TEM\'de TIR ve kamyon çarpıştı, yol ulaşıma kapandı
TEM yolunun Bolu Dağı Tüneli çıkışında sebze yüklü TIR ile sıcak asfalt taşıyan kamyonun çarpışması sonucu meydana gelen kazada 3 kişi yaralandı. Kaza nedeniyle TEM\'in İstanbul yönü ulaşıma kapandı.
Kaza, saat 14.30 sıralarında TEM yolunun Bolu Dağı Tüneli çıkışında meydana geldi. İstanbul yönüne giden Ali Eryılmaz yönetimindeki 54 KH 141 plakalı sebze yüklü TIR, önde giden 51 yaşındaki Ersin Kalkaplıoğlu\'nun kullandığı 81 AT 564 plakalı sıcak asfalt yüklü kamyonun kasasına çarptı. TIR, yolda yan dönerken, kamyon çarpmanın etkisiyle devrildi. Kamyonun kasasındaki asfalt ile TIR\'daki sebzelerin bir kısmı yola saçıldı. Kaza nedeniyle İstanbul yönü ulaşıma kapandı. Sürücüler, tünel girişinden Ankara yönüne yönlendirilip Abant Kavşağı\'dan D-100 karayoluna çıkarıldı. Karayolları ekipleri yolu ulaşıma açmak için çalışma başlatırken, kazada yaralanan sürücüler ile TIR\'da bulunan Süleyman Çoban, ambulanslarla İzzet Baysal Devlet Hastanesi Köroğlu Ünitesi\'ne kaldırıldı. Yarallıarın sağlık durumlarının iyi olduğu belirtildi. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
------------------------
-Araçların tünelden geri çevrilmesi
-Kaza yapan araçlar
-Yoldaki malzemeler
-Detaylar
Süre: 01.37 Boyut: 54.8 MB
Haber-Kamera: Murat KÜÇÜK/BOLU, (DHA)
======================================
Rize\'de sel ve heyelanda mahsur kalanlara ulaşıldı/EK
YARALI KURTULAN KADIN O ANLARI ANLATI
Rize\'nin Çayeli İlçesi\'ne bağlı Gürpınar Köyü\'nde şiddetli yağmurun ardından oluşan sel ve heyelan nedeniyle çöken bir evin enkazı altında kalarak kızı 50 yaşındaki Songül Tolan\'ı kaybeden yaralı anne 80 yaşındaki Esma Tolan tedavi altına alındı. Çöken evin altından sağ çıkartılan ve bölgeye gelen askeri helikopterle ile Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Araştırma Hastanesi\'ne sevk edilerek tedavi altına alınan Esma Tolan sel ve heyelan felaketinde yaşadıklarını anlattı.
\'SÖNGÜL KAPININ ÖNÜNE KADAR ÇIKABİLDİ\'
Sabaha kadar uyuyamadıklarını belirten Esma Tolan \"Sabaha kadar uyumamıştık. Şiddetli yağmur yağıyordu, evimiz zemin ile 4 kat ve ev su almaya başladı, büyük kızım Nurten ile Söngül evin sularını boşaltıyordu. Nurten bir ara üst kata çıktı o ara ev kaymaya başladı, koşarak altına indi ve Söngül\'e bağırarak kaçmasını söyledi. Kendisi dışarı çıktı, Söngül ise kapının önüne kadar çıkabildi ve ev çöktüö dedi.
\'ÜZERİMDE AĞAÇLAR VARDI\'
Çöken evin altından yaralı olarak çıkartılan ve afette kızını kaybeden Tolan, Parkinson Hastası olduğunu ve bu nedenle yatalak hasta olduğunu anlatarak \"Komşular koştu, üzerimde ağaçlar vardı, yardıma gelenler ağaçları ve taşları kaldırmaya başladı. Beni oradan çıkardılar. Hiç yara almadan kurtulmuştum. Kızımı kaybettim, çok üzgünümö diye konuştu.
