Çorlu tren kazasında yakınlarını kaybeden aileler, adalet talebiyle 30 Haziran'da Muratlı Tren Garı önünde bir araya gelecek. Kazada anne ve babasını kaybeden İsmail Kartal, sorumlular yargılanıncaya kadar mücadele edeceklerini söyledi.
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 8 Temmuz 2018'de 25 kişinin hayatını kaybettiği, 340 kişinin yaralandığı tren kazasında yaralanan ve hayatını kaybedenlerin yakınları, Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) yaptıkları bireysel başvurularında “yaşam hakkı ve etkili soruşturma yükümlülüğü”nün ihlal edildiği belirterek, soruşturmanın üst düzey bürokratlar ve TCDD yönetimini kapsayacak şekilde yürütülmesini talep etti. Bu talep doğrultusunda 12 Haziran günü AYM önünde basın açıklaması yapmak için bir araya gelen aileler, polis müdahalesine maruz kaldı.
Mezopotamya Ajansı'ndan Zemo Ağgöz' ün haberine göre polis müdahalesine maruz kalanlardan biri olan İsmail Kartal, Çorlu’daki faciada anne ve babasını kaybeden bir isim. Kartal, yaşanan faciadan bugüne, aileler olarak yaşadıkları ve adalet talepleri hakkında konuştu.
"Kurtarma çalışmalarında tam bir kargaşa hâkimdi"
Facianın yaşandığı günü, "O gün bizler için gerçekten çok acı bir gündü. Tarifi imkansız, yaşaması o kadar zor anlar yaşadık ki..." diyerek anlatmaya başlayan Kaplan, olay yerine gittiklerinde kurtarma çalışmalarında tam bir kargaşanın hâkim olduğunu ifade etti. Anne ve babasının Muratlı'da yaşadığını, buradan İstanbul'a gelmek için trene bindiklerini söyleyen Kartal, "Trene bindikten yaklaşık 6 dakika sonra bu katliam yaşandı. İkisi de aynı anda birbirinin çok yakınında vefat etmişler" diye belirtti.
"Sorumlular davanın dışına itildi"
Kazanın ardından adalet arayışına çıktıklarını ifade eden Kartal, bu arayışa dair şunları söyledi:
"Durum aslında usulsüzlüklerle, ihmaller zinciriyle yapıldığını, savcılık ve bilirkişinin de dahi içerisinde bulunduğu bir organize işin 4 kişiye yıkılmak istendiği için adalet arayışımıza başladık. Bu adaletsizliği kırabilmek için Çorlu Adalet Sarayı'nda adalet nöbetine başladık. Daha sonra takipsizlik kararı çıktı, ‘kovuşturmaya gerek yoktur’ denildi. Savcılık ve taraflı bilirkişiler tarafından asıl sorumlular davanın dışına itildi."
"AYM'nin önünde polisler 'yolu kapatıyorsunuz' dediler"
Devamında AYM önünde maruz kaldıkları polis müdahalesine dair konuşan Kartal, "Anayasa Mahkemesi'nin önünde başvuru öncesi açıklama yapmak isteyişimiz, polis tarafından müdahale ile karşılandı. Kullanmak istediğimiz anayasal hakkımızı engellemek adına çok kötü bir muamele ile karşılaştık. Devletin polisi bize gerekçe olarak, 'yolu kapatıyorsunuz' dedi. Halbuki tren yolunu düzgün yapmış olsaydılar şuanda 25 tane canımız, sevdiklerimiz, çocuklarımız, anne ve babalarımız yanımızda olacaktı ve zaten kapatmadığımız o yolu bize gerekçe olarak gösteremeyeceklerdi" dedi.
30 Haziran'da Muratlı'da
Devletin ödedikleri vergilerle yapmış olduğu yolda, 25 tane canlarını kaybettikten sonra dönüp kendilerine bakmadığını, tek bir yetkilinin dahi arayıp, sormadığını kaydeden Kartal, "Ölülerimizi toprağın altına gömdük, sakat kalan yaralılarımız ne olacak?" diye sordu.
Bu adaletsizliği teşhir edip, hesabını sormaya devam edeceklerini vurgulayan Kartal, farklı eylem ve etkinliklerle seslerini duyurmaya devam edeceklerini paylaştı. Kartal, bu doğrultuda aileleri olarak 30 Haziran günü Muratlı Tren Garı önünde bir araya geleceklerini duyurdu. Hesap sorulmasını istedikleri gerçek sorumluların peşini bırakmayacaklarını söyleyen Kartal, herkesi seslerine ses, güçlerine güç katmaya davet etti.
Kazaya Dair
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesi'nde 8 Temmuz 2018 tarihinde Kapıkule-Halkalı seferini yapan trenin vagonları, altı boşalan menfezden geçtikten sonra devrilmiş, 25 kişinin hayatını kaybettiği kazada 338 kişi yaralanmıştı. Başlatılan soruşturma kapsamında savcılık en alt düzeyde sorumluluğu bulunan sadece 4 kişi hakkında dava açılmasına karar verirken; diğer tüm sorumlular için takipsizlik kararı verdi. Kazada yaşamını yitirenlerin aileleri 19 Nisan'da Çorlu Adliyesi önünde nöbet eylemi başlattı.
Aileler ayrıca tren kazası soruşturmasında; tren şefi, makinistler, bürokratlar ve TCDD'nin üst yönetiminde yer alan kişiler hakkında verilen takipsizlik kararını Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) taşıdı. Geçen günlerde başvuru öncesi AYM önünde açıklama yapmak isteyen aileler polis müdahalesi ile karşılaşmıştı.
İlk duruşma 3 Temmuz'da
TCDD 1’inci Bölge Müdürlüğü Halkalı 14’üncü Demir Yolu Bakım Müdürlüğü Demir Yolu Bakım Müdürü Turgut Kurt, Çerkezköy 143 Yol Bakım Şefliği Yol Bakım ve Onarım Şefi Özkan Polat, Köprüler Şefi Çetin Yıldırım ve Hat Bakım Onarım Memuru Celaleddin Çabuk “taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçlamasıyla 3 Temmuz 2019’da Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ilk kez hâkim karşısına çıkacak.