Gündem

DHA İSTANBUL BÜLTENİ -  4

  1- ERDOĞAN "TÜRKAKIM PROJESİ DENİZ BÖLÜMÜNÜN TAMAMLANMASI TÖRENİ"NDE KONUŞTU (1)  İSTANBUL,(DHA)  Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin İstanbul Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen "TürkAkım Projesi Deniz Bölümünün

19 Kasım 2018 19:30

 

1- ERDOĞAN \"TÜRKAKIM PROJESİ DENİZ BÖLÜMÜNÜN TAMAMLANMASI TÖRENİ\"NDE KONUŞTU (1) 

İSTANBUL,(DHA) 
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin İstanbul Kongre Merkezi\'nde gerçekleştirilen \"TürkAkım Projesi Deniz Bölümünün Tamamlanması Töreni\"nde açıklamalarda bulunuyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan\'ın konuşmasından \"Enerji işbirliği alanında attığımız yeni bir adıma daha şahitlik etmek üzere bir aradayız. 2014\'te ilk adımını attığımız 2016\'da somut çerçeve kazandırdığımız bu tarihi projenin son aşamasına gelmiş bulunmaktayız. TürkAkım Rus dostlarımızla hem ikili ilişkiler açısından tarihi bir projedir. Bugün tamamlanan deniz kesimi Karadeniz\'den paralel ilerleyen 2 ayrı hat olarak döşendi. Kıyıköy\'deki alım terminalinin inşaatı devam ediyor. 31.5 milyar metreküp doğal gaz taşıyacak projede komşularımız ve bölgemiz açısından da pek çok avantajı bulunuyor. En az yarısını Avrupa\'ya göndermeyi düşünüyoruz. Bursa, Kocaeli, İzmir, İstanbul gibi yeni tedarik bölgeleri oluşacaktır. Türkiye transit risklere maruz kalmadan hem kendisinin hem de Avrupa\'nın doğal gaz taleplerini karşılayacağız\" dedi. 

Görüntü dökümü:
----------------
-Erdoğan\'ın konuşması
-Putin\'in konuşması

19.11.2018 - 15.20 - Haber Kodu : 181119122
19.11.2018 - 15.38 - Haber Kodu : 181119128
19.11.2018 - 15.40 - Haber Kodu : 181119129

=========================================

2- BERGER: AB İLE TÜRKİYE, SURİYE\'DE SİYASİ BİR ÇÖZÜM KONUSUNDA YÜZDE YÜZ HEMFİKİR

Haber-Kamera: Harun UYANIK/İbrahim MAŞE/İSTANBUL,(DHA) 
Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger, \"AB ile Türkiye, Suriye\'deki sorunun siyasi bir
çözüme ulaşması konusunda yüzde yüz hemfikir.\" dedi. Christian Berger, AB delegasyon ekibi, AB üye temsilcileri ve yabancı basın mensupları ile Esenyurt Güçlendirilmiş Göçmen Sağlığı Merkezi\'ni ziyaret etti. Ziyarette konuşan Büyükelçi Berger, AB delegasyonunun ve gazetecilerin Türkiye\'ye yaptıkları ziyaretin amacının AB\'nin Türkiye\'deki Suriyeli misafirlere verdiği desteği yerinde incelemek olduğunu söyledi. 

ÇARŞAMBA GAZİANTEP\'TE
Berger, \"Sağlık Bakanlığı\'na bu ziyareti düzenledikleri, bizimle yakın iş birliği kurdukları için, klinikte çalışanlar dahil, teşekkür ediyorum. Bu sağlık merkezi Türkiye\'deki 178 göçmen sağlığı merkezinden bir tanesi ve bu merkez Türkiye\'de yaşayan mültecilere sağlık desteği sağlamakta.\" diye konuştu. Çarşamba günü eğitim ve sosyal alanlarla ilgili projeleri ziyaret edeceklerini belirten Berger, İstanbul\'daki ziyaretlerini tamamladıktan sonra Gaziantep\'e geçeceklerini anlattı.

