CHP’de olağan kurultay süreci, tüzük tartışmaları gölgesinde yürütülürken örgütten de, “Tüzük acil değiştirilmeli” çağrısı geldi. Seçimlerin ardından Merkez Yönetim Kurulu'nda (MYK) yapılan değişikliğin örgütü tatmin etmediğini dile getiren CHP Çankaya İlçe Başkanı Fahri Yıldırım, “Örgütlerin temel talebi aday tespitlerinde söz sahibi olmak” dedi. Partide değişim çağrıları yapanlara da eleştiri getiren Yıldırım, “Sadece genel başkanlık üzerinden değişimi doğru bulmuyoruz. Beş yıl önce nitelikli üye önerimize karşı çıkanlar bugün değişimden bahsedemez” dedi.
Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel seçimlerinin ardından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun çağrısı ile CHP’de başlayan değişim tartışmaları sürerken, bir yandan da tüzükle ilgili çalışmalar da partinin gündemini meşgul etmeye devam ediyor. 2018'deki kurultayda tüzük değişikliği önerisini sunan isimlerden biri olan CHP Çankaya İlçe Başkanı Yıldırım, “5 yıl önce daha demokratik bir tüzük çağrısında bulunduk, Çankaya da pilot bölge olsun dedik. Ancak, bugün değişim çağrısında bulunanlar o gün buna karşı çıktı” diye konuştu.
T24’ün sorularını yanıtlayan Yıldırım, özellikle milletvekili adaylarının belirlenmesini düzenleyen 52. maddenin değiştirilmesini, yığma üyeden kurtularak nitelikli üyeye geçilmesini talep ettiklerini hatırlattı. Yıldırım, “Şimdi değişim talep eden arkadaşlarımızın değişimin nasıl, nerede, niçin yapılacağıyla ilgili bir açıklamaları yok. Sadece bir genel başkanlık üzerinden değişimi de doğru bulmuyoruz” dedi. Değişimin ilkeler üzerinden konuşulması gerektiğini kaydeden Yıldırım, “Toplumsal muhalefetin umut ve beklentilerine cevap verecek politikalar büyütmeliyiz ve buna uygun kadrolar yaratmalıyız. Bunları yaratabilirsek değişimin önünü açabiliriz” ifadelerini kullandı.
“Genel Başkanımızla örgüt arasına set çekildi”
Seçim sürecindeki kampanya yönetimine yönelik eleştiriler getiren Yıldırım, şunları söyledi:
“Seçim süresince Genel Başkan'ın ve parti örgütlerinin olağanüstü çabalarına biz şahidiz. Çankaya ilçe olarak biz oylarımızı arttırdık. Ama kampanyanın yanlış gittiğini biz de gördük. Her yere ilettik, iletmeye de devam ettik. Kampanyayı yürüten ajansla örgütü bir türlü buluşturamadılar. Kampanyayı yürüten ajansın söylemleri, materyalleri örgüte zamanında gelmedi ve örgütler burada bir sıkıntı yaşadı. Toplumun beklenti ve umutlarını bizden dinleyip ona göre bir pozisyon almaları gerekirdi. Genel Başkanımızı yönlendirenler, eğer örgütle ilişkisinin önüne set çekmeseydi toplumun ihtiyaçlarını ve beklentilerini ve politik söylemlerini biz genel başkanımıza iletebilirdik. Önümüze bir set çekildi. Ve biz bunu aşmak için çok uğraştık ama aşamadık. O yüzden kampanyanın eksik yürüdüğünü, hatalı yürüdüğünü, kampanyayı yürüten ajansın doğru söylemler üzerinden gitmediğini düşünüyoruz.”
“Örgütlerin temel talebi aday tespitinde söz sahibi olmak”
Seçimin ardından Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun MYK’da yaptığı değişikliklerle ilgili de “Örgütleri tatmin etmedi” diyen Yıldırım, şöyle konuştu:
“Örgütlerin temel talebi aday tespitlerinde söz sahibi olmak. Çankaya İlçe Örgütü olarak, kendi bölgemizde tercih edilen milletvekili önerilerini bizden almaları gerekirdi. Bizden alınan önerileri milletvekili adaylığı için kurulan komisyon dikkate almadı. Hem Ankara’da hem Türkiye genelinde bu böyle oldu. Genel merkez, parti üyelerimizin umutla beklediği, kendi içinden çıkan kadroları göremediği zaman kampanyada zafiyet yaşandı.”
“Tüzük acil değiştirilmeli”
Kongre süreçleri öncesinde yaşanan tüzük tartışmaları ile ilgili soruları da yanıtlayan Yıldırım, şunları kaydetti:
“Örgütler genel başkanı eleştirmiyor. Örgütler sistemi eleştiriyor. Sistemdeki tıkanıklık ve bozukluklar giderilmeli. Tüzük, acil değiştirilmeli. Kesinlikle örgütün iradesi ön plana çıkartılmalı. Nitelikli üyeye geçilmeli. Örgüt çalışmalarına katılmayan, örgütün eylem ve etkinliklerinde bulunmayan, projelerinde bulunmayan parti üyelerinin seçme hakkı elinden alınmalı. Ve parti yeni kadrolar yetiştirmeli. Yığma yapıdan dolayı partimize çok büyük insan kaynağı ve gücünü kaybediyoruz. Parti üyesinin görev ve yetkilerini sıralayacak. Bu görev ve yetkilerini yerine getirenlerin seçme ve seçilme hakkını kriterlere bağlayacak. Örnek veriyorum. Beş yıl parti üyeliği olmayan, şu şu görevleri yapmayan, şu şu projelerin içinde olmayan parti üyesi, ilçe başkanı olamaz.
“Kriter var ama arkasından bağlayıcı bir şey var”
Tüzükte örneğin ön seçimle ilgili kriterler var ama arkasından başka bağlayıcı bir şey var. Blok listede yapabilirsiniz diye. Şimdi Cumhuriyet Halk Partisi'nde şöyle bir şey var. Seçimi kaybedenler ya da azınlıkta kalanlar çarşaf liste istiyor. Seçim kazananlar blok istiyor. Peki çarşaf liste isteyenler kendi mahallelerinde niye blok listeyle seçiliyor ya da çarşaf listeyi savunanlar neden yeniden bir anahtar liste yaparak blok liste haline dönüştürüyor. Bundan kurtulmanın yöntemi nedir? Üyeyle seçime gitmek parti üyesiyle, hangi üyeyle, tarif ettiğimiz nitelikli üyeyle.”