CHP Genel Başkan Yardımcısı Fethi Açıkel ve CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer'den oluşan CHP heyeti Berlin'de yeşil sermaye şirketleri mağdurları ile buluştu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, başbakanlığı döneminde, "Bu paraları verirken bana mı sordunuz" sözlerini unutmayan mağdurlar "'Bize sorulmadan verildi' deyip de tüm verdiklerimizin üzerine bir kalem çekilemez" dedi. "Bu yasa; hem anayasaya hem yasalara aykırı; hem de ahlaka ve vicdana aykırı" diyen Çakırözer, yasanın Anayasa Mahkemesi'ne taşınacağını belirtirken, mağdurlar da haklarını aramak için platform kurmaya karar verdi.
Meclis'te kabul edilip, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından onanan son vergi yasası ile holdingler tarafından dolandırılan 70 binden fazla gurbetçi mağdurun hak aramalarının önü kesildi. Gurbetçilerin pek çoğunun hukuk mücadelelerini kazanmaya başlaması eş zamanlı olarak yürürlüğe giren yasaya karşı tepki büyüyor.
CHP, Kombassan gibi yeşil sermaye şirketlerine yaklaşık 20 yıldır tüm birikimlerini yatıran, ancak karşılığını hiçbir şekilde alamayan yüzlerce gurbetçiyle Berlin'de bir araya geldi.
AYM'ye taşıyacağız
Holding mağdurları yaşadıklarını CHP Genel Başkanı Yardımcısı Fethi Açıkel ve CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer'e anlattı. Çakırözer ve Açıkel, onları mağdur eden şirketlerin kurtarıldığı yasanın iptali için Anayasa Mahkemesi'ne dava açılacağını açıkladı.
Anayasa'ya, yasalara, ahlaka ve vicdana aykırı
Çakırözer şöyle konuştu:
"Bu şirketler yıllarca paralarınızı topladı. Karşılığını da vermedi. Büyük mağduriyetler yaşadınız. Hakkınızı hukuk yoluyla almaya çalıştınız. Bazı davalar kazandınız. Ama şimdi de o şirketlerin kurtarılması için bir kanun geçti" dedi. Çakırözer, "Bu yasa sizlerin hak arama yollarını kapatıyor. Bu hem anayasaya aykırı, hem yasalara aykırı hem de ahlaka ve vicdana aykırı. Meclis'te sayısal çoğunlukları olabilir. Ama bazen ahlaki ve vicdani çoğunluk sayısal çoğunlukları yener. Bizler sizlerin yanınızdayız. Sizlerin alamadığınız haklarınızın takipçisiyiz. Cumhurbaşkanı bu yasayı onayladı. Biz bu yasayı Anayasa Mahkemesi'ne götüreceğiz. Vatandaşın hak arama hakkını önleyen bir yasa olamaz. Anayasa Mahkemesi'nin bu yanlışı iptal edeceğine inanıyoruz."
Yasanın Meclis'teki görüşmeleri sırasında yaşananları anlatan Çakırözer, "Komisyon çalışmaları sırasında, sizlerden aldıkları paralar karşılığında tek bir kuruş kâr payı vermediklerini itiraf ettiler" dedi. Yasanın, batmak üzere olan holdinglerin işçilerinin işsiz kalacağı tezi ile savunulduğunu aktaran Çakırözer, "Bizler fabrika kapansın diyemeyiz. Ama ‘ya gurbetçiler, ya işçiler' korkutmasını da kabul etmeyiz. Sen çık aradan demeliyiz, istifa mekanizması var. Çünkü sizi dolandıranlar oradaki işçiler değil o şirketleri yönetemeyen patronlardır" ifadelerini kullandı.
Kimsenin hakkı yok
CHP Genel Başkan Yardımcısı Fethi Açıkel ise, "Uzun seneler büyük mağduriyetler yaşadınız. Derdinizi, acınızı içinize gömdünüz. Bir araya gelmemiz gerekiyor. Helal kazancınızın geri kazanılması çok önemli. Çocuklarınızın hak ettiği parayı gasp etmeye kimsenin hakkı yok" dedi.
Toplantıda, holding mağdurları, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın 2006 yılında, kendileri için sarf ettiği "Duygu sömürü yapmayın. Bu paraları verirken bana mı sordunuz? Ne kadar paranız battı ki ‘holdingzede' oluyorsunuz" sözlerini anımsattı.
Bir gurbetçinin, "Biz 20 senedir mağduruz. Bu durumdan dolayı ben eşimi üzüntüsünden kaybettim. Biz niye bekleyelim bundan sonra. ‘Bize sorulmadan verildi' deyip de tüm verdiklerimizin üzerine bir kalem çekilemez" sözleri dikkat çekti.
40 milyar dolar nereye gitti?
Kendilerini bir kez daha mağdur eden yasanın "şirketler batıyor, bu şirketlerde çalışan 5 bin kişi var" söylemi ile savunulduğunu anımsatan gurbetçiler, "5 bin kişi Kombassan'da çalışıyor ama bu tarafta da 72 bin mağdur var" dedi. Yasanın komisyon çalışmaları sırasında şirketlerin 2 milyar dolar karı olduğunun belirtildiğini dile getiren başka bir mağdur ise "Bu kar, 20 senede 40 milyar dolar eder. Bu 40 milyar dolar ile ne yaptılar? Nereye gitti bu para?" diye konuştu.
Bir başka mağdur ise, "Haklarımızı geri alabilmenin bir imkanı doğmuştu. Ama kısa süre içinde önümüzü kapattılar. Bazı insanlar bankalardan kredi çekerek yatırdı bu paraları. Bu borçlarını hala ödüyorlar. Evlerinden olanları bile çok iyi tanıyoruz" ifadelerini kullandı.
Holdinglere haklarını aramak için gittiklerinde kendilerine kötü davranıldığını belirten mağdurlar "Biz hakkımız olan paranın ne kadar olduğunu sormaya gittik oraya çocuklarımızla. Bize öyle bir çıkış yapıldı ki. Bizim canımız böyle olunca çok daha fazla yanıyor. O şirketleri yönetenler orada oturuyorlarsa o koltuğun yarısının bizim olduğunu unutmasınlar" dedi.
Platform planıHolding mağdurları toplantıda, avukatları ile birlikte bir platform kurulması yönünde görüş birliğine vardı. Buna göre gurbetçiler başta Almanya olmak üzere pek çok ülkede ve Türkiye'de bir araya gelerek mağduriyetlerini platform üzerinden kamuoyu ile paylaşacak. Platform, siyasi partileri de ziyaret ederek haklarının korunmasını talep edecek. |