VALİ BEKTAŞ DUYGULANDI
Bu arada heyelandan yaralı kurtarılarak askeri helikopterle hastaneye kaldırılan Esma Tolan\'ın dün yağışın sürdüğü sırada askeri helikopterin kendisini almak için geldiğini öğrendiği sırada yanındakilere \"Hava yağmurlu. Kendilerini tehlikeye atmasınlar. Ben iyiyim geri dönsünler\' dediği ortaya çıktı. Birkaç denenmenin ardından bölgeye inemeyerek geri dönen askeri helikopter sabah saatlerinde havanın düzelmesiyle yaralı kadını alabildi. Askeri helikopterdeki pilotları düşünen kadının söylemlerini öğrenmesi üzerine duygulanan Rize Valisi Erdoğan Bektaş da \"Yaralı vatandaşımızın için dün bölgeye helikopter gönderdik. Ama vatandaşımız kendisini değil zor şortlarda bölgeye ulaşmaya çalışan helikopter pilotlarını düşündü. Onlara bir zarar gelir endişesiyle iniş yapılmasını istemedi. Bu davranış da bizi duygulandırdıö diyerek geçmiş olsun dileklerinde bulundu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------------------
-Tedavi gören kadının yaşadıklarını anlatması
-Detaylar
HABER KAMERA: Osman ŞİŞKO/RİZE,(DHA)
===============================================
Bu ev sadece doktor adaylarına kiralık
EDİRNELİ avukat Mustafa Mümin Bulun, 3 odalı evini sadece tıp fakültesi kız öğrencisine kiraya vermek için yerel gazeteye ilan verdi. Diğer evlerinde kalan tıp öğrencilerinin evlerine çok iyi baktığını söyleyen Bulun, \"Tıp fakültesi öğrencileri, oturdukları eve ve apartmana en ufak bir zarar vermediler. İki yıl kalan erkek öğrenciler ise adeta evi çöp ev olarak bıraktı. Bu nedenle tıp fakültesi öğrencisi kiracı arıyorum\" dedi.
Edirne\'de avukatlık yapan Mustafa Mümin Bulun, Abdurrahman Mahallesi\'nde daha önce hukuk bürosu olarak kullanılan evi yeniden dizayn ederek kiraya vermek istedi. Bunun için yerel gazete giden Bulun verdiği ilana \'birbiriyle anlaşan, uyumlu arkadaş olan 4 tıp fakültesi öğrencisine, hiç kullanılmamış eşyalı, kaloriferli, klimalı, çalıma masası ve kütüphanesi olan ultra lux kiralık daire\' yazdırdı. Daha önce kiraladığı evlerde kalan tıp fakültesi öğrencilerinin evlerine çok iyi baktıklarını anlatan Bulun şunları söyledi:
\"Benim daha 12 yıl önce başka apartmanda bulunan dairemi 3 kız tıp fakültesi öğrencisine kiraya vermiştim. Onlar 6\'ncı sınıfa kadar okudu ve mezun oldu. Ben evi tertemiz teslim aldım. Bu süre içerisinde komşularından da en ufak bir şikayet almadım. Ufak bir temizlikten sonra yine tıp öğrencilerine verdim. 12 sene içerisinde tıp fakültesi öğrencileri, oturdukları eve ve apartmana en ufak bir zarar vermediler. Şuanda bile 2 tıp öğrencisi kalıyor. Yine başka bir evde 2 sene önce erkek öğrencilere kiraya verdik. Evden çıkarken anahtarı emlak ofisine bıraktılar, evi kontrole girdiğimde tam bir çöp evle karşılaştım. 12 sene oturanlar evi çiçek gibi bıraktı, 2 sene oturanlar çöp ev olarak bıraktı\"
Bu yeniden dizayn ettiği evini yine tıp fakültesi öğrencisi vermek istediğini belirten Bulun, \"Onların ders çalışmaktan başka gayeleri yok. Kendilerini derse verirler, burada bu imkanı sunduk. Yemek hariç her şey var. Evin girişi, apartman girişi ve balkonda da güvenlik kameraları var. Aileleri de isterse internet üzerinden onları görebilir. Tek kişilik oda için 800 lira, 2 kişilik odamız içinde 700\'er lira istiyoruz\" şeklinde konuştu.
Görüntü Dökümü
----------------------
-Kiralık ev ve odaları
-Odalardan detaylar
-Ev sorumlusu Buket Erkut
-Erkut\'un evi dolaşması
-Mustafa Mümin Bulun röp
-Evden görüntüler
Haber-Kamera: Engin ÖZMEN-Ali Can ZERAY/EDİRNE,(DHA)
==============================================
Yozgat Şeker Fabrikası 510 bin ton şeker pancarı alacak
YOZGAT Şeker Fabrikası 20 dönem şeker pancarı alım kampanyasını düzenlenen törenle başladı. Fabrikanın bu yıl 510 bin ton şeker pancarı alınmasının hedeflendiği belirtildi.
