Gündem

Cemil Çiçek: Yargının işleyişindeki sıkıntılar milli güvenlik problemi yaratıyor

SKY TÜRK Televizyonu'na canlı yayın konuğu olan Meclis Başkanı Çiçek, yeni anayasa çalışmalarıyla ilgili, 88 maddenin müzakere edildiğini, bunun 30'unda mutabakat sağlandığını bildirdi.

01 Şubat 2013 15:04

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, yargının işleyişiyle ilgili bir takım sıkıntıların aynı zamanda milli güvenlik problemi çıkardığını söyledi.  Yeni anayasa çalışmalarıyla ilgili, 88 maddenin müzakere edildiğini, bunun 30'unda mutabakat sağlandığını bildirdi. Çiçek,  ''Anlaşabildiğimiz noktalarda anlaşalım. Anlaşamadığımız noktalarda da genel başkanları ziyaret ederek, kamuoyunun katkısını isteyerek, bir kısım formülleri bulabiliriz'' dedi.

SKY TÜRK Televizyonu'na canlı yayın konuğu olan Çiçek, Başbakan'ın konuyla ilgili açıklamasının muhalefet tarafından rest olarak algılandığının belirtilmesi üzerine, bunun Türkiye'nin önüne gelmiş çok önemli bir fırsat olduğunu ve siyasette bu fırsatın kolay kolay ele geçmeyeceğini söyledi. Çiçek, ''Bu fırsatı iyi değerlendirmeliyiz, böyle bir sorumluluğumuz var'' dedi.

Çiçek, 4 siyasi partinin doğru bir kararla ve geçmişte emsaline çok az rastlanan veya hiç rastlanmayan bir kararla bu işin, bu dönem bu Meclis tarafından neticelendirilmesini istediğini vurguladı. Bunun önemli bir karar olduğunu ifade eden Çiçek, ''Yapılış tarzı, içerdiği hükümler bunca değişikliğe rağmen halen Türkiye'nin ihtiyaçlarına cevap verememesi, önceliklerinin, kurumlararası, erklerarası dengelerin bozuk olması, felsefesi...Neresinden bakarsanız bakın, 4 siyasi parti dedi ki, (yeni bir anayasa, kısmı değişiklikle bu iş olmaz)'' diye konuştu.

 TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun çalışmalara başlarken ''2012 sonuna kadar bitirmeyi hedefliyoruz'' dediklerini belirten Çiçek, ''2012 yılı sonu, bizim kendimizi motive etmek, performansımızı ölçmek bakımından, biraz daha bu konuları belli takvim içinde götürmek bakımından ortaya konulmuş hedefti. Bir çek, senet tarihi gibi değildi'' dedi.

Çiçek, 31 Aralık'a geldiklerinde bir kısmı kendilerinden kaynaklanmayan, bir kısmı da ilk kez bir Anayasa yapılmasının getirdiği zorluktan ötürü programın gerisinde kaldıklarını hatırlatarak, bunun üzerine genel başkanları ziyaret ettiğini anlattı.  Çiçek, izlenecek yolla ilgili şunları kaydetti:

''Tabiatıyla biz anlaşabildiğimizi anlaşacağız. Görüş birliği içinde götüreceğiz. Anlaşılamayan noktalarda nasıl bir formül bulunacak? Bir taraftan madde, konu müzakerelerini yapalım ama öbür taraftan da anlaşamadığımız konularla ilgili nasıl bir yol ve yöntem takip edileceğine dair partiler çalışma yapsın…

Anlaşabildiğimiz noktalarda anlaşalım. Anlaşamadığımız noktalarda da o noktaya geldiğimizde elbette sayın genel başkanları ziyaret ederek, kamuoyunun katkısını isteyerek, bir kısım formülleri bulabiliriz, bulma imkanı vardır.''
 