\"TÜRKİYE\'NİN GÖÇMENLERLE İLGİLİ YAPTIĞI ÇALIŞMALARA YARDIMCI OLMAYA VE KATKI SUNMAYA ÇALIŞIYORUZ\"
Türkiye\'nin göçmen politikası ile ilgili soru üzerine Berger, \"Öncelikle Türkiye\'nin şu anda 3,5 milyon Suriyeli ve farklı kökenlerden gelen
mülteciye ev sahipliği yaptığı gerçeğini takdir etmemiz gerekir.\" dedi. Suriye iç savaşından kaçıp Türkiye\'ye gelen insanlara, Türk
toplumunun, Türk hükümetinin ve sivil toplum kuruluşlarının inanılmaz bir destek verdiğini vurgulayan Berger, şöyle devam etti:
\"Türkiye\'nin bu desteğini takdir ediyoruz. Son birkaç yıldır bu konuda Türk makamlarıyla çok yakın iş birliği içinde çalışıyoruz. Türkiye\'nin göçmenlerle ilgili yaptığı çalışmalara yardımcı olmaya ve katkı sunmaya çalışıyoruz. Tabii biliyorsunuz bu desteğimiz sadece Türkiye ile sınırlı değil Lübnan, Ürdün ve benzeri ülkelerde de destek çalışmalarımız sürüyor.\"

\"AB İLE TÜRKİYE, SURİYE SORUNUNUN SİYASİ BİR ÇÖZÜME ULAŞMASI NOKTASINDA YÜZDE YÜZ HEMFİKİR\"
Suriye sorununun palyatif yöntemlerle çözülmesinin mümkün olmadığını, sorunun kökünden çözülmesi gerektiğini aktaran Berger, \"Yaptığımız insani yardım ve insani yardım dışı destekler, elbette önemli ama aynı zamanda eş derecede önemli başka bir konu da Suriye\'deki soruna siyasi bir çözüm bulunması. Çünkü bu konuya kökünden müdahale etmemiz gerekiyor. Bu noktada AB ile Türkiye, Suriye sorununun siyasi bir çözüme ulaşması noktasında yüzde yüz hemfikir.\" ifadelerini kullandı.

PERŞEMBE ANKARA\'DA 
Berger, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini\'nin perşembe günü Ankara\'yı ziyaret edeceğini söyleyerek, \"Mogherini ile Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye ile AB\'nin, Suriye\'de siyasi çözüm konusunda nasıl bir iş birliği yapacağına dair de konuşacaklardır.\" dedi.

Görüntü Dökümü:
--------------
-Christian Berger in saglık merkezini gezmesi
-Christian bergerin konuşması
-İl Sağlık müdürlüğü halk sağlığı başkanı Dr.Abdullah Emre Güner in Christian Bergere Sağlık merkeziyle ilgili bilgiler vermesi
-Genel Detaylar

19.11.2018 - 13.22 - Haber Kodu : 181119089
======================

3- KADIKÖY\'DE İKİ KADININ DÜŞTÜĞÜ BETON TUZAĞINA BİR DE KEDİ DÜŞTÜ

Haber-Kamera: Ramazan EĞRİ - Gamze ŞİMŞEK - İSTANBUL DHA
Kadıköy\'de elektrik altyapı çalışmaları için kazılan yola beton döküldü. Çevresinden önlem alınmadığı belirtilen kurumamış betona basan 2 kadın, yaklaşık 1 metre çukura gömüldü. Kadınları çevredekiler kurtardı. Kadınların düştüğü yerin son kurbanı ise bir kedi oldu. 
Betona batan kediye de çevredekiler kurtardı. Kedi, yıkandıktan sonra sokağa salındı.

