Ekonomi

CHP’li Akkaya: Son dört yılda 384 maden işçisi, iş kazasında öldü

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yakup Akkaya, 4 Aralık Dünya Madenciler Günü'nün Türk madenciler için yas ve mücadele günü olduğunu söyledi

04 Aralık 2013 18:57

Hülya Karabağlı ANKARA

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yakup Akkaya, 2013 yılının ilk 11 aylık dilimiyle birlikte son dört yılda 384 maden işçisinin iş cinayetine kurban gittiğini söyledi. Akkaya, “İş cinayetiyle hayatını kaybeden madenci sayısında dünya birincisiyiz” dedi.

Yakup Akkaya “4 Aralık Dünya Madenciler Günü” vesilesiyle yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“4 Aralık Dünya Madenciler Günü, Türk madencileri için yas ve mücadele günüdür. Yas günüdür, zira 2013 verilerine göre iş cinayetleriyle hayatını kaybeden madenci sayısında dünya birincisi olan bir ülkede çalışmak zorundadırlar.

2010 yılında 131, 2011 yılında 85, 2012 yılında 88 madenci, önlenmesi mümkün olan kazalarda hayatını kaybetmiştir. 2013 yılının 11 aylık diliminde bu rakam 80’dir. Ancak hükümet, ölümleri bile ‘güzel öldüler’ diyerek magazin malzemesi haline getirebilmektedir. Bununla birlikte, 4 Aralık Dünya Madenciler Günü, tüm madenciler ve işçi sınıfı için mücadele günü anlamına da gelmektedir.

Sağlıksız çalışma koşullarına mahkûm edilen, plansız, programsız bakış açısı sebebiyle Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) gibi kurumların zarar etmesinin sağlandığı bu dönem; vahşi kapitalizmin madencileri kölelik koşullarına razı etmek için de kullanılmaktadır.

Türkiye’nin madenleri toprak altında çıkarılmayı ve işlenmeyi beklerken, Çin’den Ukrayna’dan ve Afrika’dan kalitesiz, çevreye zararlı kömür ve maden ithalatı artarak devam etmektedir. Madencilik, başka ülkelerin maden şirketlerine kar ve rant aktarımı uğruna çökertilmiştir. TTK, tarihinin en az sayıdaki işçisiyle ve en düşük üretim miktarıyla yok edilmek istenmektedir.

Hükümet, maden işçilerinden ve genel olarak örgütlü işçilerden korkmaktadır. Bu anlamda mücadele bayrağını yükseltmek ve bu ülkenin yeraltı ve yer üstü kaynaklarına sahip çıkmak yine madencilerin, yine işçilerin sorumluluğudur.”