RedHack'in Enerji Bakanı Berat Albayrak'ın kişisel e-posta hesabını ele geçirmesinden sonra yayımladığı mesajlaşmalarında, Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi'nin petrolünü taşıyan Powertrans Şirketi'nin ortağı olduğu iddiası sorularına cevap gelmediği belirtildi.
Albayrak'a Cumhuriyet gazetesinden Miyase İlknur tarafından yöneltilen bir diğer soru da, Hürriyet Washington Temsilcisi Tolga Tanış'ın 'Potus ve Beyefendi' kitabında belirtildiği gibi Powertrans'ın en yüksek kazandığı dönem Berat Albayrak'ın şirketle ilişkili olduğuydu. İlknur, Enerji Bakanı Albayrak'a "Ortaya çıkan sorular doğruysa Albayrak yeni bir açıklama yapmayacak mı?" diye sordu.
Miyase İlknur'un 'Albayrak'a sorular' başlığıyla yayımlanan haberi şöyle:
13 Mart 2015 tarihinde, gazetemizde 'Enerji bakanı yapılan Erdoğan’ın damadına petrol kıyağı' başlıklı haber yayımlanmasının ardından Berat Albayrak, bakanlık resmi sitesinden haberi yalanlamıştı. Albayrak haber nedeniyle savcılığa şikâyette de bulunmuş ancak kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilmişti. Ancak RedHack’in yayımladığı yazışmalardaki iddialara göre Albayrak, Powertrans Şirketi’nin neredeyse tek karar verici yöneticisi gibi görünüyor. Zira, şirkete personel alımından yemek ödeneğinin miktarına kadar her şey Enerji Bakanı’nın onayına sunuluyor.
İşte Albayrak’ın şirketle ilişkisini ortaya koyan o e-postalar:
RedHack’in yayımladığı tarihi belli olmayan personel alımıyla alakalı e-postaya göre B.Y. adlı kişi Albayrak’a şöyle diyor:
“Merhaba Berat Bey. Powertrans’a alınması için onay verdiğiniz; E.Y.’nin Ticaret Müdürlüğü’ne, Uzman Yrd. olarak 1.500 TL ücret ile (standart uzman yrd. ücreti) M.E.’nin Lojistik Müdürlüğü’ne, Uzman Yrd. olarak 1.500 TL ücret ile (standart uzman yrd. ücreti) A.K.’nın Saha Personeli olarak 1.500 TL ücret ile (standart yeni mezun saha personeli ücreti), M.N.B.’nin Habur Bölge Yöneticisi olarak 5.000 TL ücret ile başlatılması. Ankara’ya şoför pozisyonu ile alınan Y.U.’nun ücretinin 1.500 TL olarak belirlenmesi hususunu; Görüş ve değerlendirmenize... Irak bölgesinde Irak Enerji Bakanı tarafından yönlendirilen ve işe alımı yapılan kişi sayısının 9’a ulaşmış olduğunu; Bilgilerinize sunarım.”
20 Haziran 2013 tarihli bir e-postaya göre de B.Y., Albayrak’a şu soruyu yöneltiyor:
"Powertrans, yol yardımının yeni bilet ücretlerine göre düzenlenmesini; yemek yardımının çevredeki diğer şirketlerle paralel olarak 5 TL artırılmasını talep ediyor. Uygunluğunu onayınıza sunarım. Saygılarımla"
Muhalefetin itirazı rapor ediliyor
RedHack’in yayımladığı yazışmalardan birinde Tahsin Yazar, Berat Albayrak’a 09.02.2013 tarihinde CHP İzmir Milletvekili Aytun Çıray’ın Powertrans şirketine ilişkin TBMM’de yaptığı basın toplantısında yaptığı açıklamaları iletiyor. Tahsin Yazar’ın iletisinde yer alan bilgiler şöyle:
"Milletvekili Aytun Çıray, Irak Kürt Yönetimi ile hükümetin ‘gizli bir petrol anlaşması’ yaptığını, petrol sevkiyatında Powertrans şirketine ‘ayrıcalık tanındığını, Türkiye’yi ‘oyun masasına’ sürüklediğini savundu. İşadamı Mehmet Habbab, Powertrans’ın Çalık’a ait olduğunu ifade etti. Powertrans, Singapur merkezli iki şirkete ait. Şirketlerin temsilcileri, ‘özel vergi danışmanı’ Sovereign Trust Singapur’da birlikte çalışılan iki finansçı. Şirketin yöneticisi ise daha önce Çalık’ta çalışan AKP’li Ahmet Şadi Güngör.
