T24 Haber Merkezi
Gonca Tokyol
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TOBB Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada ülkedeki on binlerce çiftçiyi ilgilendiren buğday ve arpa alım fiyatlarını da açıkladı. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, maliyetlerin geçen yıla göre yüzde 60’ın üzerinde artmasına rağmen, TMO’nun buğday alım fiyatına yüzde 29 oranında artış yapmasının, üreticinin beklentisini karşılamadığını söylerken; Eskişehirli çiftçiler ise artışın beklentilerin üzerinde geldiğini ifade etti.
Toprak Mahsülleri Ofisi tarafından geçen yıl ton başına 1050 liradan alınan sert ekmeklik buğdayın fiyatı bu yıl yüzde 29 artışla ton başına 1350 lira oldu. Kaliteli buğday, belirlenen yüzde 4 primle ton başına 1400 liranın üzerinden alınacak. Arpa alım fiyatı da yüzde 33 artışla ton başına 1100 lira olarak açıklandı.
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Abdullah Doğan da Mezopotamya Ajansı'na yaptığı açıklamada alım fiyatlarında yapılan artışın yeterli olmadığını belirterek, “Odamızın Tarla Bitkileri Komisyonu’nun çiftçi bazında yapmış olduğu çalışma sonucunda 2019 yılı buğday maliyetinin ton başına bin 500 TL olduğu tespit etmiştir. Bu bedel sadece üretim için harcanan paradır. Bu maliyet bedeline yüzde 20 üretici karı eklendiğinde buğday fiyatının karlılık ve sürdürülebilir bir üretim için ton başına bin 800 TL olması gerekmektedir. Gübre, mazot, tohum, ilaç ve diğer girdilerdeki bir yıllık fiyat artışının ortalama yüzde 50’nin üzerinde olduğu dikkate alındığında, açıklanan alım fiyatı üretimin devam etmesini sağlayacak bir fiyat değildir" yorumunda bulundu.
"Kırmızı/beyaz buğdayın tonu için alım 1800 lira, makarnalık için 2500 lira olmalı"
Hububat Üreticileri Sendikası Yönetim Kurulu da maliyetlerin yüzde 50 arttığını belirterek, TMO'nun açıkladığı fiyatın enflasyonun üzerinde, fakat maliyetlerin altında kaldığına dikkat çekti. Sendikadan yapılan açıklamada, üreticilerin mağdur olmaması ve üretime devam edebilmesi için ürün fiyatlarının; maliyet artı yüzde 25 kazanç ve üstüne insanca yaşam payı eklenerek hesaplanması gerektiği belirtilerek; "Kırmızı/Beyaz sert ekmeklik buğday alım fiyatı bu yıl için tonu 1800 lira olmalı. Makarnalık buğday için alım fiyatını ton başına 2.500, arpa için de 1.390 lira olmalı" dendi.
T24’ün telefonla ulaştığı ve Alpu Ovası’nda tarım yapın çiftçiler ise artıştan memnun olduklarını söyledi. Cumhurbaşkanı’nın açıkladığı TMO alım fiyatlarının taban rakamlar olduğuna ve tüccarın bunun üzerinde fiyat belirleyeceğine dikkat çeken çiftçiler, üretim maliyetlerindeki artışa dair de şunları söyledi:
“Gübresini, mazotunu, ilacını harmandan hemen sonra alan çiftçinin maliyeti çok artmadı. Biz Alpu’da iyi bir kış geçirdik; sel, dolu olmadı. Mevsimden dolayı harman belki biraz geç başlar ama onun dışında güzel geçti Allaha şükür. Bundan dolayı da açıklanan fiyatlar bizce iyi geldi, bu kadar da gelmese neden gelmedi diyeceğimiz biri olmadığından sevindik biz.”
Peki ya gübre ve mazotu yaz sonunda alanlar? TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Doğan’ın verdiği bilgilere göre, üre gübresi fiyatları son bir yılda yüzde 54 arttı. Geçen yılın aynı döneminde üre gübresinin fiyatının ton başına bin 300 TL iken bu sene ton başına 2 bin TL olduğuna dikkat çeken Doğan, “1 ton buğday karşılığında 807 kilogram üre satın alabilen üretici, bu sene açıklanan fiyatla 1 ton buğdayla 675 kilo üre satın alabiliyor” diye konuştu.
Alpulu çiftçiler de özellikle geçen yaz Türk Lirası'nın dolar ve Euro karşısında değer kaybetmesiyle birlikte gübreyi yaz sonunda alanların çok daha yüksek fiyatlarla karşılaştıklarını belirterek, "Çiftçinin iki türlüsü var; bir nakit parayla çalışan, bir de borç yazdıran. Nakit çalışan tabii almıştı zaten gübreyi, mazotu yaz başında, onların çok kaybı olmadı. Ama fiyatlar yükseldikten sonra alanlar için durum daha kötü" dedi.
Buğday alım fiyatındaki artış ekmek fiyatlarına yansıyacak mı?
Öte yandan, Habertürk yazarı Abdurrahman Yıldırım dünkü (3 Mayıs) köşe yazısında buğday alım fiyatlarındaki artışın ister istemez ekmek fiyatlarına yansıyacağı yorumunda bulundu. Buğday fiyatlarının enflasyon beklentisinin 2 katı düzeyinde artırıldığını kaydeden Yıldırım, şunları söyledi:
“Çünkü buğdayda üretim son üç yıldır düşüyor. 2015’te 22 milyon ton olan buğday üretimi 2018’de 20 milyon tona indi. Bu ise yurtiçi tüketimi ancak karşılıyor. İhtiyaç ise daha fazla. Nedeni de Türkiye’nin un ihracatında dünya birincisi olması. Bu nedenle yıllık ithalat 1 milyar dolar civarında gerçekleşiyor.
“Üretim eksikliğinin üçüncü yılı bulması ithalatın giderek bağımlılığa dönüşmekte olduğuna işaret ediyordu. Bu bağımlılığın bir yerden kırılması gerekiyordu. Bunun için taban fiyat dopingi yoluna gidildi.”