Gündem

Cezaevindeki çocuklar yazdı: Gardiyanlar tarafından dövüldüm, tokat attılar, çaresiz hissettim

"İtiraz etmedim, itiraz etsem ne olur ki"

20 Kasım 2018 11:01

Bugün 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü. Türkiye'de özgürlüğünden, ailesinden, haklarından yoksun binlerce çocuk demir parmaklıklar arkasında büyüyor. İnsan Hakları Derneği (İHD) Hapishane Komisyonu’ndan ve Türkiye Çocuklara Yeniden Özgürlük Vakfı aracılığıyla çocukların notlartına ulaşıldı. Bir çocuğun, "3-4 ay önce gardiyanlar tarafından dövüldüm. Boş memurun odasına götürüldüm. Tokat attılar, sopa attılar bunu yapan birden fazla gardiyandı. Çaresiz hissettim" sözleri dikkatleri çekti.

Cumhuriyet'ten Zehra Özdilek'in haberine göre TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’nda Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü’nün açıklamasına göre 31 Ekim itibariyla 743’ü annesiyle kalan bebekler olmak üzere 3 bin 19 çocuk cezaevinde. Cezevinde ve yeni tahliye olan bazı çocukların notlarına İnsan Hakları Derneği (İHD) Hapishane Komisyonu’ndan ve Türkiye Çocuklara Yeniden Özgürlük Vakfı aracılığıyla ulaştık.

Üzüntü verici notlar şöyle:

-“Tahliyesiniz dediler. Biz inanamadık. Sonra arkadaşlarla vedalaşıp askeriyede işleri bitirip çıktık. Ailemize haber vermişler ama çıktığımızda daha gelmemişlerdi. Akşam karanlığında tahliye olduk. Çıkar çıkmaz gökyüzüne baktım. Gökyüzüne hep başım dik bakardım, artık normal bakınca da gökyüzünü görebiliyordum. Yıldızlara, gökyüzünün o anki manzarasına âşık oldum. Ama oradan ben değil ‘içimdeki ağlayan çocuk’ dışarı çıktı.”

- “Arkadaşlarla kavga etmiştik bundan dolayı kötü muameleye maruz kaldım. 3-4 ay önce gardiyanlar tarafından dövüldüm. Boş memurun odasına götürüldüm. Tokat attılar, sopa attılar bunu yapan birden fazla gardiyandı. Çaresiz hissettim.”

-“Beş defa disiplin soruşturması geçirdim. Mahkemede kavga etmek, odayı yakma, koğuşta kavga gerekçesiyle hakkımda disiplin soruşturması açıldı. Savunmayı sözlü ve avukatsız yaptım. 20 gün izin ertelemesi, üç gün hücre cezası, etkinliklere katılmama cezası, aldım. İtiraz etmedim, itiraz etsem ne olur ki.”