Yozgat Şeker Fabrikası Meydan Tesislerinde düzenlenen törene Yozgat Vali Yardımcısı Şükür Çakır, Ak Parti Yozgat Milletvekili Ertuğrul Soysal, Sorgun İlçe Kaymakamı Mustafa Altınpınar, Belediye Başkan vekili Mehmet Saraç, Pankobirlik Başkanı Kürşad Arslan, Yozgat Şeker Fabrikası Müdürü Zafer Keskin, daire amirleri ve çok sayıda çiftçi katıldı. Açılış konuşmasını yapan Yozgat Şeker Fabrikası Müdürü Zafer Keskin, “Bu yıl Yozgat Şeker Fabrikası olarak 6 Ziraat Bölge Şefliğimizde 9 ilçede, 139 köyde, 2 bin 939 çiftçimiz ile sözleşme yapılmış olup, 82 bin 550 dekar pancar ekilmiştir. Bu pancar 12 tesellüm merkezinde alınarak 510 bin ton pancar alınması öngörülmektedir. Bu pancarın 406 bin tonu fabrikamızda işlenecek olup, yaklaşık 60 bin ton kristal şeker, 16 bin ton melas, 121 bin tonda yaş pancar küspesi hedeflenmektedir\" dedi.
GEÇİCİ İŞÇİLERE KADRO VERİLMESİ ASKIYA ALINDI
Törende Ak Parti Yozgat Milletvekili Ertuğrul Soysal ise, şeker pancarının tarımda en çok konuşulan ekonomiye en çok katma değer sağlayan ürün olduğuna dikkati çekti. Soysal, geçici işçilere kadro verilmesiyle ilgili verdiği bilgide ise, \"Bu yıl ve önümüzdeki yıl geçici işlerin kadroya alınması yönünde bir karar verildi. Ancak son gelişmeler neticesinde geçici işçilere kadro verilmesi şuan için askıya alındığını öğrendim. Ancak çalışmalar devam ediyor. Mali politikaların biraz daha dengelenmesi adına ileriki süreçte tekrar gündeme gelecek\" diye konuştu. Yozgat Vali Yardımcısı Şükrü Çakır ise, \"Şeker fabrikamız ülkemizin birçok yerinde kapandı, satıldı. Ancak Yozgat Şeker Fabrikamız yiğit yiğit üretimine ve çalışmasına devam ediyor. Yozgat’ta en fazla istihdam sağlayan bir fabrika. Dolayısıyla Yozgat’ın göz bebeği\" dedi. Kampanya döneminde Yozgat Şeker Fabrikasına pancar getiren ilk 6 çiftçiye cumhuriyet altını verildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
---------------------------------
-Saygı duruşu ve istiklal marşı
-Fabrika Müdürü Zafer Keskin’in konuşması
-AK Parti Yozgat Milletvekili Ertuğrul Soysal’ın konuşması
-Yozgat Valisi Yardımcısı Şükür Çakır’ın konuşması
-Çiftçilere hediyelerin verilmesi
-Kurban kesimi
-Pancar alımının başlaması
-Detay
Haber: Halit YILMAZ/ SORGUN (Yozgat) (DHA)
===============================================
Nevşehir’e kitap okuma parkı
KALKINMA Bakanlığı Konya Ovası Projesi (KOP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı’nın, KOP Bölgesi’nde, Okuma Alışkanlığı ve Kültürünün Artırılarak Sürdürülebilirliğin Sağlanması (OKASS) Mali Destek Programı kapsamında, Nevşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü tarafından hazırlanan ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün de ortak olduğu “Kitaplar Konuşuyor Nevşehir Okuyor Projesiö ne ilişkin proje uygulanmaya başlandı.
