İsrail askerlerine taş atmak suçundan 3 aydır tutuklu olan iki çocuk babası Filistinli Arafat Ceradat'ın czaevinde şüpheli ölümümünün yeni bir intifadayı tetikleyebileceği belirtiliyor.
İsrail'in Mecdu Cezaevi'nde cumartesi günü hayatını kaybeden Arafat Ceradat Batı Şeria'da düzenlenen cenaze töreni ile toprağa verildi.
Arafat Ceradat'ın evinden alınan naaşı, binlerce Filistinli eşliğinde cenaze aracıyla kabristana götürüldü.
Filistinliler, 30 yaşındaki Ceradat'ı doğduğu yer olan Halil kentinin Sair kasabasında son yolculuğuna uğurladı.Cenaze töreninde slogan atan Filistinliler, ''Ceradat'ı öldürdüğü gerekçesiyle İsrail'den hesap vermesini'' talep etti. Ceradat'ın eşi Delal, eşinin İsrail hapishanesinde öldürüldüğünü, göz altına alındığı günden beri kendisinin sürekli saldırıya maruz kaldığını vurgulayarak, uluslararası kurumlar tarafından İsrail'e soruşturma açılmasını istedi.
Kardeşi Muhammed ise, otopsiden önce Ceradat'ın naaşına bakmaya izin verdiklerini ve kardeşinin vücudunda işkence izlerini gördüğünü dile getirdi.
Öte yandan İsrail basınında yer alan değerlendirmelerde, açlık grevindeki Filistinliler nedeniyle bölgede zaten yüksek olan gerilimin, Ceradat'ın şüpheli ölümünün ardından daha da yükseleceği tahminlerinde bulunuldu.
Ceradat'ın ölümünün ardından Filistin sokaklarının öfkeyle kaynamaya başladığını söyleyen İsrailli askeri analist Alex Fishman, son olayı Filistin'de 'yeni bir intifadayı başlatacak kıvılcım' olarak nitelendirdi. Filistin yönetimi yetkililerinden yapılan açıklamalarda da, göstericilerin şiddet eylemlerine yönelmeyeceklerini ancak yaşanan gerilimin bölgede yeni bir intifadaya yol açabileceği kaydedildi.
İsrailli eski Bakan Binyamin Ben-Eliezer ise, çatışmaların ancak Netanyahu yönetiminin barış sürecinin yeniden canlandırılmasına yönelik 'gerçek adımlar' atmasıyla mümkün olabileceğini belirtti.
Öte yandan gözlemciler, Ortadoğu barış görüşmelerinin tıkanması, İsrail cezaevlerindeki Filistinli mahkum ve tutukluların kitlesel açlık grevi eylemleri ve Batı Şeria'da Filistinli göstericiler ile İsrail güvenlik güçleri arasındaki çatışmaların '3. İntifada'nın zaten başlamış olduğunu' gösterdiğini savunuyor.
Gözler İsrail cezaevlerinde
Ceradat'ın, İsrailli yetkililere göre 'kalp krizi' Filistin makamlarına göre ise 'işkence' nedeniyle hayatını kaybetmesi, gözlerin yeniden İsrail cezaevlerine çevrilmesine neden oldu.
İsrail'in 1967'de Batı Şeria, Gazze ve Doğu Küdüs'ü işgal etmesinden bu yana onbinlerce Filistinli'nin tutuklandığı belirtiliyor. Bu da her aileden bir kaç kişinin İsrail tarafından tutuklandığı anlamına geliyor. Filistinliler, taş atmak gibi basit eylemlerin yanı sıra ölümlü saldırılardan da mesul tutuluyor.
İsrailli insan hakları kuruluşu B'Tselem'in raporlarına göre, İsrail gizli servisi Şin Bet, sorguladığı mahkumlara sistematik olarak kötü muamelede bulunuyor. Kuruluş, tutukluların 10 yıl boyunca 700'e yakın şikayetine rağmen adli bir soruşturma açılmadığına dikkati çekiyor. Ceredat'ın ölümüyle 1967 yılından bu yana İsrail cezaevlerinde ölen Filistinlilerin sayısı 207'ye ulaştı.
Mecdu Cezaevi'nde İsrail askerlerine taş atmak suçundan 3 aydır tutuklu bulunan iki çocuk babası Arafat Ceradat, bugün toprağa veriliyor. El-Halil başta olmak üzere Batı Şeria'daki birçok kentte cenaze töreni ve akabinde geniş çaplı gösteriler düzenlenmesi bekleniyor.
İsrail işgaline karşı 1987'de Filistin halkının başlattığı 'Birinci İntifada', Ağustos 1993'te Özerk Filistin Yönetimi'nin kabul edildiği Oslo Anlaşması'nın imzalanmasıyla sona ermişti.
Eski İsrail Başbakanı Ariel Şaron'un tartışmalı Mescid-i Aksa ziyaretinin ardından Eylül 2000'de başlayan 'İkinci İntifada' ise, Şubat 2005'te Mahmud Abbas ve Ariel Şaron arasındaki ateşkes anlaşmasıyla sona erdi.