New York merkezli Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) aralarında Amerika'nın Sesi muhabirleri Mahmut Bozarslan, Hatice Kamer ve Sertaç Kayar de bulunduğu bir grup gazeteciye Midyat'ta yapılan taşlı saldırıyı kınadı. CPJ, gazetecileren risk altında olduğunu belirterek, hükümet yetkililerine çağrıda bulunarak gazetecilerin görev yapmasını engelleyerek görevlerini suiistimal eden ve olayda ihmali olan güvenlik güçlerinin yargılanmasını istedi.
"Gazeteciler hakaret tehdit ve şiddete maruz kalıyor"
Gazetecileri Koruma Komitesi Amerika'nın Sesi'ne Türkiye Temsilcisi Özgür Öğret aracılığıyla bir açıklama yaptı. CPJ tarafından yapılan açıklamada, "Türkiye'de gazetecilerin görevlerini yaptıkları sırada hangi medya organizasyonu adına çalıştıklarına bakılmaksızın hakaret, tehdit ve şiddetin her türüyle karşı karşıya kalıyor” denildi.
Türkiye'nin basın özgürlüğü gündeminde, sahada çalışan muhabirlerin güvenliğiyle ilgili hiçbir şeyin konuşulup tartışılmadığı belirtildi. Gazetecilerin görevlerini yaptıkları sırada güvenliklerinin sağlanması konusunun böylelikle çözümsüz kalıcı bir soruna dönüştüğü belirtildi.
"Muhabirler medyanın olmazsa olmazı"
Sahada çalışan muhabirlerin medyanın en önemli unsuru olduğu ifade edilen açıklamada, ”Sahada görevli muhabirler olmazsa editörlerin düzeltecek yazıları da olmaz. Muhabirler olmasa köşe yazarlarının yorumlayacakları konularda olmaz. Seyircinin izleyeceği haberlerde.”
Dünyanın birçok bölgesinde yaşanan sıcak çatışmalarda gazetecilerin serbestçe dolaşıp haber alamadığı yerlerden, ya haber alınamadığı ya da gelen haberlerin yanlış olduğu belirtildi.
"Görevini ihmal eden güvenlik güçleri yargılansın"
CPJ, hükümet yetkililerine de çağrıda bulunarak güvenlik güçlerini, gazetecilerin çalışmalarını engellemeleri için eğitmesini istedi. Türkiye'de görev yapan gazetecilerin çalışmalarını yetkileri olmadığı halde engelleyen, güvenliklerini sağlamayı ihmal eden ve görevini suiistimal eden güvenlik güçlerin yargılanmasını istedi.
Güneydoğu'da gazeteciler risk altında
CPJ'in Orta Asya Program Direktörü Nina Ognianova da geçtiğimiz aylarda Amerika'nın Sesi'ne yaptığı açıklamada Güneydoğu'da görevli gazetecilerin sorunlarına dikkat çekmiş ve bu tür olayların olabileceğine dikkat çekmişti. Ognianova, Türkiye'nin güneydoğusunda görev yapan gazetecilerin büyük bir risk içerisinde çalıştıklarını ifade etmiş bölgede gazetecilere yönelik, baskı, engelleme, şiddet ve tutuklamalar konusunda araştırma yaptıklarını belirterek şöyle konuşmuştu:
"Bölgeden sağlıklı bilgilere ulaşamıyoruz. Hükümet burada birçok bölgeyi yerel ve uluslararası gazetecilere kapattı. Türk hükümeti bu bölgeden yapılacak haberleri ulusal güvenliği tehdit ettiği gerekçesiyle engelliyor. Bu bölgede görev yapan gazeteciler olağanüstü ciddi risk altındalar. Gazeteciler, çalışmaları esnasında devlet düşmanı ve terörist ilan edilerek bölgede bulunan güvenlik güçleri tarafından gözaltına alınıyorlar, tutuklanıyorlar. Bizde basının çalışamaz durumda olduğu bölgeden bilgi almakta olağanüstü sıkıntı yaşıyoruz. Bölgede sokağa çıkma yasakları ilan ediliyor, gazeteciler görev yapamıyor ve haberlere karartma uygulanıyor.”