Çernobil Nükleer Santrali’nde 1986 yılında yaşanan felaket belleklerdeki canlılığını hâlâ koruyor. Santralde yaşanan patlama ve ardından çok geniş bir bölgeye yayılan radyasyon bulutu, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu rakamlarına göre 4 bin, bazı farklı kaynaklara göre ise en az 100 bin kişinin ölümüne neden oldu. Dünya çapında bu felaketten dolayı yaşanan maddi zararın ise 180 milyar dolar civarında olduğu tahmin ediliyor. Olaydan bir süre sonra yoğun miktarda radyasyon yayan bölümlerinin üstü beton dökülerek kapatılan tesis, bu betonda çatlaklar oluşmaya başlaması nedeni ile yeniden yoğun miktarda radyasyon saçmaya devam ediyor. İşte bunun engellenmesi için yeni ve kalıcı bir koruma projesi üzerinde bir süredir çalışmalar yapılıyor. Kendi alanında bir ilk olacak söz konusu projeye göre, Çernobil Nükleer Santrali enkazının radyasyon saçan bölümünün üstü dev bir kaplama ile kapatılacak. 100 metre yüksekliğinde, 165 metre uzunluğunda olması tasarlanan bu kaplamanın güvenli bir mesafede inşa edildikten sonra raylar üzerinde tesisin üstüne taşınması ve monte edilmesi planlanıyor. Ancak tahmin edilenden daha masraflı olacağı belli olan proje için yıl sonuna dek 600 milyon euroya ihtiyaç var ve bu mali sıkıntı işleri durma noktasına getirmiş durumda.
G7 ülkeleri ikiye bölündü
Almanya Çevre Bakanlığı’nda enerji konularından sorumlu olan Almanya Çevre Bakanlığı Müsteşarı Jochen Flasbarth, G7 ülkelerinin nükleer konular uzmanları ile görüşmelerde bulunmak üzere biraraya geliyor. Bonn kentinde gerçekleşen toplantılarda yıllar önce Ukrayna’ya sözü verilen kaplama projesinin akıbeti önemli gündem maddeleri arasında yer alıyor. Alman parlamentosunda yer alan muhalefet partilerinden Yeşiller’in nükleer konularla ilgili uzmanı Sylvia Kotting-Uhl, G7 ülkelerinden Almanya, Kanada, İtalya ve Amerika Birleşik Devletleri’nin projeye daha fazla destek vermeye hazır olduklarını, İngiltere, Fransa ve Japonya’nın ise bu konuda çekimser kaldıklarını bildirdi.
Daha önce G8 oluşumu içinde yer alan ve projeye destek veren ülkelerden olan Rusya’nın ise Ukrayna ile yaşadığı krizden dolayı herhangi bir katkı sağlamasını kimse beklemiyor. Müsteşar Flasbarth da çalışmaların uzayacak olmasına rağmen projenin dört, beş yıl içinde tamamlanacağına inananlardan.
Çernobil Nükleer Santrali enkazından daha fazla radyasyon yayılmasını engellemesi öngörülen kaplamaya Almanya toplam 80 milyon euro destek vereceğini daha öne duyurmuştu. Bu yılın ve önümüzdeki yılın bütçelerinde bu proje için ayrılan para sene başına 7 milyon 650 bin euro. Ancak söz konusu meblağ yapım çalışmalarının devam etmesi için yeterli değil. Çevre örgütü Greenpeace’ten Atom Uzmanı Tobias Münchmeier’e göre batı devletlerinin sorumluluk almaları ve siyasi açıdan zor günler yaşayan Ukrayna ile dayanışma içinde olmaları gerekiyor. Ancak en önemli sorun da aslında dünya üzerinde yaşanan siyasi krizler. Suriye ve Ukrayna’daki hadiseler, Afrika’da durdurulamayan Ebola salgını gibi konular gündemde iken, G7 ülkelerinin hükümetlerinin dikkatini Çernobil enkazına çekmek oldukça zor.