkel\'in yeniden seçilmesinin mümkün olmadığını düşündüğünü söyledi.
DARBE GİRİŞİMİ
15 Temmuz darbe girişimine Avrupa\'nın neden yeterince tepki vermediğine ilişkin soruya ise Günter Verheugen şöyle yanıt verdi:
\"Almanya ve Avrupa\'nın darbe girişiminden sonraki tepkisi, Türkiye\'de hayal kırıklığı yarattı. Bu hisleri çok iyi anlıyorum. Benim kendi görüşüm, Avrupa\'nın Türkiye\'ye dayanışma mesajları iletmesiydi. Bunun esasında doğru bir durum olduğunu düşünüyorum. Ama öyle bir mesaj göremedik. Türk halkının darbe girişimi sırasında gösterdiği tepkinin, Türkiye\'de demokratik olgunluğun göstergesi olduğunu düşünüyorum.\"
TÜRKİYE\'NİN AB ÜYELİĞİ
Verheugen, Türkiye\'nin AB üyeliğini hangi noktada gördüğüne ilişkin soruya ise şöyle yanıt verdi:
\"Şu an AB üyelerinin çoğunluğu Türkiye\'yi AB\'de istemiyor. Türkler de artık bu türlü perspektif olduğuna inanıyor. Ancak bu durumun zamanla değişebileceğini düşünüyorum. Esasında bu durum çok çabuk ve hızlı bir şekilde de değişebilir. Malumunuz dünyadaki siyasi gelişmeler. AB güçlü olmak istiyorsa Türkiye\'ye ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden Türkiye konusunun hızlı bir şekilde değerlendirilmesi gerekli. Türkiye\'nin bir gün AB üyesi olacağına eminim. Çünkü hem AB\'nin hem de Türkiye\'nin uzun vadeli hedefleri bu yönde. Birbirlerine ihtiyaçları olduğundan dolayı bunun kaçınılmaz olduğunu düşünüyorum.\"
Konferans sonrası Serik Belediye Başkanı Ak Partili Ramazan Çalık, Günter Verheugen\'e günün anısına Serik bıçağı ve Yörük poşusu hediye etti.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-------------------
Konferanstan detay
Günter Verhegen ile rop.
Kaset Durumu: Link geçildi
Haber- Kamera: Namık Kemal KILINÇ/SERİK(Antalya), (DHA)
=====================================
Baba ile oğlunu öldüren taksiciler yakalandı (2)
2 ŞÜPHELİ TUTUKLANDI
Gaziantep\'te taksi durağında çıkan kavgada fırıncı Mehmet Oğuz (53) ile oğlu Hasan Oğuz\'un (28) öldürülmesi olayıyla ilgili gözaltına alınan 3 şüpheliden S.K. ile B.K. çıkarıldıkları mahkemece tutuklanırken, M.K. ise serbest bırakıldı.
Haber: Mücahit YOLCU / GAZİANTEP (DHA)
=====================================
Tekirdağ\'ın kablo hırsızları tutuklandı
TEKİRDAĞ ve ilçelerinde Türk Telekom\'a ait kabloları çaldıkları gerekçesiyle yakalanan 3 kişi tutuklandı.
Tekirdağ ve ilçelerinde son 6 içinde Türk Telekom\'a ait haberleşme kabloları 30 kez çalındı. Yaklaşık 250 bin lira değerinde olan kabloların çalınmasıyla birlikte jandarma ekipleri geniş kapsamlı araştırma başlattı. Jandarma kablo hırsızlığına karışan kişilerin 34 KY 5719 plakalı kiralık otomobille Malkara\'dan Ergene ilçesine geldiklerin tespit etti. Takibe alınan şüpheliler, Ulaş Mahallesi\'nde jandarma ekipleri tarafından operasyonla yakalandı. Gözaltına alınan şüpheliler, C.Ç. (46), M.D. (39) ve İ.P. (35), jandarmadaki soruşturmalarında 50 ayrı hırsızlık olayına karıştıkları belirlendi. İfadelerinde suçlarını kabul ettiği belirtilen 3 şüpheli çıkarıldıkları mahkemede, \'Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, \'Örgüt faaliyeti çerçevesinde haberleşme ve enerji nakil kablosu hırsızlığı\' suçlarından tutuklandı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Şüphelilerin adliyeye getirilişleri
-Jandarma ekipleri ve araçları
-Şüphelilerin jandarmalar arasında adliyeye girişleri
-Adliyeden detaylar
Haber-Kamera: Ruhan YALÇIN/TEKİRDAĞ,(DHA)
================================
Bodrum Şehir Tiyatrosu 27 Mart\'ta perdesini açıyor
BODRUM Kent Konseyi Kültür Sanat Meclisi\'nin girişimleri ve Bodrum Belediyesi\'nin destekleriyle kurulan Bodrum Belediyesi Şehir Tiyatrosu düzenleen toplantıyla tanıtıldı. Türk tiyatrosundan Tarık Pabuççuoğlu, Erdal Cindoruk, Mihriban Er gibi isimlerin de aralarında bulunduğu, genel sanat yönetmenliğini Hüseyin Akşen\'in yaptığı tiyatro grubunun ilk oyununu 27 Mart Dünya Tiyatro Günü\'nde sahneleyeceği bildirildi.