-''Kritik maddeler, konular var..''-

Geçen yıl, Anayasa yazım sürecine başladıktan sonra fiilen 87 gün çalıştıklarına işaret eden Çiçek, çeşitli sebeplerden dolayı yazım çalışmalarına başlanan 245 gün içinde 87 gün çalıştıklarını ve önemli sayıda madde müzakeresi yaptıklarını ve birçok konuda epey mesafe alındığın vurguladı.
''Kritik maddeler, konular var. Onları da ya aşacağız ya onu bir kenara koyup, daha sonraya bırakarak uzlaşabildiğimiz maddelerin sayısını artırmak ve uzlaşma konularını biraz daha artırmak... Üzerimize düşeni yapalım'' diyen Çiçek, kendilerinin yeni anayasa yapmaya yoğunlaşması gerektiğini söyledi.
Çiçek, ''Bizim dışımızda bir kısım açıklamalar varsa, bunu kamuoyu da herkes de değerlendirir. Biz önümüzdeki işe bakalım. Bugün itibarıyla 88 maddeyi müzakere etmişiz. Mart sonuna geldiğimizde belki bu 128, 130 olur. Ne kadarını anlaştık, anlaşılmayan maddeler neler, burada ne yapılabilir? Bunları da bir taraftan düşünerek belli noktaya getirelim. Aksi takdirde bu iş yarıda kaldı diyelim. O zaman ne olacak? Türkiye, böyle bir fırsatı kaçırmış olur. Her parti biri diğerine söyleyecek cevap bulabilir. Ama ben şahsen millete verecek cevap bulamam. Onun için biraz da millete vereceğimiz cevabı hesaba katarak çalışmaların üzerine biraz daha fazla yoğunlaşalım, daha fazla zaman ayıralım'' dedi.
Aynı anda 2-3 çalışmayı birden yapabileceklerini belirten Çiçek, bir yandan metinleri müzakere ederken öbür taraftan danışmanlardan, bu işi bilenlerden anlaşılamayan noktalarda kendilerine nasıl katkı vereceklerini konuşarak işi belli noktaya getirebileceklerini söyledi.

Yargının işleyişindeki sıkıntılar milli güvenlik problemi çıkarıyor

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, yargının işleyişi ile ilgili bir takım sıkıntıların, aynı zamanda milli güvenlik problemi de çıkardığını söyledi.
SKY TÜRK Televizyonu'na canlı yayın konuğu olan Çiçek, uzun tutukluluk sürelerine değindi. Türkiye'de yargının genelde tutuklama yönünde temayülünün söz konusu olduğunu belirten Çiçek, bunun, tutuklu ve hükümlü sayısı mukayese edildiğinde görüldüğünü ifade etti. Çiçek, açılan davaların yüzde 48'inin beraatla sonuçlanmasının da ayrı bir gösterge olduğunu dile getirdi.
Cemil Çiçek, ''Birini tutuklamışsınız bir kaç sene, sonunda diyorsunuz ki 'Kusura bakma seni tutukladık ama beraat kararı verdik.' Peki o kadar içeride kaldıktan sonra bana, aileme, işime, onuruma verdiği zarardan sonra devletin, 'kusura bakma' demesi neyi değiştirir ki?'' diye konuştu.
Bu sıkıntıların giderilmesi için zaman zaman yasama organının düzenlemeler yaptığını anlatan Çiçek, şunları söyledi:
''Gerçekten tutukluluk uzun sürüyor. Yargılamayı hızlandırmak için bir çok tedbirler alındı. Geçen sene kanun çıktı. Ama buradaki sıkıntı yasada değil, uygulamada. İki konuda, yargının tutumundan yasama organı ve yürütme organı rahatsız olmuştur. Yürütme diyor ki 'Ben CMK 250. maddeye göre yargılama yapan yargı organlarının tutumundan rahatsızım. Ben seni kaldırıyorum.' Yasama organı da buna katılıyor. Yargı da çıkan yasanın gerekçesini, Meclis'in iradesine uygun yorumlamak durumundadır. Aksi halde bu keyfilik olur.
Yasama organı diyor ki 'Ben uzun tutukluklardan rahatsızım. Ne kadar elinizde dava varsa, sizin elinize böyle çağdaş imkan getiriyorum. Adli kontrol imkanını getirerek size kolaylaştırıcı bir imkan sağlıyorum.'
Yargılamalarda yaşanan sıkıntılar, Türkiye'de siyasi gerilimlere de neden oluyor, güvenlik problemi de çıkıyor. Ülkenin güvenliğini kiminle sağlayacağız? Son günlerdeki tartışmaların özünde biraz da bu var. Yargının işleyişi ile ilgili bir takım sıkıntılar, aynı zamanda milli güvenlik problemi de çıkarıyor.
Yargı sorunları çözmek yerine bazı uygulamaları itibariyle tam tersi 'sorun 'üreten gibi bir algılanır bir noktaya geliyor. Yasa eksikliği mi var? Yeni yasalar da çıkabilir ama eldeki yasalardan beklenen muradı hasıl etmemiz gerekiyor. Tutukluluk tedbirdir, mahkumiyet değildir. Deliller toplandıktan sonra dava açılır. Savcı davayı açtı ilgili mahkemeye. Hakim 15 gün içinde inceleyecek. Eğer dava açılmasını gerektirecek kadar delil toplanmadıysa iade edilecek. Bizim beklentimiz tutuklamaların mahkumiyete dönüşmemesi.''
Cemil Çiçek, adli kontrol düzenlemesinin, bugün tartışılan konuların önemli bir bölümünü çözecek çok çağdaş bir müessese olduğunu ifade etti.