Irak Kürdistanı’nda hükümetin kurduğu petrol oyunu ve oyunun aktörleri açığa çıktı. CHP İzmir Milletvekili Aytun Çıray, hükümetin Kürt Bölgesel Yönetimi ile ‘gizli’ bir anlaşma yaptığını, Irak Merkezi Hükümeti ile ipleri geren bu anlaşmanın Cumhuriyet tarihindeki en büyük kumar olduğunu öne sürerek Meclis’e bir soru önergesi verdi.
Önergede, Irak Kürdistanı’ndan Temmuz’dan bu yana kamyonlarla ham petrol taşımacılığı gerçekleştiren ve bu konuda tek yetkili olan Powertrans şirketine de yer verildi. Çeşitli kaynakların Çalık Grubu’na ait olduğunu belirttiği Powertrans için Çıray, bu anlaşmaya zemin teşkil eden çerçeve düzenleme anlaşmasının ise daha önceden imzaladığını ifade etti.
Çıray şöyle devam etti: “Türkiye, Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi ile henüz imzalanmamış, meclisten geçirilmemiş bir anlaşmayı fiilen hayata geçirmiş durumda. Neye dayanarak? Çerçeve anlaşmaya dayanarak Bu petrolü üreterek Türkiye’ye getiren Genel Energy şirketinin genel müdürü Tony Hayward 17 Ocak 2013’te Uluslararası haber ajanslarına bir açıklama yaptı. Hayward, petrol sevkıyatına cevaz veren anlaşmanın niteliğinin ‘devletten devlete’ olduğunu söyledi. Bu gizli anlaşmalar dış politikada cumhuriyet tarihinin en büyük kumarıdır.”
Bu e-postayı gönderen Tahsin Yazar o dönem Çalık Grubu’nda Enerji İşleri Hukuk Direktörlüğü yapıyordu. Berat Albayrak Enerji Bakanı olunca Tahsin Yazar’ı kendisine danışman olarak atadı.
Çıray gündeme getirdi
Powertrans adını kamuoyu gerçekten de ilk kez CHP İzmir Milletvekili Aytun Çıray’ın TBMM Başkanlığı’na verdiği soru önergesi, ardından da 2013 yılında dönemin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile ilgili verilen gensoru önergesinde partisi adına yaptığı konuşmada duydu.
Çıray, gensoru sırasında yaptığı konuşmada Kuzey Irak petrolünün Powertrans şirketi tarafından yapılacak boru hattı ile pazarlanmaya çalışıldığını, Enerji Bakanı Taner Yıldız’ın Kuzey Irak bölgesel yönetimine Powertrans şirketine petrol taşımacılığı işini vermesi için öneride bulunup bulunmadığını sormuş, son olarak da TBMM’ye verdiği soru önergesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD ziyaretinde İsrail Enerji Bakanı Yuval Steiniz ile özel bir görüşme yapıp yapmadığı sorusunu yöneltmişti.
Albayrak'ın yanıtsız bıraktığı soruları
İnternette yayımlanan yazışmaların ardından haberlere yayım yasağı getirilirken; Berat Albayrak’ın yanıtsız bıraktığı sorular şöyle:
* Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi petrollerini taşıyan Powertrans adlı şirkette yönetici olduğunuz ileri sürülüyor. e-postalara göre, işe alınacak personel de yol yardımı da işçilerin günlük yemek gideri de sizin onayınıza sunuluyor. Bu şirkette yöneticilik yaptınız mı?
* Hürriyet Washington Temsilcisi Tolga Tanış’ın “Potus ve Beyefendi” kitabında “bölgedeki petrolün taşınması için çıkan imtiyazlı bir kararın ardından ortakları gizlenen Powertrans’ın en büyük parayı kazandığı, o dönem sizin bu şirketle ilişkili olduğunuz” yazılmıştı. Ortaya çıkan belgeler doğru ise yeni bir açıklama yapmayı düşünüyor musunuz?
Yalçındağ’a ait olduğu iddia edilen e-postalarda (kendisi çalınan günlükler diyor) Jandarma Komutanı Yaşar Güler, Yalçındağ’a “Aydın Bey sizi tekrar bu göreve getirmeseydi belki bugün Doğan Grubu olmayacaktı” diyor.
Orgeneral Yaşar Güler’e soruyoruz: Bir medya grubundaki değişiklikler sizi neden ilgilendiriyor? Yalçındağ gelmeseydi Doğan Grubu’nu “kurtulamayacak” hale getiren faktör nedir ve bunu yapacak güç kimdir?