\"İSLAM ALEMİNDE İNFİALE SEBEP OLACAKTIR, BU BARIŞ ZEMİNİNİ DİNAMİTLEYECEK, BÖLGEMİZDE YENİ GERİLİMLERİN, ÇATIŞMALARIN FİTİLİNİ ATEŞLEYECEKTİR\"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump\'ın Kudüs\'ü, İsrail\'in başkenti olarak tanıma girişimine ilişkin, \"Kudüs\'ün statüsü konusunda atılacak yanlış bir adım, tüm İslam aleminde infiale sebep olacaktır, bu barış zeminini dinamitleyecek, bölgemizde yeni gerilimlerin, çatışmaların fitilini ateşleyecektir. Kudüs tüm Müslümanların harimi ismeti, gözbebeğidir. Kimden gelirse gelsin bu tarihi hakikati göz ardı her yaklaşımın sonu hüsran, felakettir. Bölgemizin huzur, barış ve güvenliği iç politik hesaplara kurban edilemeyecek kadar önemlidir. Tüm dünyaya şu çağrıyı yapmak istiyorum; Kudüs\'ün, BM kararlarıyla da defalarca teyit edilmiş hukuki statüsünü değiştirecek her türlü adımdan uzak durulmalıdır. Hiç kimsenin kişisel hevesleri uğruna milyarlarca insanın kaderleriyle oynamaya hakkı yoktur. Böylesi bir adım sadece terör örgütlerinin ekmeğine yağ sürecektir\" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe\'de Ürdün Kralı II. Abdullah, ortak basın toplantısında konuştu. Konuşmasına, \"Kardeşim Kral Abdullah ile bölgemizdeki güncel gelişmeleri ele aldık. Bugünkü görüşmelerimizin en önemli başlığını Kudüs\'teki gelişmeler teşkil ediyordu\" diyerek başlayan Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump\'ın Kudüs\'ü, İsrail\'in başkenti olarak tanıma girişimine ilişkin şu ifadeleri kullandı: \"Kudüs\'ün kutsiyetinin ve tarihi statüsünün muhafazası hususunda Ürdün ile aynı hissiyatı paylaşıyoruz. Ürdün Haşimi Krallığının Kudüs\'teki kutsal mekanların hamisi olarak oynadığı kritik rolü çok önemsiyoruz. Kudüs\'ün statüsü konusunda atılacak yanlış bir adım, tüm İslam aleminde infiale sebep olacaktır, bu barış zeminini dinamitleyecek, bölgemizde yeni gerilimlerin, çatışmaların fitilini ateşleyecektir. Kudüs tüm Müslümanların harimi ismeti, gözbebeğidir. Kimden gelirse gelsin bu tarihi hakikati göz ardı her yaklaşımın sonu hüsran, felakettir. Bölgemizin huzur, barış ve güvenliği iç politik hesaplara kurban edilemeyecek kadar önemlidir.
YEGANE YOL 1967 SINIRLARI DAHİLİNDE BAĞIMSIZ BİR FİLİSTİN DEVLETİNİN BAŞKENTİ DOĞU KUDÜS
Ortadoğu\'daki istikrar için yegane yol 1967 sınırları dahilinde bağımsız bir Filistin Devletinin başkenti Doğu Kudüs olacak şekilde vücut bulmasıdır. İslam İşbirliği Teşkilatı Dönem Başkanı olarak olağanüstü zirveyi inşallah değerli kardeşimle de müzakerelerimizi yaptık 13 Aralık\'ta İstanbul\'da liderler zirvesi olarak toplayacağız. İslam dünyasının Kudüs için bir ve beraber hareket etmesi önemlidir. Liderler zirvesinin bir gün öncesinde de hazırlıklar yapılmak suretiyle zirvede alınacak kararlar ile birlikte biz sonuç bildirgesini tüm dünyaya açıklayacağız.
TÜM DÜNYAYA ŞU ÇAĞRIYI YAPMAK İSTİYORUM
Tüm dünyaya şu çağrıyı yapmak istiyorum; Kudüs\'ün, BM kararlarıyla da defalarca teyit edilmiş hukuki statüsünü değiştirecek her türlü adımdan uzak durulmalıdır. Hiç kimsenin kişisel hevesleri uğruna milyarlarca insanın kaderleriyle oynamaya hakkı yoktur. Böylesi bir adım sadece terör örgütlerinin ekmeğine yağ sürecektir.\"
DÜNYA KAMUOYUNA KUDÜS ÇAĞRISI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzası ile \"İslam işbirliği teşkilatı zirve dönem başkanı Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden dünya kamuoyuna Kudüs çağrısı\" başlığı ile ele alınan yazı şu şekilde: \"Üç semavi dinin kutsal mekânlarının bir arada yer aldığı, ilk kıblemiz Harem-i Şerif’in kalbinde her daim nur gibi parladığı, Peygamberler şehri Kudüs’ün kutsiyetinin müdafaası ve tarihi statüsünün muhafazası sadece Müslümanların için değil tüm insanlık için önemli bir görevdir.