Şehir merkezinde ortaokul kademesi 5.sınıfta eğitim alan yaklaşık 2.000 öğrencinin, öğretmen ve ebeveynleriyle birlikte kitap okuma alışkanlığı kazanmalarına katkı sağlamak amacıyla Atatürk Bulvarı üzerindeki alanda ‘ Kitap Okuma Parkı’n oluşturuldu. Kitap Okuma Parkı’nın hizmete kazandırılması nedeniyle düzenlenen törene Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Kaya, Milli Eğitim Müdürü Murat Demir ile bazı daire ve okul müdürleri, öğrenciler ve çok sayıda vatandaş katıldı.Törende daha sonra, Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü tarafından hazırlanan ve Nevşehir İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün de ortak olduğu “Kitaplar Konuşuyor Nevşehir Okuyor Projesiö ne ilişkin olarak katılımcılara bilgiler aktarıldı. Protokol mensuplarının ve vatandaşların park içerisinde bulundurulan Kitap Toplama Kumbarasına kitap bağışında bulunması ve sokak Kütüphanesinden aldıkları kitapları bir süre öğrencilerle birlikte okumaları ile devam eden tören de daha sonra, en çok kitap okuma yarışmasında dereceye giren 7 öğrenciye elektronik kitap okuma cihazları verildi. Başarılı olan öğrencilere hediyeleri, Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Kaya, Milli Eğitim Müdürü Murat Demir, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Savaş Benli, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Mustafa Ünlüer kamu hastaneleri birliği genel sekreteri Muhammed Çömçe ile diğer protokol mensupları tarafından törenle verildi. Kitap Okuma Parkı ,kitap okuma alışkanlığının kazandırılmasına yönelik tasarlanmış bir dizi bölümlerden oluşuyor. Kitap şeklinde tasarlanmış sensörlü banklar da Hacı Bektaş Veli, Damat İbrahim Paşa, Mehmet Akif Ersoy ve Merkepli Kütüphaneci Mustafa Güzelgöz’ün hayat hikayelerinin yanı sıra, bankın yanında bulunan butona basılarak çeşitli şairlerin şiirleri ve, kitap tanıtımlarını dinleyebilecekler. Kitap Okuma Parkında, bir de sokak kitaplığı oluşturuldu. Tanıtımı yapılan kitaplar, kitaplıkta sergilenerek, vatandaşın ilgi alanına giren kitapları ücretsiz olarak temin etmeleri sağlanacak. Kitap Okuma Parkı’nda ayrıca vatandaşların kitap bağışında bulunmaları amacıyla bir de Kitap Bağış Kumbarası da oluşturuldu. Bağışlanan kitaplar, Nevşehir Milli Eğitim Müdürlüğü’nce oluşturulan bir komisyon tarafından incelendikten sonra sokak kütüphanesinde vatandaşların hizmetine sunulacak. Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Kaya ,malisef ülkemizin büyük problemlerinden biri okuma alışkanlığının yaygın olmaması gelişmiş ülkelere baktığımız zaman okuma oranın çok yüksek olduğunu görüyoruz. Fakat ülkemizde yapılan araştırmada okuma oranı oldukça az okuma oranını artırmak kitap sevgisini aşılamak maksadıyla Konya Ovası Projesi (KOP) ile bir proje hazırladık. Nevşehir Belediyesi Milli eğitim müdürlüğü ile birlikte hazırladık, halkımızı ve çocuklarımızı okumaya teşvik amacıyla bütçesi küçük 50 bin lira yapacağı işlev açısından çok önemli olduğuna inanıyoruz. İl Millieğitim müdürü Murat Demir ise yaptığı açıklamada Belediye ile milli eğitim müdürlüğünün ortaklaşa düzenlediği bir proje kitaplar konuşuyor Nevşehir okuyor projesi kapsamında 50 Bin TL’lik proje bedeli olan sokak kütüphanesinin amacı kitap alamıyacak durumda olan arkadaşlarımızın, vatandaşlarımızın , kardeşlerimizin bu kumbaradan faydalanmaları buraya gelerek istedikleri kitabı alabilmeleri okuyup tekrar yerine koyuyor götürebiliyorlar biz tekrar yerine kitap koyacağız. Banklara oturduğunda Belediyemiz özel bir şekilde hazırladığı konuşan bankları dinleye biliyorlar emeği geçenlere teşekkür ediyorum, dedi
Görüntü Dökümü:
---------------------------
-Kütüphanenin bulunduğu parktan genel ve detay görüntü
-Kütüphanenin açılışından genel görüntü
-Öğrenciler ve protokol üyeleri 2 Dakikalık kitap okumalarından genel görüntü
-Sokak kütüpanesinden alınan ve okunan kitapların Kitap kumbarasına atılmasından genel ve detay görüntü
-Belediye Başkan yardımcısı Yusuf Kaya ve Milli eğitim müdürü Murat Demir ile röportaj
Haber - Kamera: Sinan KORKMAZER /NEVŞEHİR,(DHA)
==================================================
TGC\'nin Yerel Medya Semineri Eskişehir\'de başladı
TÜRKİYE Gazeteciler Cemiyeti\'nin (TGC) Konrad Adenauer Stiftung Türkiye Temsilciliği ile ortaklaşa düzenlediği eğitim seminerlerinin 86\'ncısı Eskişehir\'de başladı. Seminerin açış konuşmasını yapan Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, \"Bizler Türkiye\'de bir tünelden geçiyoruz. Tünelin ucundaki ışık halen gözükmedi. Bugünlere gelişimizde, basınımızın da suçu olduğuna inananlardanım. Herkes korku içerisinde\" dedi.