Görüntü Dökümü
----------
-Kedinin görüntüsü
-Yıkanması

19.11.2018 - 15.03 - Haber Kodu : 181119117
========================

4- SULTANGAZİ\'DE KUYRUĞU KESİK KEDİLERİN SIRRI NE?

\"Kuyruğu kesik 12 kedi gördüm\" 

\"Bunun \'büyü\' olduğu kanaatindeyiz\"

Haber-Kamera: Emin YEŞİL - İSTANBUL DHA
Sultangazi\'de son günlerde kuyruğu kesilmiş kediler hayvanseverlerin tepkisine neden oldu.
Sultangazi\'ye bağlı Gazi Mahallesi\'nde son günlerde kuyruğu kesilmiş sokak kedileri mahalle halkını tedirgin etmeye başladı. Mahalle sakinleri bunun \'büyü\' için yapıldığını öne sürdüler.
Son aylarda mahallede kuyruğu kesilmiş sokak kedilerini görenler  hayvanlara yapılan işkencenin sorumlularının bir an önce bulunarak, cezalandırılmalarını istiyor. Mahallede esnaflık yapan Harun İrten \"Son zamanlarda mahallemizde hayvanlara yapılan işkencenin haddi hesabı yok. Kuyruğu kesilmiş kedi gördüm. Veterinere götürmek için yaklaştım ama korktuğu için benden kaçtı. 1 ayda kuyruğu kesilmiş 12 tane kedi gördüm. Bunu yapan insan olamaz \" dedi.
Utku Arif Kavak ise, \"2 aydır bu konuyu araştırıyoruz. Konunun kedilerin kara ve gri renklerde olmasından dolayı kuyruklarının belli kısımlarının kesilmesi, yer yer komple kesilmesinden dolayı bunun \'büyü\' olduğu kanaatindeyiz. Yaşadığımız mahalle bu tür vakaları daha önce duyduk. Mahallemizde falcılık yoğun olduğundan dolayı sokak kedilerinin kuyruklarının büyüde kullanıldığını düşünüyoruz\" dedi

Görüntü Dökümü: 
---------
-Kuyruğu kesik kediler
-Röp.

19.11.2018 - 16.03 - Haber Kodu : 181119134
=========================

5- HASTANE ÖNÜNDE KARI KOCANIN ÖLDÜRÜLMESİ DAVASINA BAŞLANDI

Yüksel KOÇ / İSTANBUL, (DHA) 
Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi acil servisinin önünde 22 Mayıs 2018 tarihinde Ramazan Sarı (43) ve eşi Suzan Sandıkçı Sarı\'nın (33) öldürülmesine ilişkin davaya başlandı. Davanın tek tutuklu sanığı Recep Sungun, olay günü, Ramazan Sarı ve Suzan Sandıkçı Sarı\'yı öldürmekle suçlanan firari sanık Feyyaz Elik ile araç kredisi nedeniyle buluştuğunu, öldürme eyleminden haberi olmadığını öne sürdü.
İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi\'nde görülen davanın ilk duruşmasına, cinayetleri işlediği iddia edilen firari sanık Feyyaz Elik\'in eylemini kolaylaştırdığı iddiası ile tutuklu yargılanan Recep Sungun hazır bulundu. Ramazan Sarı ve Suzan Sandıkçı Sarı\'nın hastanede olduğu bilgisini Feyyaz Elik\'e bildikleri iddiasıyla tutuksuz yargılanan Feyyaz Elik\'in babası Sulhaddin Elik ve annesi Selime Elik ile tarafların avukatları da duruşmaya katıldı.

