CHP Sinop Milletvekili Barış Karadeniz, dünyada denize kıyısı olan ülkelerin deniz bakanlıkları olduğunu söyleyerek, "Bizim üç tarafımız deniz, dört ayrı denizimiz var ama balıkçılık ve denizcilik bakanlığımız yok. Olmazsa olmazımız." ifadelerini kullandı.
Karadeniz, CHP Rize İl Başkanı Saltuk Deniz ve bazı ilçe başkanları ile Pazar Balıkçı Barınağı’nda toplantı yaptı. Karadeniz, şunları söyledi:
“Türkiye’deki balıkçıların sorunlarını dinlemek için Hopa’ dan başlayıp Hatay Samandağ’ına kadar sürecek 55 günlük bir programımız var. Denize kıyısı olan 28 ile uğrayıp balıkçıları dinleyeceğiz. Balıkçılık sektörü ve balıkçılığın yan sektörleriyle ilgili sorunları dinleyeceğiz. Toplantılar yapacağız, gittiğimiz illere Tarım İl Müdürlerini de ziyaret edeceğiz.
Ülkemizin üç tarafı deniz olmasına rağmen Avrupa’da tek tarafı deniz olan küçücük ülkeler bizden daha çok denizlerden yararlanıyor. O ülkelerin denizcilik bakanlıkları vardır. Bizim üç tarafımız deniz, dört ayrı denizimiz var ama balıkçılık ve denizcilik bakanlığımız yok. Olmazsa olmazımız. Sadece Tarım ve Orman Bakanlığı’nın hem tarıma, hem ormana, hem denize bakabileceğine çok inanmıyorum. Bu bakanlığın ayrılması gerekir. İşin ehli kişilerle, deniz ve balıkçılık üzerine kurulu bir bakanlığın Türkiye’de çok güzel işler yapacağına inanıyorum.
Balıkçılarımız çok temiz, çok vicdanlı, denizine sahip çıkıyor ama şartları çok ağır. Zor şartlar altında bir şeyler yapmaya çalışıyorlar. Sorunları çok büyük. Nerede bir balıkçı dinlesek o kadar büyük sorunlarla karşılaşıyoruz. Balıkçılarımıza destek olmamız lazım. Denizlerimize, derelerimize, göllerimize sahip çıkmamız lazım”
"Müsilaj, Karadeniz'e gelebilir"
CHP Sinop Milletvekili Barış Karadeniz, müsilaj (deniz salyası) ile ilgili bir soruya da şu yanıtı verdi:
“Marmara’da görülen deniz kirliliği yani müsilaj yıllardır denize bırakılan atıklardan kaynaklanıyor. Denizin üstünde bir kirlilik yarattı. Bu, kirlilik oksijeni altına geçirmediği için Marmara’da balık ölümleri gerçekleşti. Musilaj Karadeniz’e gelir mi? Gelir tabi. Marmara küçük bir alan. Karadeniz ona göre büyük bir göl. Karadeniz’e gelmeden önce bunun önlemleri alınması gerekiyor. Bu yılların birikimiyle bir sorun. Yarın burada da aynı sorunlar yaşanacak. Arhavi’deydik, çimento fabrikasının olduğu yer. Orada da müsilaj ile karşılaştık.
"HES'ler balık ölümlerine yol açıyor"
Derelerimizde plansız HES’ler (hidroelektrik santrali) yapılıyor. Balıkçı arkadaşlarımız bilir o HES’lerin ve barajların üstünde çürük su diye tabir edilen su denize gidiyor. Ondan sonra balıklarımız ölüyor. Şimdi hamsinin boyu şu kadar olsun, istavritin bu kadar olsun deniyor ama derelerin üstünde yapılan plansız HES’ler hamsiyi, istavritlerin ölümüne neden oluyor. Beş on kişiyi zengin etmek için yapılan HES’ler denizlerimizi de öldürüyor.” (ANKA)