Dünya

Brüksel zirvesi tartışmalar arasında başladı

Almanya Başbakanı Angela Merkel de, Euro Bölgesi borçlarının bir havuzda toplanması fikirlerine sert tepki gösterdi

29 Haziran 2012 14:23

Euro Bölgesi'ndeki ekonomik gerilemeden en kötü şekilde etkilenen ülkelerin nasıl canlandırılabileceği konusunda birbirinden farklı fikirler ortaya atılırken, AB liderleri borç krizinin nasıl hafifletileceğini görüşmeye başlıyorlar.

Brüksel zirvesi başlerken Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, AB içinde dayanışmaya gidilmesi için yeni bir çağrıda bulunurken, İspanya, borçlanma maliyetinin çok yüksek olduğunu savundu.

Almanya Başbakanı Angela Merkel de, Euro Bölgesi borçlarının bir havuzda toplanması fikirlerine sert tepki gösterdi.

Bununla brilikte ekonomik büyümenin teşviki için alınması öngörülen yeni önlemler üzerinde genelde görüş birliği olduğu gözleniyor.

İngiltere Başbakanı David Cameron, Brüksel'e varışında, "Bunlar, Euro Bölgesi ülkelerinin almaları gereken zor kararlar. Kendilerini bu kararları alma konusunda teşvik etmeliyiz." dedi.

Ancak Cameron, bütçe konusunda AB'ye daha fazla yetki aktarılması planları konusunda, "ben birçok bakımdan, Brüksel'in çok fazla yetki sahibi olması konusunda halkın kaygılarını paylaşıyorum." dedi.


Anlaşma kolay olmayacak


Zirvenin arifesinde Almanya Başbakanı Angela Merkel, Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ile Paris’te iki saatlik bir görüşme yaptı. Ancak iki lider, sürecin nasıl ilerleyeceği konusunda henüz fikir birliğine varamadı.

Almanya borç havuzu fikrine yanaşmazken, Fransa Euro Bölgesi'nin daha fazla entegrasyona ihtiyacı olduğunda ısrar ediyor.

Angela Merkel, krizi çözecek "sihirli bir formül" olmadığını söylüyor. Başbakan Merkel, büyüme anlaşması sağlanması için "ilerleme" kaydedildiğini ve Avrupa liderlerinin 130 milyar dolarlık teşvik paketini benimseyeceklerini umduğunu söyledi.

Tasarruf paketine karşı duruşu sayesinde cumhurbaşkanlığı seçimini kazanan Hollande ise, Perşembe günü "büyüme konusunda ortak noktalar" olduğunu belirtti.

Hollande, Fransız televizyon kanalı France 2'ye, "Merkel istediğim yönde hareket etti" dedi.

Alman liderle finansal işlemler vergisi konusunda da anlaştığını ekleyen Cumhurbaşkanı Hollande, istikrar konusunda hala anlaşmaları gerektiğini söyledi.

Fransız lider, "Tartışmaların devam etmesi normal. İspanya ve İtalya gibi yardıma muhtaç ülkeler için bir arada hareket etmeliyiz" dedi.


'Kısır döngü'


Avrupalı yetkililer, milli bütçeler üzerinde gücü olan bir Avrupa hazinesi kurmak gibi önerilerde bulundular.

10 yıllık plan, Euro Bölgesi'ni güçlendirmek ve olası krizleri önlemek için tasarlandı, ancak eleştirel çevreler planın mevcut borç krizini çözemeyeceğini düşünüyor.

İspanya'nın 10 yıllık tahvil faizi, kritik eşik olarak kabul edilen yüzde 7'ye yaklaşarak 6,9'a çıktı.

İspanyol ve İtalyan liderler, ülkelerin yakında uluslararası pazarlardan men edilip yardıma muhtaç kalabileceğinden endişeli.

BBC muhabiri Chris Morris, kısa vadeli düzenlemelerin sorunları çözmeyeceğini söylüyor.

Bazı Avrupalı liderler üye ülkelerin borçlarına Avrupa Merkez Bankası'nın çıkaracağı tahvillerle garanti sağlanmasını istiyor.

Ancak Almanya Başbakanı Angela Merkel, parlamentodaki konuşmasında Euro tahvilleri çıkarmanın doğru bir yol olmadığını, ters etki yaratacağını söyledi: "Katlanarak büyüyen borç kısır döngüsünü kırmaya uğraşıyoruz."

Merkel'in "Tutamayacağımız sözler vermememiz gerekir. Ortak güvenilirlik, yeterli kontrol sağlanabildiği zaman yaratılabilir" sözleri ise parlamentoda büyük alkışla karşılandı.

Almanya Başbakanı daha güçlü rekabetin sürekli büyüme için şart olduğunu söyledi.

Ancak Merkel, Alman vatandaşlarına daha fazla yüklenilmeden önce, bankacılık alanının yanı sıra, daha büyük mali ve siyasi birlik yolunda temeller atılması konusunda ısrar ediyor.

BBC'nin ekonomi muhabiri Andrew Walker, zirvede Euro Bölgesi'nin zayıf noktalarını onarmak adına küçük de olsa bir adım atılacağını söylüyor.

Ancak uzun vadeli planlar olmadığı sürece, İspanya ve İtalya gibi ülkeler için alınan borçların maliyetinin yüksek olacağını ve Euro bölgesinin ekonomik durumuna zarar vermeye devam edeceğini düşünüyor.

 

BBC Türkçe