DAVANIN TEK TUTUKLU SANIĞI İDDİALARI KABUL ETMEDİ
Savunmasında yeğeni Feyyaz Elik\'in işlediği suçu kolaylaştırdığı yönündeki iddiayı kabul etmeyen tutuklu sanık Recep Sungun, olay günü bankadan çekeceği kredi için yeğeni ile buluştuğunu iddia etti. Recep Sungun, \"Bana kredi çıkmadığı için Feyyaz\'dan rica ettim. Bankadan işlemlerimiz bitince ayrıldık. Feyyaz\'ın hanımı 15 gündür hastanede yatıyordu. Bu nedenle bankadan sonra hastaneye gitmeye karar verdik. Feyyaz\'ın aracı ile hastaneye gittik ancak aracı ben sürüyordum. Hastaneye gittik, aracı park ettik. Feyyaz önümde yürüyordu. Yürürken birden hızlandı. Ben bu sırada telefonla ablam Selime ile konuşuyordum. Selime, Feyyaz\'ın hanımı için hastanede refakatçi olarak kalıyordu. Ablama telefonda bir ihtiyacınız var mı, diye soruyordum. Feyyaz hızlandı, hızlandığı anda olay patlak verdi. Ne olduğunu anlayamadım. Ben o anda Feyyaz\'ın üzerinde silah olduğunu bilmiyordum. Ölenleri tanımam, hiç görmemiştim. Selime bize ölenlerin hastaneye geldiği şeklinde bize bilgi vermemiştir. Suçlamayı kabul etmiyorum\" dedi.

OĞLUNA BİLGİ VERDİĞİ İDDİAYII KABUL ETMEDİ
Firari sanık Feyyaz Elik\'in annesi tutuksuz sanık Selime Elik, \"Feyyaz ve Recep\'e, \'ölenler burada\' şeklinde haber vermedim. Feyyaz\'ın eşine refakat etmek amacıyla hastanede bulunuyordum\" dedi. Feyyaz Elik\'in babası tutuksuZ sanık Sulhuddin Elik de, Feyyaz\'ın eşinin doğumu nedeniyle o gün hastanede olduklarını belirterek, \"Gelinimi ziyarete gitmiştim. Feyyaz ve Recep\'i hastaneye biz çağırmadık. Ben bu olaya hiçbir şekilde karışmadım. Ben böyle şeylere karşıyım\" dİye konuştu.

\'FEYYAZ\'I YAKALAMAK AMACI İLE DİĞER SANIKLAR DOSYAYA DAHİL EDİLMİŞTİR\'
Tutuklu sanık Recep Sungun\'un Avukatı Aydın Mollaoğlu, olayın asıl failinin firari sanık Feyyaz Elik olduğunu savunarak, \"Burada Feyyaz\'ı yakalama amacı ile diğer sanıklar dosyaya dahil edilmiştir. Diğer sanıkların suça herhangi bir katkıları yoktur. Feyyaz eşinin rahatsızlığı nedeni ile hastaneye gelmiştir, ölenlerle tesadüfen karşılaşmıştır. Feyyaz\'ın eylemine müvekkilimin aktif bir katkısı ve iştiraki olmamıştır. Müvekkilim 6 aydır tutukludur. Adli kontrol şartı ile tahliyesine karar verilmesini istiyoruz\" dedi.
Tutuklu sanık Recep Sungun\'un tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme, eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.

İDDİANAMEDEN
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Ramazan Sarı ve eşi Suzan Sandıkçı Sarı\'nın 22 Mayıs 2018 tarihinde tedavi için Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi\'ne gittikleri, hastanenin önünde beklerken Feyyaz Elik tarafından silahla öldürüldükleri anlatılıyor.
Feyyaz Elik\'in abisi Cüneyt Elik\'in geçen yıl öldürüldüğü, Ramazan Sarı\'nın bu dosyanın şüphelisi olduğu, taraflar arasındaki husumetin buradan kaynaklandığı belirtilen iddianamede, Feyyaz Elik\'in dayısı olan tutuklu şüpheli Recep Sungun\'un cinayetleri kolaylaştırdığı savunuluyor.  İddianamede, tutuksuz şüpheliler Selime Elik ile Sulhuddin Elik\'in firari şüpheli Feyyaz Elik\'in annesi ve babası olduğu, olay günü hastanede bulundukları, öldürülen Ramazan Sarı ve eşi Suzan Sandıkçı Sarı\'nın hastanede olduğu bilgisini verdikleri iddia ediliyor.
İddianamede, Feyyaz Elik\'in, \"Tasarlayarak iki kişiyi öldürmek\" suçundan iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis, Recep Sungur, annesi Selime Elik ve babası Sulhaddin Elik\'in de, \"Tasarlayarak iki kişinin öldürülmesine yardım etmek\" suçundan 20\'şer yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmaları talep edildi.

