Gündem

DHA ANKARA - Engin Altay'dan, Irak'taki referanduma ilişkin 9 öneri

Suriye ve Irak tezkeresinin bir yıl daha uzatılmasına ilişkin tezkere görüşmelerinde şahıs adına konuşan CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Türkiye'nin yapması gerekenin Irak'ta çatışmasızlık ortamına hizmet etmek olduğunu kaydederek 9 maddede önerilerini

24 Eylül 2017 00:23

Suriye ve Irak tezkeresinin bir yıl daha uzatılmasına ilişkin tezkere görüşmelerinde şahıs adına konuşan CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Türkiye\'nin yapması gerekenin Irak\'ta çatışmasızlık ortamına hizmet etmek olduğunu kaydederek 9 maddede önerilerini sundu.

Altay şunları söyledi:

\"Her Kürt\'e terörist gözüyle bakamazsınız. Bütün Kürtleri Hükûmete söylüyorum kriminalize edemezsiniz. Bunlar Türkiye\'yi böler, kutuplaştırır, kamplaştırır, ayrıştırır; bunlara gerek yok. Yeri geliyor, 80 milyon diyoruz, birlik beraberlik diyoruz. Bu ülkede benim ne kadar hakkım varsa Kürt\'ün de o kadar hakkı vardır. Atalım mı Kürtleri bu ülkeden? Hükûmetin getirdiği bu tezkereye terörle mücadeleyi kapsayan bu tezkereye \'evet\' oyu vereceğimizi peşinen söyledik. Yani biz diyoruz ki: PKK\'yla Hükûmet en etkin mücadeleyi yapsın, peşindeyiz, desteğiz ama Türkiye\'de yaşayan ya da Irak\'ta yaşayan bütün Kürtlerin teröristmiş gibi algılanmasına yol açacak iş ve işlemlerden uzak durmak gerekir. Hata nereden yapıldı, biliyor musunuz? AK Parti hükûmetleri 2009\'dan itibaren Irak Merkezî Hükûmetiyle muhatap olmak yerine Müslüman Kardeşler bağlantılı radikal İslamcı, cihatçı örgütlerle muhatap olarak bu yanlışlar zincirini sürdürdü ve Kuzey Irak Bölgesel Yönetiminden direkt petrol satın almak suretiyle de şimdi şikâyet ettiğiniz referandumun bu Hükûmet sponsoru oldu, finansörü oldu. Şikâyet ettiğiniz referandumun burada oturuyor. Bir hesap soracaksanız önce buradan başlayın. Değerli arkadaşlar, yapıcı samimiyetle, iyi niyetle önerilerimizi de sunuyorum, 9 madde.

Bir: Hep birlikte, tezkereyi iç politika malzemesi yapmaktan vazgeçelim, hep beraber. Buna ihtiyaç var, iç barışımız için buna ihtiyaç var.

İki: Türkiye\'nin yaptırımları arasında askerî seçenek olamaz, nokta. Olamaz, savaşın konuşulmasını değil düşünülmesini istemiyoruz.

Üç: Türkiye, yedi sekiz yıldır sürekli karşılıksız tehditlerde bulunarak bölgedeki yaptırım gücünü ve prestijini sıfırlamıştır. Bundan sonra, bu Hükûmetin ve bu Parlamentonun bölgeyle ilgili ayakları yere basan politikalar geliştirmesine biz ana muhalefet partisi olarak desteğe de katkıya da yardıma da hazırız.

Dört: Etkili, güçlü, barışçıl ikna imkânları var Türkiye\'nin, bunu kullanmalıdır.

Beş: Bu Hükûmet bütün enerjisini Erbil ile Bağdat\'ı masaya oturtmak için kullanmalıdır. Barış isteniyorsa, bölgede huzur isteniyorsa yapılması lazım gelen budur.

Altı: Irak\'a komşu olan ülkeler var. Irak konusunda Türkiye kadar müdahil olma durumunda olan İran var. Şimdi, Türkiye\'nin, İran\'ın uluslararası dayanışma çerçevesinde diploması kanallarını açık tutmasını sağlayacak gücü var. Ama bu konuda niyeti ve gayreti yok. Bu konuda da hükûmetin bir gayret içinde olması lazım.

Ve Hükûmetin bir şeyden daha çekilmesi lazım: Uzun vadede ve orta vadede Katar eksenli Orta Doğu vizyonunuzu değiştirin, Orta Doğu\'yu bir bütün olarak görün. Tekrar söylüyorum, bölge için, Türkiye için bu referandumu Kürt karşıtlığına dönüştürecek bir algı yaratıyorsunuz, bu dili terk edin, bundan vazgeçin diyorum, kötü mü söylüyorum?

Ve son olarak, şu Meclise ve bu aziz millete bir şeyi açıklayın: Barzani\'nin yani Kuzey Irak\'ın petrolünü alıp İsrail\'e satan şirketin ortakları içerisinde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olanların listesini 81 milyon adına bu Hükûmetten talep ediyorum.

Son söz: Teröre karşı yapılacak her mücadele için Hükûmeti ve Türk Silahlı Kuvvetlerini desteklemekle birlikte, Hükûmetin asıl hedef ve amacının bölgede ve ülkede barışı tesis etmek olduğu bilinç ve şuuruyla hareket etmesini bekliyor ve Hükûmeti bu anlayışa davet ediyorum.\"

Haber: Nursima KESKİN / ANKARA,(DHA)