Bodrum Kent Konseyi Kültür Sanat Meclisi\'nin girişimleri ve Bodrum Belediyesi\'nin destekleriyle kurulan Bodrum Belediyesi Şehir Tiyatrosu\'nun tanıtımı için Herodot Kültür Merkezi\'nde basın toplantısı düzenlendi. Toplantıya CHP\'li Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, Bodrum Belediyesi Şehir Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmeni Hüseyin Akşen, tiyatro oyuncuları Tarık Pabuççuoğlu, Erdal Cindoruk, Bodrum Kent Konseyi Kültür Sanat Meclisi sorumlusu Rezzan Şebin, Bodrum Belediyesi Kültür ve Sanat Müdürü Mehmet Kocair katıldı.
Genel Sanat Yönetmeni Hüseyin Akşen, sanatta Muhsin Ertuğrul\'un, laiklikte Mustafa Kemal Atatürk\'ün yolunu izleyeceklerini söyledi. Akşen, \"Bugün Bodrum\'da sanat adına tarih yazılıyor ve bugün sanatçılar olarak biz çok mutluyuz, gururluyuz. Çünkü Bodrum\'da artık Bodrum Belediyesi Şehir Tiyatrosu kurumsal kimliği ile faaliyet gösteriyor. 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü\'nde ilk oyununu sanatsever Bodrum halkına sunacak. Çok kısa sürede bir tiyatronun kurulması, kadrosunun faaliyete geçmesi, oyunun seçilmesi, provaların başlaması ve oyunun sahneleniyor olması, gerçekten ancak sanatçının hayal edip yapabileceği bir şey. Bu çok zor ama çok heyecanlı, çok gurur verici bir şey. Bunun için bu tarihi yazarken sevgili Belediye Başkanımıza tüm sanatseverler, tüm oyuncularımız adına şükranlarımızı sunuyoruz. Gerçek, Türkiye\'nin bu koşullar altında, içinde bulunduğu koşulda sanata \'evet\' demesi ve bir şehir tiyatrosu kurmak. Büyük bir olay ve bu olayı başardı bence. Bodrum\'un sanat tarihine altın harflerle yazılacak sevgili Başkanımız Mehmet Kocadon. Bunları söylerken bir şeyi unutmamak gerekiyor, şehir tiyatrosu kuruyorsanız Darülbedayi\'yi, Türk Tiyatrosu\'na altın harflerle ismini yazdırmış o değerli ustayı, Muhsin Ertuğrul\'u unutmamak gerekiyor. Biz zaten bu bilinçle, bu disiplinle ondan aldığımız sanat terbiyesi ile yolumuza devam edeceğiz\" dedi.
\"BİR ŞEHİR TİYATROSUNUN İHTİYAÇ OLDUĞU KENDİLİĞİNDEN ORTAYA ÇIKTI\"
Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, sanat ve sanatçının bu toplumdaki kıymetini çok iyi bildiğini belirterek, \"Özellikle onların birleştirici gücüne, barışı temsil ettiğine inanan bir yöneticiyim. Hep yanlarında oldum olmaya da devam ediyorum. Biz Bodrum\'umuzda yıllarca hem ulusal hem uluslararası bir çok sanat ve kültürel etkinliklere ev sahipliği yapıyoruz. Fakat hep kendimizde bir eksiklik hissediyorduk. Bunları yaparken özellikle kendimizdeki eksikliğin ne olduğunu anlamaya çalışıyorduk. Ve ben ilk defa Türkiye genelinde Kent Konseyimizde Kültür ve Sanat Meclisimizi oluşturdum. Bu meclisin yapmış olduğu çalışmalarda bir şehir tiyatrosunun ihtiyaç olduğu kendiliğinden ortaya atıldı, kendiliğinden gelişti ve bu günlere geldik. Tabii ki meclisimizin de aldığı kararla, bugün sanatçı kardeşlerimin de desteğiyle ilk oyunumuzu 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü\'nde sahneleyeceğiz. Bu, bizim için gerçekten çok önemli çok anlam taşıyan bir şey. Ayrıca, 27 Mart\'taki oyunumuz, değerli sanatçımız merhum Alev Tekoğul ve değerli Belediye Başkan Yardımcım merhum İsmail Altındağ anısına sahnelenecek\" diye konuştu.