-Genel Kurul'daki ''ırkçılık'' tartışması-

Çiçek, dün Genel Kurul'daki ''ırkçılık'' tartışmasında, BDP Muş Milletvekili Sırı Sakık'ın ''Kafkaslardan, Boşnaklardan gelenler, bu ülkenin sahipleri siz değilsiniz. Haddinizi bileceksiniz'' sözlerinin anımsatılması üzerine, şöyle konuştu:
''Meclis kürsüsü, hür ve bağımsız bir kürsüdür. Böyle bir imkanın olması, aklınıza gelen her şeyi söyleminiz anlamına gelmez. Bizler sorumlu insanlarız. Konuşmalarımıza, davranışlarımıza dikkat etmemiz gerekiyor. Maalesef bu dönem hepimizi üzen, yaralayan, toplum barışını yanlış yönde etkileyen konuşmalar oldu. Bunlara dikkat edilmesi gerekiyor.
Sadece seçim bölgemizi düşünerek yaptığımız açıklamalar, bence sorumlu açıklamalardır. Seçildiğimiz andan itibaren Türkiye'nin milletvekiliyiz. Konuşmalarımızı, ülkenin tümünü hesaba katarak yapmamız gerekiyor. Meclis kürsüsünün sağladığı imkan, her istediğinizi söylemek gibi bir şeyi bize vermez. Keşke bu tartışmalara Türkiye girmeseydi, ama girdi.''

-Meclis TV-

Cemil Çiçek, Meclis TV'nin yayın süresine ilişkin bir değişiklik olup olmayacağı sorusu üzerine, bu konuyu incelediklerini, TRT ile görüşmelerde bulunduklarını dile getirdi. TRT ile yapılan protokole uyulmadığını belirten Çiçek, Meclis'in çalışma sürelerinin belli olmadığı için TRT'nin, söz konusu kanalı kendi açısından değerlendiremediğini kaydetti. Çiçek, konu üzerinde çalışmaların sürdüğünü ifade etti.
Cemil Çiçek, ''Siz sürekli yayın olmasını düşünüyor musunuz?'' sorusuna, ''Bu soruya 'evet' ya da 'hayır' demek belki çok politik olur. Yayınlayan ve yayınlamayan ülkeler var. Kısmen yayınlayan ya da özel bir kanalla anlaşan ülkeler var. Tabiatıyla milletin Meclisi'dir. Millet, burada ne olup bitiyorsa bunu bilmesi gerekir. Bilsin ki ona göre kararını versin'' dedi.
Çiçek, kabine değişikliğinin ardından eski Bakanlar için Meclis'te oda tahsisine ilişkin soruya ''Meclis'te gerçekten yer sıkıntısı var. 550 milletvekili sayısına göre yeterli oda yok. Yerler verilmiştir, verilmeyenler bir iki gün içinde çözülür. Kaldı ki bu geçici bir sıkıntı. Yeni binaya geçince bu sorunlar çözülecek'' yanıtını verdi.