Yüksek Askeri Şura (YAŞ), Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri komutanlıklarındaki terfi ve atamaları 2 Ağustos Çarşamba günü sona ermesinin ardından 17 Ağustos depreminde göçük altında kalan ve Balyoz davasında 16 yıl hapis cezasıyla ceza alan Kurmay Albay Yavuz Kılıç Tuğamiralliğe yükseldi.
Sözcü gazetesinden Emin Özgönül'ün haberine göre, 17 Ağustos 1999… Marmara'yı yıkan büyük depremde en çok etkilenen yerlerden biri de Kocaeli'nin Gölcük İlçesi'ydi. Askeri binalar da ağır hasar görmüştü ve enkaz altında askerler de kalmıştı…
Depremde enkaz altında kalan, aylarca yaşam mücadelesi veren ve iyileştikten sonra da bu kez Balyoz davası kumpası nedeniyle tutuklanıp cezaevine giren Deniz Kurmay Albay Yavuz Kılıç, YAŞ kararı ile Tuğamiral oldu. Kılıç, 2012'de, 21 ay Hasdal ve Mamak'ta yattı. 16 yıl hapis cezası yedi, sonra da aklandı. Balyoz kumpasından tutuklu olduğu günlerde Deniz Kurmay Albay Yavuz Kılıç kamuoyuna Hasdal Cezaevi'nden şu mektupla seslenmişti: “1970'te İzmit'te bir gecekonduda; Sanat Okulu mezunu işçi bir babanın, ilkokul mezunu bir annenin çocuğu olarak dünyaya geldim. Bugün ise Hasdal Askeri Cezaevi'ndeyim. 1984 yılında Deniz Lisesi'ne girdim, 1992'de teğmen rütbesiyle mezun oldum. Gençliğim İzmit'in Fethiye ve Demiryolu Caddesi'nde geçti, simidin tadı hâlâ aklımda. En son tutuklanmadan önce yedim. 17 Ağustos 1999 Gölcük Depremi; şiddeti 7.4. Nöbetçi Subayım, binam yıkılmış, 66 vatan evladı hakkın rahmetine kavuşmuş, beni de hemen sonra enkazdan alıp götürmüşler hastaneye. O günlerin feryadı hâlâ aklımda orada kimse var mı?”
Donanma'da arama
"Kurmaylık sınavlarını kazanmışım, kurmay olmuşum, Deniz Kuvvetleri'nin bana göre en nadidesi olan 500 milyon dolarlık TCG KEMAL REİS gemisinde Komutanlık yapmışım. Sonra bir anda dediler ki darbecisin, hiçbir fikrim yok, darbe dedikleri şey 12 Eylül 1980'de olmuş, ben 10 yaşındayım, misket oynuyorum. Gölcük Donanma Komutanlığı'nda bir arama yapılmış, ismin var dediler. Baktım sözde belgelere… Çok komik. 21 Eylül 2012'de '16 Yıl Ağırlaştırılmış Müebbet Hapis' cezası verdiler. Yani idam cezası olsa bizi asacaklar"
"Orada kimse var mı?"
"22-23 Eylül'de ev cenaze evi gibi, duyan geldi. Dedim ki ‘Canlı canlı gömüyorlar bizi', benim için ikinci Gölcük Depremi. Geldim Çağlayan Adliyesi'ne, çıktım bana cezayı veren hâkimlerin karşısına… Deprem değil ama hukuk üzerimize çöktü Silivri'de, çığlığımızı duyan da yok! Hani Gölcük depreminde bağırmıştık ya, şimdi biz haykırıyoruz ‘orada kimse var mı?' Yargıtay'ın hâkimleri vardır ve oradadırlar. Ağır yaralı da olsak, çıkarırlar bu enkazın altından bizleri ve bekleyenlerimizi"
'Oğluma helal süt verdim'
Yavuz Kılıç'ın annesi Pakize Kılıç da 2 Aralık 2012'de şöyle demişti: “Ey Milletim! Çok düşündüm derdimi kiminle paylaşayım diye. Beni kim anlar diye, düşündüm. En büyük kim, dedim. Sizden adalet istiyorum. Bugün evladımdan ayrılışımın 60. günü. Adalet istiyorum. Balyoz Davası ile oğlumu suçsuz, günahsız aldılar bizden. Oğlum af edilsin istemiyorum çünkü o zaten suçsuz. Ona babasının helal kazancı ile helal süt verdim. Dürüst büyüttüğüm evladımdan aksini bekleyemem. Ceza verenler yavrumun suçunu ispatlasınlar istiyorum, milletim. İspatlasınlar inanıp, oturacağım; acılarım dinecek. Ama dava dosyaları, kendisinin haberi olmayan, üstelik varlığı şaibeli bir listede ismi bulunduğu için 16 yıl hapis cezası aldığını söylüyor. Yardım edin milletim.”