Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiye'nin üretim ve ihracat yapısıyla 2023 hedeflerini yakalamasının asla mümkün olmadığını belirterek, “Sanayimizde bir zihniyet devrimine ihtiyaç var. Bugün Türkiye, dünkü metotlarla yarına bir yere gidemez” dedi.
Ekonomi Bakanlığı, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ve Endüstriyel Tasarımcılar Meslek Kuruluşu (ETMK) iş birliğiyle Turquality programı kapsamında düzenlenen “Design Turkey Endüstriyel Tasarım Ödülleri” töreninde konuşan Çağlayan, bu etkinliğin uluslararası hale getirilmesi gerektiğini belirtti.
Çağlayan, 2023'ün Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100. yıl dönümü olduğunu anımsatarak, “Bu Cumhuriyeti bize kuran Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere bu ülke için canını veren şehitlerimize iyi bir Türkiye sunmak bir boyun borcu” diye konuştu.
Türkiye'de bugün gelinen noktanın son derece önemli olduğunu ifade eden Çağlayan, şunları kaydetti:
“Türkiye, yeni bir Türkiye olarak 2023'te ortaya koyduğumuz ekonomik değerlere çok rahat bir şekilde erişecek insan gücü, altyapı, lojistik ve her türlü stratejik yapıya sahiptir. En büyük sermayemiz, 29 yaş ortalamasındaki 75 milyonluk nüfusumuzdur. Bugünkü üretim ve ihracat yapımızla 2023 yılı hedeflerini yakalamamız asla mümkün değil. Sanayimizde bir zihniyet devrimine ihtiyaç var. Bizler Ar-Ge'yi, inovasyonu, yüksek katma değerli ürünleri yapmak zorundayız. Bugün Türkiye, dünkü metotlarla yarına bir yere gidemez. İlk önce bir yapısal değişikliğe ihtiyacımız var.”
'AB'ye üye olsaydık, AB yüzde 1,8 büyüyecekti'
Türkiye'nin dünyada ihracatı en fazla artan ilk 5 ülke içinde yer aldığını anlatan Çağlayan, “Bizi kapısında bekleten AB, eğer bizi AB'ye üye yapmış olsaydı büyümesi yüzde 1,5 değil, yüzde 1,8 olacaktı” diye konuştu.
Çağlayan, geçen yıl Türkiye'nin 90 milyon ton ihracat yaptığını aktararak, şunları kaydetti:
“Bu ihracatın bir kilogramı 1,46 sent, 2010 yılında 1,25 sent, 2009 yılında 1,16 sente gelmiş. 2012 yılının ilk 6 ayında ihracat kilogramımız 1,59 sente gelmiş durumda bulunuyor. Geçen yıl Almanya ihracatının bir kilogramını 4 dolara yaptı. Biz de 500 milyar dolarlık ihracat hedefini yakalamak için mutlaka kilogram fiyatımızı yükseltmemiz lazım. Katma değerli ürün üretmemiz lazım. Bu yarışmaya 410 başvuru oldu. Bu yarışmalara küçük salonlarda başladık seneye bu salonlar yetmeyecektir. Türkiye'yi bir market, ihracat ürünlerimizi de raflardaki ürünlere benzetirsek, raflardaki ürünlerin yarısı toplam gelirimizin sadece yüzde 6'sını sağlıyor. Bunlar, kilogram fiyatı düşük olan ürünler. Arkadaşlar hamallık yapıyoruz. Ar-Ge'yi ve inovasyonu geliştirmemiz lazım. Kilogram fiyatı en yüksek ilk 10 fasıl toplam ihracat miktarının sadece binde 2,5'ini oluştururken, ihracat gelirimizin yüzde 7,3'ünü oluşturuyor. Yükte hafif pahada ağır ürünler üretelim.”
İspanya'daki ekonomik sıkıntılara da değinen Çağlayan, “İspanya şu anda 10 yıl kaybetmiş vaziyettedir. Bu İspanya'nın dünyanın en değerli 500 markası içinde tam 10 markası bulunuyor, bizim ise hiç yok. Ülkemizdeki en değerli markaların toplam değeri 30-35 milyar dolardır” diye konuştu.
Çağlayan, Twitter'ı dünyada 500 milyondan fazla insanın kullandığını belirterek, “Bunu teknolojiye düşmanlığımdan değil, zamanım yok ondan kullanamıyorum. Twitter, logosunu 15 dolara mal ediyor. Bu yaratıcılık ve inovasyondur” dedi.
'TİM Başkanı müjde verecek'
Ödül töreni öncesi basın mensuplarıyla bir araya gelen Çağlayan, Sakarya'da kasım ayı ihracat rakamlarının Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından açıklanacağını anımsatarak, “Ben 29 günlük rakamı biliyorum ama tabii ki açıklamayı TİM Başkanı yapacak. Şimdiden bir şey söylemem doğru olmaz. Ancak yarın size iyi müjde verecek onu size söyleyeyim” dedi.