TBMM Dijital Mecralar Komisyonu’nda konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Onursal Adıgüzel, “Sokaktaki vatandaşın unutulma hakkıyla, siyasetçinin unutulma hakkı bir tutulamaz. Sade vatandaş açısından unutulma hakkı bir ihtiyaçtır. Ancak siyasetçi bu hırkayı üzerine giydiği zaman küfür ve hakaret içermediği takdirde en ağır eleştiriyi kabul etmek, eleştiriler konusunda daha esnek olmak zorunda" dedi. "Yine unutulma hakkının cinsel saldırıdan hüküm giymiş kişilerin lehine kullanıldığına şahitlik ediyoruz" diyen Adıgüzel, "Cinsel saldırının unutulma hakkı mı olur?” diye sordu.
CHP’li Adıgüzel, dün TBMM’de gerçekleşen Komisyon toplantısında şu değerlendirmelerde bulundu:
“Endişelerimizde haklı çıktık”
“Sosyal medya düzenlemesine yönelik itirazlarımızı dile getirirken bizi endişelendiren konulardan birinin 'unutulma hakkı' olduğunu ifade etmiştik. Muhalefet olarak madde madde yaptığımız uyarılarda getirilen düzenleme ile vatandaşın bilgiye erişim hakkının kısıtlanacağını, düzenlemenin daha fazla sansüre yol açacağını dile getirmiştik. Özellikle unutulma hakkının çerçevesinin çok iyi belirlenmesi gerektiğini, örneğin üstün kamu yararının olduğu durumlarda unutulma hakkının olamayacağını ifade etmiştik. Nitekim geldiğimiz nokta itibariyle bu uyarılarda ne kadar haklı olduğumuz ortaya çıkıyor.”
“Biz sosyal medya platformlarının savunucusu değiliz”
“Biz, hiçbir sosyal medya kuruluşunun savunucusu değiliz. Cumhuriyet Halk Partisi olarak; biz ifade özgürlüğünün savunucusuyuz, biz haber alma özgürlüğünün savunucusuyuz, biz internete erişim özgürlüğünün savunucusuyuz, aynı zamanda kişinin hak ve hürriyetlerinin korunmasının savunucusuyuz” diyen Adıgüzel, Twitter’ın henüz temsilci atamaması meselesinin ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini şu ifadelerle dile getirdi:
“2012 ile 2020 arasında Twitter’a en çok talep Türkiye’den gitmiş. Türkiye 45.776 taleple 1inci sırada yer alıyor. Şu gerçeği de görmemiz lazım. Twitter Türkiye temsilciliğini açtığı zaman mesela Sözcü, Birgün gibi iktidarı eleştiren gazetelerin hesaplarına yönelik erişim engelleme kararlarını uygulamak zorunda kalacak.”
“AB’nin Kişisel Veriler Kanunu vatandaşını koruyor”
CHP’li Adıgüzel, son dönemde çokça tartışılan WhatsApp güncellenmesine ilişkin de konuştu:
“WhatsApp’a ilişkin tartışmalara baktığımızda aslında bu tartışmaların merkezinde Türkiye’de vatandaşın veri güvenliğine ilişkin endişelerin yattığını görüyoruz. Bizim bir an evvel Kişisel Veriler Kanunu'muzu güncel gelişmelere ayak uydurabilecek seviyeye getirmemiz lazım. Neden örneğin WhatsApp bunu AB ülkelerine dayatamıyor? Çünkü oradaki yasal düzenlemeler, GDPR (Avrupa Birliği Genel Veri Koruma Tüzüğü) vatandaşını koruyor. Bu işin WhatsApp’la sınırlı kalmayacağı da ortada. Çünkü veri bugünün dünyasının en önemli metasına dönüşmüş durumda. Dijital dünyada üretilen verinin petrolden dahi değerli olduğu bir zamanda yaşıyoruz. Şirketlerin veriyi işleme isteği asla bitmeyecek. Bugün WhatsApp yarın başka bir şey! Bizim bütüncül olarak bunlara cevap verecek, çağın gereklerine ayak uyduracak ve tüm bunlar karşısında vatandaşı koruyacak güncel yasal düzenlemelere ihtiyacımız var.”
“Gençlerin Mega Projesi dijitalleşme”
Türkiye’deki dijitalleşmenin önündeki en büyük engellerden birinin altyapı eksiklikleri olduğunun altını çizen Adıgüzel, “Bugün gençlere sorsanız ‘mega proje’den beklentiniz nedir diye? herhâlde ‘dijitalleşme’ derler, kanaldan manaldan bahsetmezler. Ancak bugün Türkiye'de, bırakın dijitalleşmeyi en temel ihtiyaç olan internete erişimde ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Öğrenciden, iş insanına, gençlerden kamu çalışanına kadar kime sorarsanız sorun herkes Türkiye’deki internetin yavaşlığından ve pahalılığından şikâyetçi” dedi.