Dünya

Bulgaristan'da gözaltına alınan Alman vatandaşı: PKK ile ilişkim yok

Kısa süre önce Türkiye'nin talebiyle Bulgaristan'da gözaltına alınan Alman vatandaşı Mehmet Y. Almanya'ya iade edilmesi gerektiğini dile getiriyor. DW Bulgaristan muhabiri Vildan Bayramova, Mehmet Y. ile konuştu.

21 Eylül 2018 01:19

Mehmet Y. Türkiye'de PKK ile ilişkisi olduğu gerekçesiyle gıyabında yargılanıp hüküm giyen eski bir Türk vatandaşı. Eylül ayı başında Türkiye'nin isteği üzerine Bulgaristan'da gözaltına alınan Kürt kökenli Mehmet Y.'nin adı artık Interpol'ün arama listesinde geçmiyor. Kürt kökenli Mehmet Y. şu anda Bulgaristan'da bir otelde tutuluyor ve Bulgar yargısının hakkında vereceği kararı bekliyor. Alman vatandaşı Mehmet Y. pedagog olarak çalıştığı Bonn'a geri dönmek istiyor. DW'nin Bulgaristan muhabiri Vildan Bayramova, Mehmet Y. ile bir söyleşi gerçekleştirdi.

Varna'ya tatile geldiniz ve gözaltına alındınız. Bunun olmasını bekliyor muydunuz?

Hayır, kesinlikle böyle bir şey beklemiyordum. Ben her yıl eşimle beraber tatile giden biriyim. Şimdiye kadar gittiğim gerek Avrupa Birliği ülkeleri, gerekse Avrupa Birliği üyesi olmayan ülkelerde böyle bir sorunla karşılaşmadım.

Neden Türkiye'de hüküm giydiniz? Size yöneltilen suçlamalar neydi? Almanya'ya ne zaman ve nasıl gittiniz?

Cevap: Ben Kürt'üm. Türkiye'de üniversite öğrencisiyken siyasi görüşlerim ve etnik kökenimden kaynaklı baskılara maruz kaldım, gözaltına alındım, işkencelerden geçirildim. Kürt kökenli olduğum için beni PKK propagandası yapmakla suçluyorlardı. Halbuki ben 1995 yılında sadece anadilimin yani Kürtçe'nin üzerindeki yasakların kalkması ve etnik kökenimin yani Kürtlerin varlığının kabulünü istiyordum.

Almanya'ya Aralık 2001'de mülteci olarak gittim ve siyasi iltica talebinde bulundum. Bu talebim 2002'de Alman makamlarınca kabul gördü ve Türkiye'ye iade edilmem yasaklandı. Çünkü iadem durumunda Türkiye'de işkence ve tutuklanmaya maruz kalacağıma kanaat getirildi. Alman hükümetinin bu belgelerini Sofya'daki büyükelçilik avukatıma gönderdi ve avukatım bu belgeleri Bulgaristan mahkemesine sundu. 2009 yılından beri de Alman vatandaşıyım.

Türkiye'de PKK ile bir ilişkiniz oldu mu?

Hayır olmadı. Yukarıda da belirttiğim gibi sadece siyasi görüşlerim ve etnik kökenim nedeniyle bu baskılara maruz kaldım.

Bulgaristan'ın size herhangi bir suçlama yönelteceğine dair bir korkunuz var mı?

Ben ne Türkiye'de ne Almanya'da ne de Bulgaristan'da herhangi bir suç işlediğim için bu yönde bir korkum yok.

Bulgaristan'da size nasıl davranıyorlar? Otelin dışına çıkma hakkınız var mı? Günleriniz nasıl geçiyor?

Bana burada herhangi bir kötü muamele yapılmadı. Otele kontrol için gelen polis memurları da çok kibar ve nazikler. Otelin dışına çıkmam ise yasak. Günlerim de bekleyerek geçiyor.

Bulgar mahkemesinin kararını nasıl karşıladınız ve ne düşünüyorsunuz?

Ben bu kararı anlamakta zorluk çekiyorum. Buraya eşimle beraber tatil yapmaya gelmiştim. Bu yaşadıklarıma hâlâ inanamıyorum.

Almanya sizin için bir şeyler yapıyor mu, biliyor musunuz?

Olayın başından beri Almanya Adalet Bakanlığı ve büyükelçilik bizimle irtibat hâlinde.

Interpol artık sizi aramıyor. Bunun nedenini biliyor musunuz?

Nedenini bilmiyorum ama zaten benim Interpol tarafından aranmam bir hataydı. Çünkü ben politik nedenlerden dolayı haksızlığa uğrayan biriyim. Interpol'ün bu hatadan dönmesi beni memnun etti.

Otelde kaç gün kalacaksınız? Masrafları kim ödüyor?

Toplam 40 gün ama ben bunun daha kısa sürede bitmesini umuyorum. Ben Almanya'da pedagog olarak çalışıyorum. Benim geçen haftadan beri tekrardan işimin başına dönmüş olmam gerekiyordu. Burada geçirdiğim her gün daha dazla mağdur ediliyorum. Mağduriyetimin bir an önce sona erdirilmesini istiyorum. Masrafları da tabii ki ben ödüyorum.

İade davasının ne zaman gerçekleşeceğini biliyor musunuz?

Bunu maalesef bilmiyorum.

Peki Türkiye'ye iade edilmekten endişeleniyor musunuz? Orada size ne olabilir?

Tabii ki endişeleniyorum. Avrupa Birliği yasalarına ve benim mahkemeye sunduğum belgelere göre, Bulgar makamlarının böyle bir şey yapmamalarını umuyor ve bekliyorum.

Röportaj: Vildan Bayramova

© Deutsche Welle Türkçe