Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, Güneydoğu’daki çatışmalı ortamın, Ankara ve İstanbul’daki canlı bomba eylemlerinin ve Rus uçağının düşürülmesinden sonra yaşanan krizin etkilediği turizm sektörüne ilişkin olarak, “Turizm gelirini çekince cari açık yüzde 9’lara fırlıyor. Bu kabul edilemez bir oran. Anında reytinginiz yatırım yapılabilir seviyesinden 3 C’ye düşer. Yunanistan konumuna düşersiniz. Bu bakımdan turizm hayati bir öneme sahiptir” dedi.
Son çeyrekte bankalara verilen
kredide yüzde 11 azalma
Cumhuriyet gazetesinden Yener Karadeniz’in haberine göre, Denizbank Genel Müdürü, “Cari açığın GSYH’ye oranının yüzde 4.5’e kadar gerilediğini” belirtti. Turizm Yatırımcıları Derneği (TYD) ve Marriot International işbirliği ile organize edilen ‘Turizm Sektör Buluşmaları’ etkinliğinde konuşan Ateş, Türkiye turizm sektörüne Mart 2016 itibariyle verilmiş kredi miktarının 18.3 milyar dolar olduğunu kaydetti. Son çeyrekte bankaların turizm sektörüne verdiği kredilerde yüzde 11 azalma yaşandığını anımsatan Ateş, Denizbank’ta ise yüzde 4’lük artış yaşandığını söyledi.
“Duvara toslayabiliriz”
Ateş, batık oranı az olan bir sektörün halka açılma oranındaki azlığa da dikkat çekerek, “Bankalar sizlere borç verir ancak sermaye piyasaları öz varlık sağlar” tavsiyesinde bulundu. İster enerji, ister altyapı, isterse de turizm gibi ağır yatırımların “ver krediyi vadeye kadar bekle, geri al” modeliyle finanse edilmesi halinde, duvara toslanabileceği uyarısında bulunan Ateş, şu öneride bulundu:
“Bugün kredi mevduat oranı yüzde 120’ler civarında. Bu ne demek? Bankalar mevduatının tamamını kredi vermiş, üstüne de kredileri yurt dışından alıp, borçlanıp vermiş. Nereye kadar? Yurt dışındaki adam da soruyor: ‘Kardeşim kriz olursa sen bunu bana ödeyebilir misin?’.
“Onun bir limiti var, dereceniz mereceniz her şeyiniz bunu etkiliyor. Madem burada turizm sektörünün 18.5 milyar dolar kredisi var; aslında biz bunun pek ala 10 milyar dolarını, ya da her banka kendi kısmını, ben de 2.9 milyar doları için konuşayım, bunu bir havuz alacak haline getirip, bunu kutulayıp yurt dışındaki yatırımcılara açabilmeliyim. Eğer ben içindeki komisyon payımı alıp, belli bir düşük bir batık payıyla satmayı becerebilirsem, buradan elde ettiğim fonlarla yeni otelleri finanse etme kabiliyetine kavuşurum.”
Herkes sepetini çeşitlendirecek
TYD’nin Başkanı Murat Ersoy, Türkiye’ye gelen turist sayısında Ocak’ta yüzde 6.5, Şubat’ta yüzde 10, Mart’ta yüzde 13 ve Nisan’da yüzde 28 azalma olduğuna dikkat çekerek, “Gerileme oranı yükselerek gidiyor ancak Ramazan sonrası turist sayısında artış görmeye başlayacağız” dedi. Türkiye ve Mısır’da turizm sektöründe yaşaman olumsuzlukların uluslararası tur operatörlerini de zor günler geçirmeye ittiğini kaydeden Murat Ersoy, “Artık hiçbir büyük oyuncu cirosunun yüzde 60’ını aynı sepete koymayacak. Bu, pazarda yeni kalıcı oyuncular anlamına geliyor. Ama Türkiye’de yerinde durmayacak. Bizlerde mevcut pazarlarda alternatif pazarlama araçları geliştireceğiz” diye konuştu.
Ersoy, Türkiye’nin artık kendi söküğünü dikmek zorunda olduğunu ifade ederek “Türkiye öncelikle kendi ulaşılabilirliğini charter uçuşların dışına çıkarmalı. Tatil yörelerini hedef pazarlarla tarifeli uçuşlarla bağlamak gerekiyor. Hükümet bu konuda gerekli adımı attı” açıklamasında bulundu.