Kayıplarının akıbetini soran Cumartesi Anneleri, 881'nci hafta açıklamalarında gözaltında öldürülen Maksut Tepeli için adalet istedi.
2 Şubat 1984 tarihinde İstanbul/Küçükbakkalköy’deki bir arkadaşının evine giderken eve yaklaştığında kapının kırık olduğunu fark eden ve oradan uzaklaşmaya çalışırken içeride karakol kuran polislerin açtığı ateş sonucu yaralanan Maksut Tepeli'nin akıbetini soran Cumartesi Anneleri, "Gözaltına alındığı inkar edilen Maksut’un izini süren ailesi ve avukatları, olaydan 22 yıl sonra onun 6 Şubat 1984 tarihinde Haydarpaşa Numune Hastanesi’nde öldüğüne dair resmi belgelere ulaştı. Üç yıllık ısrarlı girişimler sonucunda da resmi makamlar, Maksut Tepeli’nin Helvacıdede Kimsesizler Mezarlığı’na defnedildiğini kabul etti. Ancak defin yeri bilgisi açıklanmadığı için Maksut Tepeli’nin mezarı hala bulunamadı" dedi.
Tepeli'nin dosyasının zaman aşımı gerekçesiyle kapatıldığının hatırlatıldığı açıklamada, "Zaman aşımını öne sürerek kayıp yakınlarının hak arama özgürlüğünü etkisiz kılmaktan vazgeçin. 38 yıl önce Gayrettepe Siyasi Şube’de gözaltındayken kaybedilen Maksut Tepeli için hukuku işletin; onun akıbetini açığa çıkartma, tespit edilen faillerini yargılama yükümlülüğünüzü yerine getirin" denildi.
Cumartesi Anneleri'nin 881'nci hafta açıklaması şöyle:
Adil bir sisteminde yargı; yasama organı tarafından oluşturulan yasaların, yürütme organı tarafından doğru uygulanıp uygulanmadığını denetler. Dolayısıyla bireyin hak ve özgürlüklerinin güvencesidir. Ancak Türkiye’de sağlıklı çalışmayan, kendisinden beklenenleri yerine getiremeyen yargı sistemi; adalete uygun sonuçlar üretmekten uzak. Hak arama mercii olmaktan çıkmış olan bu sistem, hakları ihlal edilenlere adil ve nitelikli bir hizmet sunma işlevini yerine getirmemektedir. Oysa Devlet, hak arama özgürlüğünü daraltan bütün sınırlamaları kaldırma ve yargı denetimini yaygınlaştırarak adaletin gerçekleştirilmesini sağlamakla yükümlüdür. 881. haftamızda, 38 yıldır hakikate ve adalete ulaşma hakkımızın engellendiği Maksut Tepeli dosyası ile kamuoyuna sesleniyoruz. 28 yaşındaki Maksut Tepeli öğretmendi. Tüm Öğretmenler Birleşme ve Dayanışma Derneği (TÖB-DER) üyesiydi. 04 Şubat 1980 tarihinde henüz bir haftalık evliyken görev yaptığı Erzincan'da tutuklandı. Dört ay hapishanede kaldı. Hapisten çıktıktan sonra da eşi ile birlikte İstanbul'a taşındı. 2 Şubat 1984 tarihinde İstanbul/Küçükbakkalköy’deki bir arkadaşının evine giden Maksut eve yaklaştığında kapının kırık olduğunu fark etti. Oradan uzaklaşmaya çalışırken içeride karakol kuran polislerin açtığı ateş sonucu yaralandı. Yoğun kan kaybetmesine rağmen hastaneye değil, battaniye içinde Gayrettepe Siyasi Şube’ye götürüldü. Aynı dönemde gözaltında bulunan üç tanığın beyanlarına göre Tepeli, 5 Şubat 1984 tarihinde Gayrettepe Siyasi Şube’de gördüğü ağır işkence sonucu koma halinde hastaneye kaldırıldı ve kendisinden bir daha haber alınamadı. Gözaltına alındığı inkar edilen Maksut’un izini süren ailesi ve avukatları, olaydan 22 yıl sonra onun 6 Şubat 1984 tarihinde Haydarpaşa Numune Hastanesi’nde öldüğüne dair resmi belgelere ulaştı. Üç yıllık ısrarlı girişimler sonucunda da resmi makamlar, Maksut Tepeli’nin Helvacıdede Kimsesizler Mezarlığı’na defnedildiğini kabul etti. Ancak defin yeri bilgisi açıklanmadığı için Maksut Tepeli’nin mezarı hala bulunamadı. Maksut Tepeli’nin gözaltında kaybedilmesi ile ilgili bugüne kadar etkin bir soruşturma yürütülmedi. Tanıklara rağmen, belgelere rağmen ailenin şikayeti üzerine açılan üç soruşturma da takipsizlikle sonuçlandı. Maksut Tepeli’nin yaralanması ve işkence ile sorgulanmasında görevli polislerin kimlikleri tespit edildi ancak haklarında takipsizlik kararı verildi. Adalet arayışıyla, tekrar yargı önüne getirilen dosya ise 2014 yılında zaman aşımı kararı ile kapatıldı. Karara yapılan itiraz reddedildi. Aile bu sefer de Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. AYM, 2017 yılında başvuru ile ilgili “zaman bakımından kabul edilemezlik” kararı verdi. İç hukuk yollarını tüketen aile AİHM’ye başvurdu. 881. haftamızda bir kez daha adli makamlara sesleniyoruz. Gözaltında kaybedilen kişilerin akıbetleri netleştirilmeden, başvuruların güncel olmadığı veya zaman bakımından mahkemelerin yetkisinin bulunmadığı ileri sürülemez. Aileler kaybedilen yakınlarının başına gelenleri öğreninceye, adalete ulaşıncaya kadar bu hak güncelliğini korumaya devam eder. Zaman aşımını öne sürerek kayıp yakınlarının hak arama özgürlüğünü etkisiz kılmaktan vazgeçin. 38 yıl önce Gayrettepe Siyasi Şube’de gözaltındayken kaybedilen Maksut Tepeli için hukuku işletin; onun akıbetini açığa çıkartma, tespit edilen faillerini yargılama yükümlülüğünüzü yerine getirin. Kaç yıl geçerse geçsin Maksut Tepeli için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan, 182 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekânımız Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz. Cumartesi Anneleri İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon |