Kathimerini gazetesi dış haberler şefi ve köşe yazarı Ksenia Kounalaki, Atina çevresinde çıkan ve şu ana kadar en 76 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan yangına ilişkin olarak suçun sadece ülkede yaşanan kriz olmadığını ve bu boyutlardaki bir felaketle başa çıkmak için kapsamlı bir planın olmadığını yazdı.
Cumhuriyt'e konuk yazar olan Kounalaki, "Bu yas yeni değil ve insanı çileden çıkaran da bu. Herkes muazzam suçlu, doğa da sistematik olarak ülkeden intikamını alıyor" dedi.
Kounalaki, kaçak evler, plansız yapılaşma, etkili bir sivil savunma gücü ve yerleşim alanlarının tahliye planlarının bulunmaması, koordinasyon eksikliği, gönüllülerin azlığı, en büyük seferberliğin gerektiği anda devlet mekanizmasının felç olmasını felaketin büyüklüğünün nedenleri olarak sıraldı.
Kounalaki'nin yazısı şöyle:
"Yunanistan şokta. Demokrasiye dönüşünün 44. yıldönümünde, meclisin üzerindeki bayrak yarıya inmiş halde. Önceki gün öğle vakti, başkentin semalarını kara kızıl bir bulut kapladı. Ardından gelecek kıyamet görüntülerinin uğursuz bir alametiymiş. Nasıl oldu da Atina’ya birkaç kilometre mesafedeki bilindik sahillerde onlarca insan canlı canlı yandı veya alevlerden kaçarken boğularak can verdi, hala anlamaya çalışıyoruz. Kucaklaşmış halde kömüre dönmüş çocuklara dair korkunç detaylar gelince gözyaşlarımızı tutamıyoruz. Ekranlara yapışmış, ölü sayısının saat saat artışını izliyoruz. Ama bu yas yeni değil ve insanı çileden çıkaran da bu. Herkes muazzam suçlu, doğa da sistematik olarak ülkeden intikamını alıyor. Kaçak evler, plansız yapılaşma, etkili bir sivil savunma gücü ve yerleşim alanlarının tahliye planlarının bulunmaması, koordinasyon eksikliği, gönüllülerin azlığı, en büyük seferberliğin gerektiği anda devlet mekanizmasının felç olması, vatandaşlarınsa tedbirli ve bilgili olmaması, hatta itfaiye araçlarının geçeceği emniyet şeritlerine park etmek veya bahçelerindeki otları temizlemeyip ceza alınca şikayetçi olmak gibi uygunsuz davranışları, topyekun cefa çeken bir ülkenin emareleri. Suç kriz ve kemer sıkmanın mı? Bir yere kadar evet. Birçok yangınla mücadele aracı hizmet dışı; uçaklar eski, hasarlı ve tamir masrafları yüksek. Kriz sırasında sözleşmeli itfaiyecilerin işe alınması düştü ve itfaiyecilerin ekipmanı da kesintilerin kurbanı oldu. Ama 2007’de Ilia’daki trajedinin krizden önce gerçekleştiğini unutmayalım. Temel sorun memorandumlar değil, bu boyutlardaki bir felaketle başa çıkmak için kapsamlı bir plan olmaması."