Görüntü Dökümü:
-------------
-Olaya ilişkin görüntüleri

19.11.2018 - 16.12 - Haber Kodu : 181119140
========================
6- OYUNCU ADNAN KOÇ TAHLİYE EDİLDİ

Yüksel KOÇ / İSTANBUL, (DHA) ATAŞEHİR\'de  uyuşturucu operasyonu sırasında kardeşleri ile birlikte gözaltına alınan ve \"Birden fazla kişi tarafından birlikte yağma\", \"Görevi yaptırmamak için direnmeö ve \"Kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaö suçlarından tutuklanan oyuncu Adnan Koç ve kardeşlerinin yargılanmasına devam edildi.  Mahkeme, oyuncu Adnan Koç ve Mehmet Hayri Koç\'un tahliyesine, Ahmet Koç\'un ise tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Mahkeme başkanı ile müşteki polis arasında ilginç diyalog yaşandı. Müşteki sıfatıyla dinlenen polis memuru, tutuklu sanık Ahmet Koç\'un polis memuru S.İ.\'yi öldürmek için ateş ettiğini söyledi. Mahkeme Başkanı da, \"Zaten yerde, insaf. Aralarında bir metre var\" dedi.

İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi\'nde görülen davanın bugünkü duruşmasına, aynı zamanda müşteki de olan tutuklu sanıklar Adnan Koç, Ahmet Koç, Mehmet Hayri Koç, tutuksuz sanıklar Şeyhmuz Koç ve Mehmet Pınarbaşı ile avukatları katıldı. Müşteki polisler E.H., M.K. ve Z.M.D. de duruşmada hazır bulundu.
Narkotik Suçlarla Şube Müdürlüğü\'nde görevli polis memuru E.H., müşteki sıfatıyla verdiği ifadesinde uyuşturucuyla ilişkili bir şahsı takip ettiklerini, şahsın akşam saatlerinde Ataşehir\'e geldiğini söyledi. Bu şahsın olayın geçtiği cafenin otoparkında araç içinde Adnan Koç\'a uyuşturucu verdiğini gördüklerini söyleyen E.H., \"Adnan Koç araçtan inerek cafeye girdi. Ahmet Koç da cafenin dışında bekliyordu. Uyuşturucu maddenin alındığını değerlendirdiğimiz için cafeye girdik. Benden önce cafeye giren memurlar kimliklerini gösterdiler ve şahısların üzerlerini arayacaklarını söylediler. Sanık Adnan Koç\'un üzerinde kokain olarak değerlendirdiğimiz bir miktar uyuşturucu çıktı. Ahmet Koç\'un üzerinde de metafentamin olarak değerlendirdiğimiz uyuşturucu çıktı. Mehmet Hayri Koç\'un üzerinde Bir şey çıkmadı\" dedi.

