TBMM Çevre Komisyonu Üyesi ve CHP Sözcüsü İzmir Milletvekili Murat Bakan, AKP'nin hazırlığını yaptığı Türkiye Sıfır Atık Vakfı Kanunu’nun detaylarıyla ilgili birtakım değerlendirmelerde bulundu. Hazine arazilerinin Sıfır Atık Vakfı’na tahsis edileceğine dair detaylara dikkati çeken Bakan, “Hazine arazilerinin Sıfır Atık Vakfı’na bedelsiz kiralanabileceği ve kiralanan bu Hazine arazilerinin de üçüncü kişilere tekrar kiraya verilebileceğine dair hazırlık olduğunu duyduk. Bunun detaylarını bilemiyoruz; sınırlandırılması, denetlenmesi nasıl olacak göreceğiz” dedi.
Vakfın denetim mekanizmasına ve TBMM temsiliyetinin önemine vurgu yapan CHP’li Bakan, “Milyarlarca ton atığın toplanılması ve bertaraf edilmesi eş zamanlı olarak finansal ilişkilerinin yürütülmesi çok büyük bir organizasyondur. Yalnızca ülkemizde değil, çalışmalarını uluslararası alana da taşıyacağını anladığımız böylesi devasa bir organizasyonun işlevsel ve finansal denetimi, kurulma hazırlığındaki Sıfır Atık Vakfı’nın amaç ve görevleri kadar önemlidir. Vakfın bütçesi, gelirleri ve muafiyet durumları konularında hesap verilebilirlik açısından şeffaf bir mekanizma kurulmalı, bunun denetimi de vakfın yönetiminden bağımsız bir organ tarafından yapılmalıdır. Vakfın yönetiminin ve organlarının sadece Cumhurbaşkanı ve kendisinin dışarıdan atadığı Bakanlar tarafından belirlenmesi gibi, denetim mekanizmalarının da aynı kişilerin kontrolünde olması gibi bir sistemi de doğru bulmuyoruz. Bu ülke, bu dünya hepimizin ise böylesi evrensel bir konuda ve atılacak adımlarda TBMM’nin ve dolayısıyla millet iradesini temsil eden tüm partilerin temsilcilerinin söz sahibi olması gerektiğine inanıyorum” diye konuştu.
AKP’nin çevre politikalarındaki "çelişki"
AKP iktidarının çevre politikalarında çelişkili olduğunu söyleyen Bakan, “Bir yandan, sürdürülebilir çevre diyeceksiniz, çevre koruma bilincinden, toplumsal farkındalıktan söz edeceksiniz, G20’de afili afili cümleler kuracaksınız, hatta Sıfır Atık projeleri yapıp devlet olarak özel kanuna tabi vakıf kurmaya kalkacaksınız; öte yandan Paris İklim Anlaşmasına taraf olmayacaksınız, en çok plastik çöp ithal eden ülkelerden biri olacaksınız, devlet eliyle kurmayı düşündüğünüz ama özel kanun maddeleriyle denetimden, şeffaflıktan ve temsiliyetten uzak bir vakıf kurup bu vakıf üzerinden Hazine arazilerine göz dikeceksiniz. Bunlar doğru yapılanmalar, doğru işler değil” ifadelerini kullandı.
"Toplum tek kişinin aklını istemiyor, söz hakkı istiyor"
CHP’li Bakan sözlerini şu şekilde tamamladı:
“Özellikle 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra başlayan ve 23 Haziran tekrarlanan İstanbul seçimlerine kadar geçen süreçte gördük ki; toplum söz hakkı istiyor. Toplum bir kişinin aklıyla, kararlarıyla ve tercihleriyle yönetilmek istemiyor. Çünkü herkesin aklı bir kişinin aklından üstündür. Sıfır Atık Vakfı ile ilgili kanun üzerinde çalışmalar tamamlanıp son hali meclise sunulduğunda, bizler de hazırlığımızı yapar, desteklerimizi, eleştirilerimizi ve önerilerimizi önce Çevre Komisyonu’nda sonra TBMM Genel Kurulu’nda sunarız.”