CHP İzmir Milletvekili Bedri Serter, Sayıştay’ın Ege Üniversitesi ve Katip Çelebi Üniversitesi’ne ilişkin raporlarındaki bulguları; “İzmir’in Üniversiteleri Saray’ın arka bahçesi gibi çalışıyor. Bir üniversitenin etiğine, adil ve bilime dayalı eğitim anlayışına uymayan bu tablo Sayıştay raporlarıyla ortaya çıkmıştır” açıklaması ile değerlendirdi.
CHP İzmir Milletvekili Bedri Serter, Sayıştay’ın Ege Üniversitesi ve Katip Çelebi Üniversitesi’ne ilişkin raporlarındaki bulguları; yaptığı yazılı açıklama ile değerlendirdi.
Sayıştay raporunda; yardımcı defterlerde kayıtlı tutarlar ile mali tablolardaki tutarların farklı olduğuna dikkat çeken Serter, şu değerlendirmeyi yaptı:
''Bilimsel projelere dair defterlerle mali tablolar arasındaki fark 42 milyon TL''
“Sayıştay raporlarında görülmektedir ki, Ege Üniversitesi’nde söz konusu projelerin desteklenmesi noktasında verilen destek ödemelerin bile kayıtları doğru tutulmamıştır. Bilimsel projelere dair defterlerle mali tablolar arasındaki farkın 42 milyon 707 bin 889 TL 34 kuruş olduğu Sayıştay raporunda belirtilmiştir. Bin lira değil 100 bin lira değil 42 milyon liradan söz edilmektedir. Mali tablolar arasındaki bu farklar bundan sonra Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler, Dünya Sağlık Örgütü gibi uluslararası kuruluşlardan üniversitelerimize gelecek olan hibelerin önünü keser, bu da üniversitelerimiz aracılığıyla halkımızın yararına olacak araştırmaları engeller.
“Hastalardan alınan ek ücretler nereye gitmektedir''
Üniversitenin hastanesinin mesai saatleri dışında sunulan sağlık hizmetleri için alınan ilave ücretlerden elde edilen gelirlerin dağıtımı için yürütme kurulu kararı alınmaması da yine Sayıştay raporuna yansımıştır. Soruyorum, hastalardan alınan bu ek ücretler nereye gitmektedir, üniversitenin elde ettiği gelir nerelere gitmektedir? Neden yürütme kurulu toplanan bu ücretlere dair karar alamamaktadır? Acaba bu ücretlere dair kararlarda mı başka bir yerde alınmaktadır?”
''Öğretim Üyesi kadrolarına objektif kriterlere aykırı atama''
Sayıştay’ın Kâtip Çelebi Üniversitesi’nde; “Öğretim Üyesi kadrolarına objektif kriterlere aykırı atama” yapıldığını tespit ettiğini hatırlatan Serter, “Üniversitelerimiz, Anayasamızın ‘Kanun önünde eşitlik’ ilkesine uymak zorundayken Sayıştay raporuna yansıdığı şekilde ahbap çavuş ilişkisiyle liyakatsiz ve yeterli eğitimi olmayan kadroların Katip Çelebi Üniversitesi’ni kazanmış öğrencilere eğitmen olarak atanması tam bir fiyaskodur. Tek kelime: Bu tam AKP hükümetinin yapacağı iştir” dedi.
"Üniversitelerimizin üzerindeki baskının kalkması şarttır"
Serter, Türkiye’nin seçime doğru gittiğini belirterek, “Parti olarak her zaman söylediğimiz gibi, özgür ve özerk yapıya sahibi üniversitelerin olabilmesi için üniversitelerimizin üzerindeki baskının kalkması şarttır. Üniversitelerimiz bilim yuvalarıdır ve üniversitelerde düşünceye sınırlama getirilemez. En yakın zamanda iktidara geldiğimizde üniversitelerin yeniden kendi kültürlerini oluşturdukları atmosferleri yaratıp üniversiteleri siyasetin müdahale ettiği alan olmaktan çıkaracağız” değerlendirmesini yaptı. (ANKA)