ANKARA, (DHA) Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, yanlışları düzeltmek, eksikleri gidermek ve halkın sorunlarına çare bulmak amacıyla Cumhur İttifakı’nda yer aldıklarını söyledi. Destici, “Biz hep yapıcı, yol gösterici ve sorumlu bir siyaset anlayışıyla hareket ettik. Yapılanı yıkmaya çalışmadık. Bizim muhalefetten farkımız bu” dedi.Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, Flash TV’de yayınlanan Seçime Doğru Programı’nın konuğu oldu. Cumhur İttifakı bileşenlerinin sahada rehavet içinde olup olmadığına yönelik bir soru üzerine Destici, Büyük Birlik Partisi adaylarının tamamının güçlü bir kampanya yürüttüğünü vurguladı. Mustafa Destici, parti teşkilatının adaylarının olmadığı bölgelerde dahi AK Partililerle sahada omuz omuza 24 saat çalıştığı ifade etti. Destici, “Büyük Birlik Partisi sadece kendi adaylarıyla değil, tüm tabanıyla, camiasıyla AK Parti ve Cumhur İttifakı’na büyük destek veriyor” dedi. Cumhur İttifakı’nda mağdurların sesi olmak için yer aldıklarını ifade eden Destici, “Yapılanları yıkmaya, yok etmeye geri döndürmeye çalışmadık. Bizim muhalefetten farkımız bu” şeklinde konuştu.
Mustafa Destici şu ifadeleri kullandı:
“Biz sadece burada değil, Doğu Türkistan’daki kardeşlerimizin de sesi oluyoruz, Halep’teki, Türkmeneli’ndeki kardeşlerimizin de, Batı Avrupa Türklerinin de… Bize hangi konu iletilirse, haberimiz olursa, mağduriyet görürsek bunun giderilmesi adına, bir eksiklik görürsek tamamlanması adına, bir yanlış görürsek düzeltilmesi adına biz onların sesi olduk ve bundan sonra da sesi olmaya devam edeceğiz. Büyük Birlik Partisi’nin farkı bu.”
Kurucu liderleri Muhsin Yazıcıoğlu’nun ölümüne ilişkin davanın yakın takipçisi olduklarını belirten Destici, Meclis’e girdiklerinde bu meseleye öncelik vereceklerini kaydetti. Destici, “İnşallah bu hadise tüm çıplaklığı ile aydınlatılacak, neyse ortaya çıkarılacak” dedi. Mustafa Destici şöyle konuştu:
“Biliyorsunuz bu hadise ile ilgili, şehadet süreci ile ilgili biz başından beri olayın takipçisiyiz. Hem hukuk anlamında, hem siyasi hem idari anlamda takipçisiyiz. 2014 yılında bir takipsizlik kararı verilmişti. Başvurarak onu kaldırttırdık. Daha sonra 2016 yılında, 15 Temmuz hain darbesinden sadece 1 ay önce yine takipsizlik kararı verilmişti. Biz darbeden sadece 3 gün önce ona da itiraz etmiştik. Hamdolsun geçtiğimiz aylarda bu takipsizlik kararına yaptığımız itiraz kabul edildi ve bazı şüpheliler yönünden ana soruşturma dosyasındaki takipsizlik kararı kaldırıldı. Başka kararların kaldırılma isteklerimiz de vardı. Biz bunlarla ilgili hazırlıklarımızı da hem Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı, hem Adalet Bakanlığı’na yapıyoruz. Sayın Bakanımız başta olmak üzere, başsavcımız olsun, müsteşarından diğer yetkililere kadar inanın çok titiz, duyarlı, hassas bir çalışma yürütüyorlar. Bunların tamamı tabii kamuoyuna yansımıyor. Yansımaması da lazım büyük bir gizlilik var. İnşallah bu hadise tüm çıplaklığı ile aydınlatılacak, neyse ortaya çıkarılacak.”