Büyükada’da ruam hastalığı tespit edilen 81 at açılan iki çukura gömüldü. İstanbul Valiliği, ruam taraması bitene kadar faytonların faaliyetlerini yasakladı. Uzmanlar, insanlara geçebilecek hastalığın önlenmesi için Adalar'daki hayvanların kontrol edilmesi gerektiğini vurguladı ancak faytoncular bu duruma tepkili.
Valiliğe yanlış bilgi verildiğini, bu kararın yanlış bir bilgiden kaynaklandığını iddia eden faytonculardan Sinan Keleş, “Şimdi üç ay yasaklanması mantıklı mı? Benim aylık giderim 7 bin tl. 3 tane çocuğum var. Okul masrafları, evin kirası. Ne yapacağız biz şimdi? 6-7 tane de atım var. Atlar gitsin de siz nereye giderseniz gidin diyorlar. Nereye gidelim, dağa mı çıkalım?” dedi. Ayrıca Keleş,“Bu elektrikli araçların adaya girmesini isteyen bir kesimin provokasyonudur” yorumunda bulundu.
"Faytonlar kalkana kadar eylemlerimiz devam edecek"
İstanbul Vegan İnisiyatifi ve Hayvan Özgürlüğü Kollektifinden Funda Gül Özdem, İstanbul Büyükşehir Belediyesi önünde iki gündür eylem yapıyor. Özdem şu şekilde konuştu:
“Bu üç aylık yasak kararı, oradaki atların çalışması, saatlerin düşürülmesi ve faytonların sayıları azaltılması gibi bir karardır. Biz atların hepsinin süresiz bir şekilde özgürlüğüne kavuşturulmasını ve rehabilite alanlarına yerleştirilmesini istiyoruz. Bunun kararı verilene kadar bu direnişi devam ettireceğiz. Bahar dönemi geldiğinde atlar tekrar kullanılmaya devam edilecek. Bu durumu 15 yıldır yaşıyoruz. Turistler geldiği zaman atlar tekrar faytonlara koşulmaya devam edilecek. Ne hayvan özgürlüğüne ne de faytonların kaldırılmasına yönelik bir faydası var ve gelenek adı altında hayvan sömürüsüdür. Bu eylemi durdurmaya yönelik ikna çabaları oldu ancak biz kabul etmedik ve kararlıyız. Büyükada’daki atların tamamen özgürlüğüne kavuşmasını istiyoruz. Hayvan özgürlüğü aktivistleri olarak biz kimsenin ekmeği ile oynamıyoruz. O insanların mağdur olmasını istemiyoruz. Elektrikli araçların tesis edilmesi onlar içinde iyi olacak."
"Bu provokasyondur"
Keleş, bunun yıllardır devam ettiğini ve ortaya çıkan yeni bir durum olmadığını söylüyor. “İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından toplu ulaşım araçları adaya getirildi ancak biz izin vermedik” diyen Keleş son olarak şunları söyledi:
“Yıllardır senede iki kez bu uygulama yapılıyor. Kamuoyuna yanlış bilgi verilmiş ve bu yasak ise bu yanlış bilginin bir sonucu. ‘Bulaşıcı’ diyorlar, eğer bulaşıcı olsaydı 100 yıldır buradaki insanlara ve atlara bulaşırdı. Son dönemlerde faytonlara yönelik kaldırma çalışması ve kamuoyundaki yanlış bilgilerden kaynaklı. Bunlar faytonları kaldırmak için böyle bir plan uyguluyorlar. Biz bunu reddediyoruz. Şimdi ruam taraması diyorlar. Gitsinler Türkiye’nin bütün bölgelerinden yüz tane at toplasınlar. Yüz tane atın 5’i ruam hastası olduğu ortaya çıkar. Eğer çıkmazsa o zaman deriz ki; ‘bizim eksiğimiz, biz hata yapıyoruz’ ve gereken neyse biz yaparız. Şimdi diyorlar ki ‘kaçak at geliyor’. Bu atlar İran’dan Rusya’dan gelmiyor ki, yine Türkiye’deki atlar. Bir ülkenin atı kaçak olur mu? Bu atlara niye ruam taraması yapmıyorsun, iğnesini yapmıyorsun? Bu bir provokasyondur. Bu bir rant sorunudur.”