\'AHMET KOÇ\'UN S.İ.\'YE YAKIN MESAFEDEN ATEŞ ETTİĞİNİ GÖRDÜM\'
Dışarıya çıkarak Adnan Koç\'u ekip otosuna bindirdiklerini söyleyen E.H., şunları söyledi: \"Adnan Koç ile birlikte aracın arka koltuğuna bindim. Polis S.İ. de aracın ön koltuğuna bindi. Bu sırada Ahmet Koç ve Mehmet Hayri Koç bize tekrar kimlik göstermemizi istediler. Ben aracın arka kapısını açtım, yarı inmiş vaziyetteydim, Ahmet Koç isimli şahsa tekrar kimliğimi ibraz ettim. S.İ. de Mehmet Hayri Koç isimli şahsa kimliğini gösterdi. Mehmet Hayri Koç kimliği aldı. Ben ve Mustafa Kara, Mehmet Hayri Koç\'a müdahale ettik. Mehmet Hayri Koç direndi. Bu sırada Ahmet Koç, S.İ.\'nin koluna girerek kendine doğru çekmeye çalıştı. Adnan Koç da araçtan inerek Ahmet Koç\'un yanına gitti. Adnan Koç ve Ahmet Koç\'un S.İ.\'ye saldırdıklarını gördüm. Yumruk atıyorlardı. Bu olayı görünce ben de Mehmet Hayri Koç\'un yanından ayrılıp S.İ.\'nin yardımına gittim. Adnan Koç\'u yere yatırdım Ahmet Koç bu esnada koşarak uzaklaştı. Bu sırada bir kaç el silah sesi duydum, akabinde Mehmet Hayri Koç koşarak bana doğru geldi, bana tekme attı. Bu esnada Ahmet Koç da elindeki silahla bizim bulunduğumuz yere geldi. Ben Adnan Koç\'u kontrol altında tutmaya çalışıyordum, Mehmet Hayri Koç\'un tekmelemesi nedeniyle Adnan Koç\'u bırakmak durumunda kaldım. Ahmet Koç da S.İ.\'ye silah doğrultmuş ve onu darp etti. Ardından da S.İ.\'ye yakın mesafeden ateş ettiğini gördüm. Aynı sırada Adnan Koç ve Mehmet Hayri Koç belimdeki silahı almaya çalışıyordu, silahım yere düştü. Yere düşen silahı Adnan Koç aldı. Mücadele ederken şahıslardan biraz uzaklaşmak durumunda kaldım. Bu sırada Mehmet Hayri Koç beni yumrukla dövmeye başladı. Ahmet Koç da silahla hem S.İ.\'yi hem de beni tehdit ediyordu. Ben direnmeyi de bıraktım.\"

\'SİLAHINI AT YOKSA SENİ VURURUM\'
Sanıklardan Ahmet Koç\'un S.İ.\'ye ikinci kez ateş ettiğini gördüğünü söyleyen E.H., \"Bu sırada arkadaşımız Z.M.D. geldi. Sanıklar bizi silahla tehdit altında tuttukları için Z.M.D. şahıslara müdahale edemedi. Ahmet Koç, Z.M.D.\'ye, \'silahını at yoksa seni vururum\' dedi ve bir el ateş etti. Z.M.D. de silahını yere bırakmak zorunda kaldı\" dedi.
Sanıklardan Ahmet Koç\'un silahın kabzası ile kendisine vurduğunu, gözünün altındaki kemiğin bu nedenle kırıldığını savunan E.H., resmi polislerin gelmesi ile sanıkların silahlarını bırakarak teslim olduklarını söyledi. Akabinde Ahmet Koç ve Mehmet Hayri Koç Zafer\'i darp ettiler.

BAŞKAN MÜŞTEKİ POLİSİ \'İNSAF\'A ÇAĞIRDI
Müşteki polis memuru E.H., bir soru üzerine, \"Ahmet Koç, S.İ.\'ye ikinci atışı öldürmek için yaptı\" dedi. Mahkeme Başkanı Haydar Öztop\'un, \"Zaten yerde, insaf. Aralarında bir metre var\" dediği duyuldu. Bunun üzerine polis memuru E.H.,  \"Ahmet Koç, S.İ.\'ye ateş ederken göğüs kısmını hedef alarak ateş etti. Öldürme kastıyla ateş etti\" dedi.

