Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin öldüğü tren kazasıyla ilgili Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığı, yürüttüğü soruşturmada tren şefi Hüseyin Kahraman, makinistler Halil Altınkaya ve Suat Şahin ile siyasetçiler, bürokratlar ve TCDD'nin üst yönetimi yer alan kişiler için kovuşturmaya yer olmadığını karar verdi. Kazada 14 yaşındaki kızını, 2 kız kardeşini ve 5 aylık yeğenini kaybeden Zeliha Güvenç Bilgin, karara tepkili. "Ortada iptal edilmiş bir ihale var. Bunun üstüne suçlu yok mu? Dalga mı geçiliyor bizimle?" diye soran Bilgin, "O zaman suçlu trene binen ve ölen 25 kişi" dedi.
TIKLAYIN - Çorlu'da 25 kişinin öldüğü tren kazasında makinistlere takipsizlik
Evrensel'e konuşan Bilgin, "Biz zaten 25 kişiyi gömenlerin 'biz yaptık' demelerini beklemedik. Çünkü 8 aydan beri hiç kimse bizim yanımızda değildi. 25 kişinin yakınları olarak bu karar bizi çok üzdü. Biz devletimizin yanımızda olmasını bekliyorduk. Ama biz ne arandık ne de sahip çıkıldık. Biz bu kararı bekliyorduk. Neden bekliyorduk? Çünkü 8 aydır bizi aramayan sormayan, bize taziyeye gelmeyen bir Cumhurbaşkanı ile karşı karşıyayız. Bir de üstüne TCDD’nin suçu yok diye, yani kurumsal bir dava değildir diye bir raporla karşılaştık bugün" ifadelerini kullandı.
"Menfez yapılsaydı bu kaza olmayacaktı"
Karara isyan eden Bilgin, "Biz oraya ne gömdük. 25 tane pırıl pırıl can göndük. Neden gömdük? Birileri işini yapamadığı için gömdük. Bizden sonra yapılan menfez öyle bir kaza görmeyecek. Çünkü o menfez baştan öyle olması gerekiyordu. 8 Temmuz’dan sonra yapılan menfez bir daha böyle bir kaza görmeyecek. Çünkü o menfez daha önce yapılsaydı böyle bir kaza yine olmayacaktı ve benim yavrum bugün benim yanımda olacaktı" diye konuştu.
"İhmaller ortada, dalga mı geçiliyor bizimle?"
Asıl sorumluların yargılanmadığını ve ihmallerin raporlarla ortada olduğunu söyleyen Bilgin, "Suçlu işini yapamayan taşeron, işini yapamayan mühendis, ihaleyi alan, ihaleyi verenler... Makinist suçlu değilmiş. Orada bir hız kilometresi var ve hız kilometresine göre bile makinistin suçlu olduğu ortada. Sinyalizasyon yok. Yol bekçisi yok. Uyarılmaya rağmen defalarca -bunun kanıtları elimizde- hiç bir önlem yok. Ortada iptal edilmiş bir ihale var. Bunun üstüne suçlu yok mu? Dalga mı geçiliyor bizimle? O zaman suçlu trene binen ve ölen 25 kişi. Ölenlere dava açacağım, neden o trene bindiniz diye" sözlerini kaydetti.
Adalet mücadelelerini sürdüreceklerini ifade eden Bilgin, "Burda olmazsa Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne kadar gideceğiz. Biz davamızda haklıyız. Ben bu davada kazanacağımıza inanıyorum" dedi.