Bodrum Belediyesi Şehir Tiyatrosu\'nun ilk oyunu Oktay Arayıcı\'nın yazdığı \"Seferi Ramazan Bey\'in Nafile Dünya\'sı\" 27 Mart Salı günü saat 20.00\'de Bodrum Belediyesi Herodot Kültür Merkezi\'nde sahnelenecek. Hüseyin Akşen\'in yönettiği oyunda, Tarık Papuççuoğlu, Erdal Cindoruk, Mihriban Er, Gülbin Yeşil, Oğulcan Çelik, Ziba Türk, Yerkan Kahraman, Cansın Yunt, Sertaç Aydın ve Hüseyin Akşen rol alacak.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Basın toplantısından görüntü
-Bodrum Belediyesi Şehir Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmeni Hüseyin Akşen\'in açıklaması
-Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon\'un açıklaması
-Sanatçılar ve Bodrum Beleduiye Başkanı Mehmet Kocadon\'un sahnelenecek oyunun afişiyle birlikte görüntüleri
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Nilüfer DEMİR / BODRUM(Muğla), (DHA)
=========================================
Derik\'te Uzman Çavuş Sezer Aydemir\'in şehit olduğu okul onarıldı
MARDİN\'in Derik ilçesinde, 2015 yılındaki hendek olayları sırasında, Elazığlı 24 yaşındaki Uzman Çavuş Sezer Aydemir\'in şehit olduğu ve çatışmalardan kaynaklı hasar gören Namık Kemal İlk ve Ortaokulu, Türkiye Ünlü Birleşik Markalar Derneği tarafından onarıldı. Törene katılan şehidin babası Metin Aydemir, oğluyla gurur duyduğunu belirterek, \"Allah inşallah bize de şehitliği nasip eder\" dedi.
Derik ilçesinde teröristlerin kazdığı hendek ve barikat olayları sırasında sokağa çıkma yasaklarının devam ettiği 25 Kasım 2015 tarihinde, Cevizpınar mahallesindeki 4 katlı, 24 derslikli, 650 öğrenci kapasiteli Namık Kemal İlk ve Ortaokul\'unda teröristler ile güvenlik güçleri arasında çatışma çıkmış, çatışmada Jandarma Uzman Çavuş Sezer Aydemir (24), şehit olmuştu. Okul binası da büyük oranda hasar görmüştü. Türkiye Ünlü Birleşik Markalar Derneği tarafından onarımı yapılan okul, tadilat çalışmalarının tamamlanması nedeniyle tören düzenlendi. Törene Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Muhterem Kurt, Derik Kaymakamı Hakan Kafkas, İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Seçkin Karadağ, Elazığlı şehit Jandarma Uzman Çavuş Sezen Aydemir\'in babası Metin Aydemir, ve onarımı yapan markaların temsilcileri katıldı.
Törende plaket verilen Şehit Uzman Çavuş Sezer Aydemir\'in babası Metin Aydemir, \"Oğlumun şehit olması gurur verici bir olay. Allah inşallah şehitlik mertebesini bize de nasip eder. Gurur duydum. Oğlumun unutulmaması ayrıca bir mutluluk benim için\" dedi.
Öğretmen Ayşe Doğan Kardaş da, mahalle sakinleri ve okulda görevli öğretmenler olarak, şehit isminin okula verilmesi için imza kampanyası başlattılarını söyledi. Okula şehit Uzman Çavuş Sezer Aydemir adının verilmesinin herkesi sevindireceğini belirten Kardaş, okulda Şehit Uzman Çavuş Sezer Aydemir için bir bölüm oluşturulduğunu kaydetti.
Kurdela kesimi öncesi davul zurna eşliğinde, protokol üyeleri el ele tutuşarak, halay çekti. Kurdela kesiminin ardından protokol üyeleri şehit Uzman Çavuş Sezer Aydemir için hazırlanan özel köşede incelemelerde bulundu.
Görüntü Dökümü
Açılış sırasında kurdela kesimi
Plaket sunulması
Şehit babasına plaket ve konuşması
Protokol üyeleri şehit adının verildiği bölüm
Açılış öncesi davul zurna eşliğinde halay çekilmesi
Öğretmen Ayşe Doğan Kardaş\'ın konuşması
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Emrullah KARAKAŞ/DERİK (Mardin), (DHA)-