Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) İsmailağa tarikatının önde gelen isimlerinden ve kamuoyunda “Cübbeli Ahmet” olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü’nün şikâyeti üzerine yine İsmailağa tarikatından olan ve Cübbeli’nin ekibiyle kavgalı olan Fatih Medreseleri’nin kanalı FM TV’ye ceza verdi. Cübbeli Ahmet'in avukatları tarafından verilen şikâyet dilekçesinde, "Son 10-15 yıllık süreçte Türkiye’de bir veya birkaç ‘tarikat’ ve ‘tekke’ kurdurularak insanların din duygusu üzerinden büyük provokasyon ve manipülasyonların yapıldığına şahit olunmuştur" ifadesi dikakti çekti.
Birgün'den Hüseyin şimşek'in haberine göre FM TV’de 16 ve 20 Haziran tarihlerinde yayınlanan ana haber bültenlerinde kendisi hakkında “asılsız” iddiaların yer aldığını ve “çocukların bu iddiaları dillendirerek istismar edildiği”ni iddia eden İsmailağa tarikatından Ünlü’nün avukatları, kanalı RTÜK’e şikâyet etti.
Ünlü ile birlikte Hoca Ahmet Yesevi Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nin (HAYDER) de şikâyetçi olduğu yayında, “yaşları 5 ila 15 arasındaki çocukların, Cübbeli tarafından kendi medreselerinde eğitim görmelerinin engellendiği” ifade edildi.
“Çocuklar okullarda eğitim görmeli”
Cübbeli’nin şikâyet dilekçesinde ise dikkati çeken ifadeler yer aldı. Daha önceki sohbetlerinde medreseleri öven, çocukların buradan yetişmeleri gerektiğini dile getiren Cübbeli Ahmet, şikâyet dilekçesinde, “Görüntülerdeki çocukların medreselerde değil Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda eğitim görmesi gerektiği izahtan uzaktır. Görüntüler yalnızca kanalda yayınlanmakla kalmayıp çeşitli internet sitelerine de servis edilmiştir” ifadelerini kullandı. Birçok medresesi bulunan HAYDER’in onursal başkanı da olan Cübbeli’nin bir söyleşisinde ise "Simit sat memur olma" dediği biliniyor.
“Din istismarı”na bilimsel açıklama
Son olarak ölmüş bir Menzil şeyhinin Dıyaüddin’in protez kolunu öptüğü görüntüleri ortaya çıkan Ünlü’nün avukatları, din istismarıyla ilgili de ’tespitlerde’ bulundu. “Önemle belirtmek isteriz ki akademik çalışmalarda doktrince çocukların bu şekilde dini görüşleri kabul ettirme amacıyla kullanılması din istismarı olarak nitelenmektedir” denildi.
“Tarikatlar kurduruldu”
İsmailağa tarikatı liderlerinden Ünlü’nün avukatları, “tarikat ve tekke”lerle ilgili de değerlendirmelerde bulundu. Ünlü’nün avukatları, din istismarını kabul etti. Avukatların sunduğu dilekçede, “Son 10-15 yıllık süreçte Türkiye’de bir veya birkaç ‘tarikat’ ve ‘tekke’ kurdurularak insanların din duygusu üzerinden büyük provokasyon ve manipülasyonların yapıldığına şahit olunmuştur” ifadeleri yer aldı.