Eskişehir\'de 2 gün sürecek olan Bursa, Afyonkarahisar, Bilecik, Bolu, Eskişehir ve Kütahya\'dan gazetecilerin katıldığı seminerin açılışı Divan Express Otel\'de yapıldı. Açılışa Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP\'li Yılmaz Büyükerşen, CHP miletvekili Utku Çakırözer, Tepebaşı Belediye Başkanı CHP\'li Ahmet Ataç, TGC Başkanı Turgay Olcayto, Konrad Adenauer Stiftung Proje Koordinatörü Bekir Öncel ile çok sayıda davetli katıldı. Seminerin açış konuşmasını yapan Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, beşikten mezara kadar insanoğlunun hangi meslekte olursa olsun eğitilmesi gerektiğini söyledi. Büyükerşen şöyle konuştu: \"Bu seminerleri çok eski bir gazeteci olarak çok önemsiyorum. Biz alaylıydık şimdi mektepliler de var. Ama mektepliler de olsa gazetecilik bir anlamda usta-çırak ilişkisidir. Usta çırak ilişkisini de kaybetmemek gerekir. Basının Osmanlıdan şimdiye geçirdiği yakın tarihi çok iyi bilmek lazım. Sadece basın değil siyasi tarihi de, yakın tarihi de çok iyi bilmek lazım. Bugün yetişen kuşaklar daha dün denilebilecek yakın bir süredeki Türkiye Cumhuriyeti\'nin siyasi olaylarını bilmiyorlar.\"
\'TÜNELİN UCUNDAKİ IŞIK GÖZÜKMEDİ\'
Dünyada hızla değişen olayların rejimleri de etkilemeye başladığını ifade eden Yılmaz Büyükerşen, Türkiye\'nin de bir tünelin içerisinden geçtiğini söyledi. Büyükerşen şöyle devam etti: \"Bizler Türkiye\'de bir tünelden geçiyoruz. Ve uzunca bir süredir de o tünelin içerisindeydik. Girerken fark etmedik. Şimdi karanlığın içinde ilerlemeye çalışıyoruz. Tünelin ucundaki ışık halen gözükmedi. Biran önce aydınlığa çıkmak istiyoruz. Ama çıkamıyoruz. Çünkü rejim değişti. Nasıl bir rejimin içerisindeyiz? Ne olacak, nasıl bir sistemin içerisinde yaşayacağız? Nasıl bir sistemin içinde boğuşacağız, nasıl bir sistemin içinde kalkınacağız, nasıl bir sistemin içinde özgür, hür düşünceli insanlar olarak yaşayacağız? İçine girdiğimiz tünel basın için de büyük karanlık. Cezaevleri basın mensuplarının meskeni haline geldi. Bu sistem bizi nereye götürecek.
BASININ DA SUÇU VAR
Bu noktada söylenmesi gereken bir şey var. Kimse üzerine alınmasın, sözüm meclisten dışarıya diyerek başlayayım. Bugünlere gelişimizde, basınımızın da suçu olduğuna inananlardanım. Herkes korku içerisinde. Gerçekleri halka yansıtmak, onların düşüncelerini, davranış biçimlerini mutluluğa yönelik, doğruya, güzele, iyiye yönelik şekilde yönlendirmek durumunda olan basına baktığımız zaman içimizde kimler yok? Etrafınıza bir bakın şöyle bir düşünün. Kiralık kalemler var, satılık kalemler var, kırık kalemler var, şantajı gazetecilik mesleği ile değiştirenler var, küçük menfaatler karşılığında topluma farklı şeyler söyleyenler var.\"
5 OTURUM DÜZENLENECEK
Yapılan konuşmaların ardından TGC Başkan Vekili ve Hürriyet Gazetesi Yazarı Vahap Munyar\'ın moderatörlüğünde ilk oturuma geçildi. Oturumda TGC Genel Sekreteri Genel Sekreteri Sibel Güneş \'Gazetecilikte Örgütlenme\', Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Erdem Gül \'Siyaset Haberciliği\' ve İletişim Akademisyeni Prof. Dr. Yasemin Giritli İnceoğlu da \'Yeni Medyada Etik\' konusunda konuşma yaptı. Eskişehir\'deki Yerel Medya Semineri\'nde 2 günde 5 oturum düzenlenecek. Seminer sonunda katılımcılara sertifika verilecek.