KUDÜS\'ÜN MERKEZİNDE OLDUĞU BÖLGEDE, YENİ VE BİTİP TÜKENMEK BİLMEYEN BİR TRAJEDİ YAŞANMAYA BAŞLANMIŞTIR
Bölgemizle birlikte tüm dünyada, vicdanın, adaletin, karşılıklı saygının tesisinin ve sürdürülebilmesinin mihenk taşı, Kudüs’e sahip çıkabilmektir.
Tarihte, Kudüs’ün özel dini yapısına ve bundan kaynaklanan mahremiyetine saygı duyulmadığında ne kadar acılar çekildiğinin pek çok örneği vardır. İkinci Dünya Savaşı’nın ardından Kudüs’ün merkezinde olduğu bölgede, yeni ve bitip tükenmek bilmeyen bir trajedi yaşanmaya başlanmıştır.
FARKLI DİNLERE MENSUP İNSANLARIN BİR ARADA YAŞAMA İDEALİNE VURULMUŞ ÇOK AĞIR BİR DARBEDİR
Kudüs’te, Filistin’in BM kararlarıyla defalarca tasdik olunmuş haklarını yok sayan her adım, farklı dinlere mensup insanların bir arada yaşama idealine vurulmuş çok ağır bir darbedir.
FİLİSTİN DEVLETİ TALEBİNDEN VAZGEÇİLEBİLMESİ ASLA MÜMKÜN DEĞİLDİR
Bölgedeki huzur ve güvenliğin şartı olarak gördüğümüz 1967 sınırlarında, başkenti Kudüs olan, egemen ve bağımsız Filistin Devleti talebinden vazgeçilebilmesi asla mümkün değildir.
BM KARARLARINA DEĞİL, KUDÜS\'ÜN ASIRLARA SÂRİ KADİM KARAKTERİNE DE AYKIRIDIR
Amerika Birleşik Devletleri’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma kararı, sadece BM kararlarına değil, Kudüs’ün asırlara sâri kadim karakterine de aykırıdır. Dolayısıyla bu adım, uluslararası hukukla birlikte, tarihi ve sosyal gerçeklerin hiçe sayılması anlamına gelmektedir.
İSRAİL\'İN KUDÜS\'Ü İLHAK KARARI,VİCDAN, GEREK HUKUK, GEREK TARİH ÖNÜNDE HÜKÜMSÜZDÜR
İsrail’in Kudüs’ü ilhak kararı, bu çerçevede yaptığı tüm işlemler ve uygulamalar nasıl hiçbir zaman kabul görmemişse, bu açıklama da aynı şekilde gerek vicdan, gerek hukuk, gerek tarih önünde hükümsüzdür. Herkes için barış, ancak Doğu Kudüs, Batı Şeria, Gazze’deki İsrail işgali sona erdiğinde ve Filistinliler kendi yurtlarında hür olabildiğinde mümkün olacaktır.
GELECEK NESİLLERİN BARIŞ VE GÜVENLİĞİNE SAHİP ÇIKILMASI ÇAĞRISINDA BULUNUYORUM
İslam İşbirliği Teşkilatı Zirve Dönem Başkanı olarak, tüm dünyaya bu ve bu tür tüm gayrihukuki adımların karşısında durularak, gelecek nesillerin barış ve güvenliğine sahip çıkılması çağrısında bulunuyorum.
ABD\'Yİ BÖLGEDE KAOSU TETİKLEYECEK BU ADIMDAN VAZGEÇMEYE, DAVET EDİYORUZ
Henüz Filistin Devleti’ni tanımamış olan ülkelerin artık bu önemli adımı atmalarının, bölgede aklıselimi ve adaleti ayakta tutacak bir dengenin sağlanabilmesi bakımından zaruri hale geldiğini düşünüyoruz. Bugün, haklı davalarında Filistin halkının ve Kudüslülerin yanında olmak her dinden, her milletten, her inançtan sağduyu ve vicdan sahibi tüm insanların ortak vazifesidir. İslam İşbirliği Teşkilatı Zirve Dönem Başkanı ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Cumhurbaşkanı sıfatıyla, Amerika Birleşik Devletlerini bölgede kaosu tetikleyecek bu adımdan vazgeçmeye, İsrail’i de barışa ve huzura katkı sağlayacak politikalar izlemeye davet ediyoruz.\"
Görüntü dökümü
- Ortak basın toplantısından genel ve detaylar
Hakime TORUN / ANKARA (DHA)