CHP, döviz kurlarında yaşanan artışların ve bu artışlar sırasında yapılan işlemlere ilişkin iddiaların TBMM’de araştırılmasını istedi. CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, “20 Aralık tarihi bu vurgunun en doruğa çıktığı tarihtir… İnsanlar alın teriyle biriktirdiğini, çaldığını değil, ayakkabı kutusundan çıkardığını değil, alın teriyle biriktirdiğini saraylarda yaşayanlara yedirmemek için gitti döviz aldılar… O gece çıkıp piyasalar kapandıktan sonra ‘kur garantili mevduat’ diye şapkadan tavşan çıkarıyor. Yazık değil mi o sözlere inanan insanlara? Bu kadar insan soyuldu” dedi. CHP’nin önergesi AKP ve MHP oylarıyla reddedildi.
CHP, döviz kurlarında yaşanan artışların ve bu artışlar sırasında yapılan işlemlere ilişkin iddiaların TBMM’de kurulacak bir komisyonda araştırılması için bir önerge hazırlayarak TBMM’ye sundu. CHP Grubu, bu önergenin bugün gündeme alınarak Genel Kurul’da görüşülmesi için grup önerisi getirdi. Ancak CHP’nin önerisi AKP ve MHP oylarıyla reddedildi.
TBMM Genel Kurulu’nda önergenin gerekçesini açıklamak üzere CHP Grubu adına İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, kürsüye çıktı.
Erdoğdu, şöyle konuştu:
"20 Aralık bu vurgunun en doruğa çıktığı tarihtir"
Türkiye Cumhuriyeti tarihinin, hatta dünya ekonomi tarihinin görmediği bir döviz manipülasyonu üzerine kimilerine milyarlarca dolar kazandıran, milyonlarca insanın birikimini eriten, Merkez Banka’mızın soyulmasına, hazinemizin yağmalanmasına ve milletimizin birikimlerinin eritilmesine sebep olan bir döviz manipülasyonunun TBMM tarafından araştırılması için bir önerge verdik. Ne demek istiyoruz, niye bu şüpheyi duyuyoruz? Niye Merkez Bankası’nın soyulduğunu, Hazine’nin yağmalandığını düşünüyoruz? Bu millet kıt kaynaklarıyla 100 milyarlarca dolar döviz biriktirmiştir, rezerv biriktirmiştir. İlk olarak Cumhurbaşkanı’nın damadı tarafından 128 milyar dolar rezervimiz ortalama 6,5 lira kurdan satıldı. Bugün döviz 13,5 lira. Bu parayı geriye koymak için döviz hiç oynamasa bile 750 milyar lira kaynağa ihtiyaç var. Bu bir kamu zararıdır. Ancak bu zararın karşılığında kâr edenler vardır. Peki, bu kâr nasıl elde edildi arkadaşlar? 20 Aralık tarihi bu vurgunun en doruğa çıktığı tarihtir. 20 Aralık tarihinde ne oldu? Vatandaşlar koşa koşa dövize gitti.
