Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. Ayşen Gürcan, "Afrika'nın birçok yerinde var olan FETÖ'nün okullarını devralıyoruz. Hiçbir şekilde o okulların varlığının Türk adıyla anılmasını istemiyoruz" dedi. Gürcan, aile içi cinayetler ile ilgili olarak "2008'deki istatistiklerle şu anki istatistikler arası çok değişmedi. Yani artış yok. Sadece şu var. Aile cinayeti dediğimiz şeye basın biraz daha ilgi gösteriyor" dedi.
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi'nde (MAKÜ) düzenlenen bir söyleşiye katılmak için gittiği Burdur'da konuşan Gürcan, Türkiye'nin tam anlamıyla ne bir Batı ne de bir Doğu ülkesi olduğunu ifade ederek, ülkenin coğrafi ve kültürel konumu nedeniyle hep saldırılara ve kavgalara maruz bırakıldığını söyledi.
Maarif Vakfı'na ilişkin bilgiler de veren Gürcan, vakfın Türkiye'yi eğitim alanında da tüm dünyada temsil edecek bir kurum olduğunu söyledi.
Vakfın, devletin eğitim politikalarını dış ülkelerde yürüteceğine dikkati çeken Gürcan, "Maarif Vakfı ile 193 ülkede eğitim çalışmalarında bulunmak istiyoruz. Afrika'nın birçok yerinde var olan FETÖ'nün okullarını devralıyoruz, devralmaya kararlıyız. Hiçbir şekilde o okulların varlığının Türk adıyla anılmasını istemiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti Maarif Vakfı Okulları şeklinde açmayı düşünüyoruz. Yeni kurulan bir vakıf gibi gözükse de idealleri büyük bir vakıftır. Vakıf sayesinde kendi insani değerlerimizi birçok ülkeye tanıtmak, kazandırmak istiyoruz. Türk olmanın insani değerlerini sağlayacak, kazandıracak eğitim modellerini gösterecek bir yapılanma. Çok güçlü bir yapılanmaya ihtiyacımız var. Yurt dışında çalışacak çok öğretmene ihtiyacımız var. Hemen görevlendirebiliriz" diye konuştu.
"Aile içi cinayetler artmadı, basın biraz daha ilgi gösteriyor"
Gürcan, bir gazetecinin ülkedeki kadın cinayetlerinin artıp artmadığına ilişkin soruya, şu yanıtı verdi:
"2008 yılında Aile Kurumu başkanıyken, ceza mahkemelerinden aile cinayetleri ve teşebbüsleri ile ilgili bir istatistik istemiştik. O dönem farkındalık çok artmıştı. Oradaki istatistiklerle şu anki istatistikler arası çok değişmedi. Yani artış yok. Sadece şu var. Aile cinayeti dediğimiz şeye basın biraz daha ilgi gösteriyor. Toplumun farkındalığı arttı. Eskiden kol kırılır yen içinde kalır düşüncesi vardı. Bu anlamda çıkan sorunlar çok fazla yansıtılmazdı. Şimdi artık bu noktada zaten devlet olarak politika üretiliyor."