İzlanda, çöken mali sistemini yeniden inşa ederken, devletleştirilen bankaların başına kadın yöneticiler getirildi.
Genç ve hırslı erkek yöneticilerin kurduğu ‘banka imparatorluğu’, yaşanan küresel krizle birlikte üstlendiği büyük borçların altından kalkamayarak geçen hafta batmış, beraberinde de büyük oranda bankacılığa dayanan İzlanda ekonomisini iflasın eşiğine getirmişti. Finansal krizden kurtulma çabaları devam ederken, devletleştirilen bankaların başına kadın yöneticiler getirildi. Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan hükümet yetkilisi, atamaların bankacılık sisteminde oluşturulmak istenen yeni kültürün bir göstergesi olduğunu söyledi.
Erkekler batırdı kadınlar temizleyecek
Landsbanki, Glitnir ve Kaupthing, İzlanda’nın önde gelen üç bankasıydı. Geçmişte iyi okulları bitirmiş, genç ve hırslı erkek yöneticilerin ellerinde agresif büyümeleriyle ünlü olan bu bankalar, yaşanan son mali krizde, üstlendikleri borçların altından kalkamayarak battılar. Geçtiğimiz günlerde devletleştirilen ve ikisinin adları New Landsbanki ve New Glitnir olarak değiştirilen bankaların en üst koltuğuna kadın yöneticiler atandı.
Primle çalışma kültürünü kaldıracaklar
Ülkenin en büyük ikinci bankası olan New Landsbanki’nin başına getirilen Elín Sigfúsdóttir, daha önce aynı bünyede kurumsal bankacılık bölümünün yöneticisi olarak çalışıyordu. Önümüzdeki günlerde New Glitnir’in başına getirilmesine kesin gözüyle bakılan Birna Einarsdóttir de 2003 yılından beri bu bankanın ulusal ticaret bankacılığı bölümünün başındaydı. İş başına getirilen iki kadın yöneticiden, İzlanda’yı son beş yılda pençesine alan ‘primle çalışma kültürü’nü ortadan kaldırmaları bekleniyor. Öncelikle ele alınacak konuların başında ise yurtiçindeki finans ve mali döngülerin tekrar yoluna koyulması geliyor.
Yeni atamaları değerlendiren bir hükümet yetkilisi durumu ‘erkeklerin batırdığı işi, kadınların temizlemesine tipik bir örnek’ olarak nitelendirdi.
Gözleri göbeklerinden daha büyük olanlar
Ekonominin çöküşüyle ilgili kimin sorumlu olduğu İzlanda’nın ana gündemine yerleşmiş durumda. Birçok İzlandalı uzman, krizin sorumlusu olarak İngiltere’yi gösteriyor. Ancak ‘gözleri göbeklerinden daha büyük’ olarak tanımlanan genç ve hırslı erkek banka yöneticileri de yaşanan krizden dolayı yoğun olarak suçlanıyorlar.
İzlanda Başbakanı Geir Haarde, bankaların tekrar yurtdışında büyümesinin olası olup olmadığı sorulduğunda, ‘konuşmak için henüz erken ama daha önceki gibi bir büyüme olmayacağını söyleyebilirim’ dedi.
Ülkenin devletleştirilen en büyük bankası Kaupthing’in de New Kaupthing olarak yeniden faaliyete geçmesi bekleniyor. Bu durumda, İzlanda’nın en büyük bankasının patronunun da bir kadın olup olmayacağını zaman gösterecek.