ADNAN KOÇ BOŞANMA SÜRECİNDE UYUŞTURUCU KULLANDIĞINI SÖYLEDİ
Tutuklu sanık Adnan Koç, \"Ben sigara bile içmeyen bir insanım. Boşandım, kötü dönemden geçiyordum. Sanat camiasının etkisiyle uyuşturucu madde kullandım\" dedi. Koç, \"Çıkan arbede sırasında yere düşen silahı elime aldım, silahı zorla almış değilim. Ancak kesinlikle silahı ona doğrultmadım ve onu darp etmedim. Kendilerinin polis olduklarına inanmadığımız için silahını aldım\" dedi.
Sanıkların Avukatı Tanıl Mehmet Başkan, bu soruşturmanın başlamasına neden olan \"Uyuşturucu ticaretine\" ilişkin soruşturmada müvekkilleri hakkında takipsizlik kararı verildiğini, müvekkillerinin eylemlerinin de öldürmeye teşebbüs suçunu oluşturmadığını belirterek tahliyelerine karar verilmesini istedi.

ADNAN KOÇ TAHLİYE EDİLDİ
Mahkeme, tutuklu sanıklar Adnan Koç ve Mehmet Hayri Koç\'un tahliyesine, Ahmet Koç\'un ise tutukluluk halinin devamına karar verdi. Mahkeme aynı zamanda, polis memuru olan 11 tanığın zorla getirilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.

İDDİANAMEDEN
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, bir uyuşturucu soruşturması nedeni ile Sinan Bozburun\'un takibe alındığı, Bozburun\'un 15 Mart 2018 tarihinde Ataşehir\'de bir cafenin otoparkında Adnan Koç\'a uyuşturucu olduğu düşünülen bir madde verdiği belirtiliyor. Uyuşturucuyu alan Adnan Koç\'un cafeye girdiği, üzerinde yapılan aramada uyuşturucu madde olarak değerlendirilen bir maddenin yakalandığı belirtilen iddianamede, Ahmet Koç\'un üst aramasında da uyuşturucu olduğu değerlendirilen maddenin bulunduğu kaydediliyor.
Şüphelilerin gözaltı işlemine direndikleri, polislerin silahını alarak onları rehin tuttukları ve ateş ederek öldürmeye teşebbüs ettikleri bilgisine yer verilen iddianamede, olay sırasında polis memurları M.K., S.İ., M.K., Z.M., Z.H., S.B.\'nın da yaralandığı belirtiliyor. İddianamede, Adnan Koç, Ahmet Koç ve Mehmet Hayri Koç kardeşler için, \"Suçun delillerini gizleme, yok etme ve ortadan kaldırmak amacıyla kamu görevlisini görevinden dolayı kasten öldürmeye teşebbüs\", \"Zincirleme olarak görevinden dolayı kamu görevlisine alenen hakaret\", \"Zincirleme şekilde kamu görevlisinin görevini yaptırmamak için direnmeö, \"Zincirleme olarak kamu görevlisini birden fazla kişi ile silahla hürriyetinden yoksun kılma\" ve \"Ruhsatsız silah bulundurma\" suçlarından ayrı ayrı 45\'er yıl 3\'er ay 15\'er günden 90\'ar yıl 7\'şer ay 15\'er güne kadar hapis cezası isteniyor.
Mehmet Hayri Koç için ayrıca \"Kamu malına zarar vermek\" suçundan 1 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası istenen iddianamede, bu şüphelilerin götürüldüğü karakola giderek olay çıkaran tutuksuz şüpheliler Şeyhmus Koç ve Mehmet Pınarbaşı için de, \"Kasten yaralamaö, \"Zincirleme olarak görevinden dolayı kamu görevlisine alenen hakaretö, \"Zincirleme şekilde Kamu görevlisinin görevini yaptırmamak için direnme\", \"Cebir ve tehditle birden fazla kişinin kaçmasına imkan sağlama\" suçlarındın 5\'er yıldan 24\'er yıl 1\'er aya kadar hapis cezası isteniyor.