"İnsanlar ayakkabı kutusundan çıkardığını değil alın teriyle biriktirdiğini yedirmemek için döviz aldılar"
Peki, bu vatandaşları kim manipüle etti, kim bu vatandaşları dövize sevk etti? Ben mi dedim ‘faiz enflasyonun sebebidir.’ Ben mi enflasyonu patlattım? Ben mi dedim ‘ihracatı önemsiyoruz, artık kur bizim için önemli değil.’ Bilmediğiniz konuda iddia etmeyin. Bunları söylediğiniz an herkes gider dolar alır. Ve insanlar alın teriyle biriktirdiğini, çaldığını değil, ayakkabı kutusundan çıkardığını değil, alın teriyle biriktirdiğini saraylarda yaşayanlara yedirmemek için gitti döviz aldılar. Peki, o gece ne oldu? 18 liraya çıkardığınız dövizi 18 liradan sattırdığını... Bak, bu VİOP. VİOP ne demek biliyor musun? Vadeli işlemler opsiyon… VİOP şunu söylüyor, diyor ki: ‘Yüzde 10'u geçemezsiniz kârda, yüzde 10'un da altına düşemezsiniz.’ Saat 9'u 25 geçe piyasaların açılmasına dört buçuk dakika kala alt limiti yüzde 10'dan bir günlüğüne yüzde 80'e indirdiniz. Bu ne demek biliyor musunuz? Orada bir sürü ihracatçı var, bir sürü ithalatçı var, bir sürü bireysel yatırımcı var; fiziki döviz talebi olmasın diye orada insanlar size güvenerek işlem yapıyor. Yüzde 80'in altına düşürdüğünüzde 18 olan dövizi 3,60'a indirdiniz. İnsanlar teminatlarını yaktılar, 3,60'tan döviz alan oldu 18 liradan satanlar olduğu gibi. Peki, bunun bilgisi kime verildi? Madem kendinize de çok güveniyorsunuz, madem hiçbir şey yapmadınız; gel kardeşim, kuralım bir araştırma komisyonu, biz iddiamızda haklı çıkalım, siz de tertemiz, pırıl pırıl çıkın bu işten. Var mı öyle bir yüreğiniz? O zaman niye bağırıyorsunuz? Bir sürü insan servetini kaybetti, intihar eden insanlar var.
"Erdoğan, ‘faizi düşüreceğim’ diyor, enflasyonu patlatıyor"
Sakin konuşarak defalarca anlatmaya çalıştım. Peki, bu insanların zararı ne olacak? Milyarca dolar Merkez Bankası’nı soyanlar... Ya, Merkez Bankası bilançosunda hile yapılır mı be? 30 Aralık günü 130 milyar dolar zararda olan Merkez Bankası’nı 60 milyar dolara bir günde kâra geçirip parayı soyacağınız hazineye aktarmak yakışıyor mu değerli arkadaşlar ya? Size sordu Grup Başkanvekili, bir tek cevap vermiyorsunuz. Size sordu Sayın Grup Başkanvekili. ‘Manipülasyon’ deyip o kadar adama dava açtınız. Beyler, bayanlar; Erdoğan'a inandı millet. Erdoğan, ‘faizi düşüreceğim’ diyor, enflasyonu patlatıyor, üstüne üstelik ‘ihracat bizim için önemli, kur önemli değil’ deyip o gece çıkıp piyasalar kapandıktan sonra ‘kur garantili mevduat’ diye şapkadan tavşan çıkarıyor. Yazık değil mi o sözlere inanan insanlara? Bu kadar insan soyuldu. Peki, Merkez Bankası Başkanı görevden alınmadan önce, beklenmeyen faiz kararları alınmadan önce kim bu ülkenin dövizlerini alıp satıp milyarlarca dolarına milyarlarca dolar kattı? Kamu bankalarının yurt dışı iştirakleri üzerine ne oldu? Hiçbir şey olmadı mı? Gelin o zaman mertçe diyelim ki bu araştırma önergesiyle bunu açığa çıkaralım.
"Bu aktarılan yetimin hakkı"
İnsanların birikimlerini böylesine şüpheli işlemlerle, böylesine haram işlerle ortadan kaldırırsanız bizim de sükûnetimiz bir yere kadar, bir yere kadar çekersiniz. Bakın, burada cuma hutbesi gibi konuşan milletvekili var, başörtüsünden bahsedilen milletvekili oldu, 83 milyon insanın hakkı bir gecede milyarlarca doları olan insanlara aktarıldı. Bu aktarılan yetimin hakkı. Bir şey yok mu diyorsunuz? Biz yanlış bir şey mi iddia ediyoruz; gel kardeşim, kuralım komisyonu. Ama eğer bu komisyonu kurmuyorsanız biz bunun hesabını muhakkak soracağız. Öyle kuytuda paraya iman edip halk içine çıkıp Allah'a iman etmekle bu işler kapatılmaz, bu işler masum kızların başörtüsüne sarılamaz. Halkın soyandan hesap sormayan da namert olsun.”
TIKLAYIN - Kılıçdaroğlu: Bu önergeye kim hayır diyorsa o yolsuzluğun ortağıdır