CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, İzmir’de bir Başbakanlık ofisi açılacak olmasına ilişkin “Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Başbakanın bütün yetkilerini kullandığı için, Ankara'da Başbakanlığa Cumhurbaşkanı fiilen el koymuş durumda. O yüzden Başbakan kendisine İzmir'de bir çocuk bahçesi açma peşinde” ifadesini kullandı.
Tayyip Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan’ın milletvekili olacağı yönündeki iddiaları da değerlendiren Tezcan, “17 - 25 Aralık yolsuzluk soruşturmaları sürecinden sonra bir dokunulmazlık ihtiyacı kesin. Sümeyye Erdoğan için hatta Bilal Erdoğan için. Önümüzdeki dönem, ona dönük bir önleme olabilir. Bunu düşünüyor olabilirler" diye konuştu.
DHA, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Aydın'ın Kuşadası İlçesi'nde akademisyenlerle buluşması sırasında CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
‘Başbakan yeri kalmayınca, çocuk parkı açma arzusunda’
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun, İzmir'deki ziyareti sırasında, kentte Başbakanlık ofisi açacaklarını açıklamasına değinen Bülent Tezcan, “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanın bütün yetkilerini kullandığı için, Ankara'da Başbakanlığa Cumhurbaşkanı fiilen el koymuş durumda. O yüzden Başbakan kendisine İzmir'de bir çocuk bahçesi açma peşinde. Ankara'da Başbakanlığı kaptırınca, kendisine burada bir başbakanlık alanı açma çabasında diye düşünüyorum. Komik bunlar, hepsi Türkiye'nin anayasal sistemiyle izah edilebilecek şeyler değil. Gerçekten çalışmak için açıyorsa, istediği yerde açabilir ama başbakanlığı temsil edemeyen bir Başbakan var ne yazık ki. Fiilen Cumhurbaşkanı şu anda başbakanlık görevini yapıyor. O da İzmir'de oyalanmak için yeni bir yer açma peşinde demek ki" dedi.
‘Sümeyye Erdoğan’ın dokunulmazlık ihtiyacı kesin’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kızı Sümeyye Erdoğan'ın isminin de milletvekili adayları arasında geçmesiyle ilgili olarak da değerlendirmede bulunan Bülent Tezcan, “17 - 25 Aralık yolsuzluk soruşturmaları sürecinden sonra bir dokunulmazlık ihtiyacı kesin. Sümeyye Erdoğan için hatta Bilal Erdoğan için. Önümüzdeki dönem, ona dönük bir önleme olabilir. Bunu düşünüyor olabilirler" diye konuştu.
‘Hükümetin yetkilerine tecavüz etme konusunda kararlı’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın mitingleri konusunda da konuşan ve siyasetin merkezinde olmak istediğini savunan Bülent Tezcan şunları söyledi:
"Recep Tayyip Erdoğan, sıfatı cumhurbaşkanı olmasına rağmen anayasada yazılı olan sıfatlara uygun tutum ve davranışlar içerisinde değil. Biz seçimler bittikten sonra şunu söyledik; Artık bizim muhatabımız Başbakandır, hükümettir. Çünkü siyasi sorumluluk onun üzerindedir. Yetki hükümetindir. Başbakanın üzerindedir. Cumhurbaşkanı son zamanlarda ısrarlı bir şekilde, hükümetin yetkilerine tecavüz etme konusunda kararlı. Hükümetini yetkilerine tecavüz ederken Başbakan ile hükümetten kendi yetkilerine koruma konusunda ısrarlı ve doğru bir duruş göremiyoruz maalesef. Cumhurbaşkanı bununla da yetinmedi, iki gündür ana muhalefet partisine, muhalefet partilerine de mitinglerde meydanlarda sataşmaya başladı. Görünen şu ki Recep Tayyip Erdoğan, siyasetin merkezinde durma konusunda bir ısrar içinde, kararlılık içerisinde olacak. Oradan kaçak saraydan sağa sola sataşmak konusunda kararlılık içinde olacak. Bizim arzumuz cumhurbaşkanlığı makamının bu tartışmaların dışında tutulması. Devletin ciddiyeti, anayasal düzenin sağlıklı yürümesi parlamenter demokrasinin sağlıklı yürümesi açısından cumhurbaşkanlığı makamının tartışma dışı olmasıdır. Ancak Cumhurbaşkanı meydanlardan ısrarlı bir şekilde iktidar partisi AKP 'ye oy istemeyi devam ettirir ise, Cumhurbaşkanı ısrarlı bir şekilde parti lideri gibi davranmaya devam ederse, mutlaka kendisi siyasetin merkezinde olmayı tercih ettiğinden gerekli cevabı alacaktır. Biz ısrarla Cumhurbaşkanlığı makamının dışında kalması konusunda sorumlu davranışları herkesten bekliyoruz."
‘Seçim barajı sıfır olmalı’
HDP'nin parti çatısı altında seçime girmesi konusunda da görüşlerini dile getiren Bülent Tezcan, siyasi partilerini seçime girmek için kurulduğunu söyleyip, “Bu kendilerinin kararı. Barajlı siyaset, barajlı demokrasidir. Siyasete, seçimlere getirilen baraj, demokrasiye getirilen barajdır. Israrla barajın kaldırılmasını ya da makul seviyeye çekilmesini bekliyoruz. Ama önceliğimiz sıfıra inmesi. Türkiye 12 Eylül kalıntısı bir sistemde, gelecekte sağlık bir seçimi yapma şansını yakalayamıyor" dedi.
Akademisyenlerle yapılan toplantı konusunda ise Bülent Tezcan, akademisyerlnlerle süreci değerlendirdiklerini, teknik bir çalışma olduğunu, Genel başkanları Kemal Kılıçdaroğlu'nun da çok yararlı bulduğunu söyledi. Tezcan, tüzüklerinde yazılı olduğu gibi, ön seçim kuralını da milletvekili adayı belirlemede kullanacaklarını söyledi.