Görüntü Dökümü:
-----------------------------
-Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen\'in konuşması,
-Seminere katılanların çekilen görüntü
Haber-Kamera:Kemal ATLAN-ESKİŞEHİR,(DHA)
===================================================
Anadolu Üniversitesi\'nde yeni akademik yıl başladı
ESKİŞEHİR Anadolu Üniversitesi\'nde 2017-2018 Akedemik Yılı, düzenlenen törenle başladı. Öğrencilere ilk dersi AK Parti Eskişehir Milletvekilli Nabi Avcı verdi.
Anadolu Üniversitesi Yunus Emre Kampüsü\'ndeki Atatürk Kültür ve Sanat Merkezi\'ndeki açılış törenine Eskişehir Valisi Özdemir Çakacak, AK Parti Eskişehir milletvekilleri Nabi Avcı ve Emine Nur Günay, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Naci Gündoğan, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Rektörü Prof. Dr. Hasan Gönen, rektör yardımcıları, dekanlar, öğretim üyeleri ile öğrenciler katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı\'nın ardından açılış konuşmasını yapmak ve ilk dersi vermek için kürsüye çıkan eski bakanlardan Ak Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı esprili konuşmasıyla salondakileri güldürdü. Avcı şunları söyledi:
\"Bugün Cuma, bu da son ders. Hepimiz öğrenciliğimizden biliyoruz ki özellikle son dersler çekilmez olur, ama Cuma gününün son dersi iyice çekilmez olur. Çünkü herkes bir an önce çantasını toparlayıp hafta sonuna çıkmak ister. İşte benim dururum da biraz böyle. Bu yüzden programa gelirken sevgili rektörümüze sordum. Açılış dersi dedik ama, ders 45 dakika olur. Ne yapacağız, bu kadar uzun konuşmaya insanlar katlanabilirler mi? diye. Rektör de \'vali beyle sizin bir yarım saatiniz var\' dedi. Yani \'Uzatma\' dedi. Benim de zaten çok uzatmak gibi bir niyetim yoktu ama sayın rektörün çizdiği bu çerçeve beni, zannediyorum daha çok sizi çok rahatlattı. Elimde bir konuşma planı vardı. Şöyle yapalım; ben size eğer vaktim olsaydı nelerden bahsedecektim, onu söyleyeyim. Aralarını siz doldurursunuz. Konuşmamı 3 bölümden oluşturmayı planlamıştım. Birinci bölümde Türkiye\'de üniversite nereden nereye doğru gidiyor? Özellikle son dönemde Yüksek Öğrenimle ilgili yapılan düzenlemeler, yapılması planlanan, ümit edilen, beklenen, yapılan, yapılmayan düzenlemelerle ilgili bir sunum yapmayı düşünmüştüm. Sonra eğitim nereden nereye gidiyor? Eğitim dediğimiz zaman bugün hepimiz aynı şeyi mi anlıyoruz? Dünya değişiyor, eğitim de değişiyor. Bu konudaki referans çerçevelerimiz birbirine pek oturmuyor, karşılamıyor gibi. Sonra üçüncü bölümde bu iki bölümde değindiğimiz bazı konularla da alakası olan bazı kitap isimlerini sizlerle paylaşacaktım. Şimdi bunu yapmayacağız. Ama internette, bizim daha önce yaptığımız açılış dersi var. 3 bölüm halinde yüklemiş arkadaşlarımız.\"
Görüntü Dökümü:
------------------------------
-Atatürk Anıtı\'na çelink konulması,
-Toplantıya katılanların,
-Nabi Avcı\'nın toplantı salonuna gelişi,
-Sinevizyon gösterimi,
-Rektör Prof.Dr.Naci Gündoğan\'ın konuşması,
-Milletvekili Nabi Avcı\'nı konuşması,
-Öğretim üyelerine hizmet ödülü verilmesinden çekilen görüntü
Haber-Kamera.Hakan TÜRKTAN-ESKİŞEHİR,(DHA)