Britanya’da yapılan son nüfus sayımı kendisini “pagan” olarak tanımlayanların sayısının 74 bine çıktığını gösterdi. Türkiye’de ise eski Türk inancı “Tengriciliğe” ilgi duyanlar olduğu belirtildi.
Independent Türkçe’den Ali Kemal Erdem’in haberi, günümüzün ilahi dinlere sahip toplumlarının bu dinleri kabul etmeden önce farklı inançlara sahip olduğunu hatırlatırken Britanya’da yapılan son nüfus sayımında dikkati çeken veriyi aktardı. Buna göre, bu nüfus sayımında kişilere cevap verilmesi isteğe bağlı bırakılarak kendilerini etnik ve inançsal olarak nasıl tanımladıkları da soruldu. 29 Kasım 2022 tarihinde Birleşik Krallık Ulusal İstatistik Ofisi'nin sitesinde yayımlanan sonuçlara göre "diğer dinler" başlıklı bölümde ilk sırada 74 bin kişi kendisini "pagan" olarak tanımlayanlar yer aldı. Pagan kelimesi en yalın tanımıyla "çok tanrılı" olarak nitelendirilebilir.
Sayımda kendisini salt "pagan" olarak niteleyenler haricinde 13 bin kişi de ayrıca Hristiyanlık öncesi Batı Avrupası'nda Kelt Mitolojisi'nden esinlenen yeni bir pagan inanışı kabul edilen Wicca'ya (Vika) inandığını söyledi. Avrupa ve ABD’de de inananları olan Vika inancının üç temel şartı ise büyü, doğaya saygı ve tanrıça ve diğer tanrılara tapınma.
Türkiye'de ise son yıllarda eski Türk inancı "Tengriciliğe" atıf yaparak kendisini "Tengrici" olarak nitelendiren veya bunu merak eden insanlar bulunuyor.
Geçen haziranda İstanbul Barosu'na kayıtlı avukat Burhanettin Mumcuoğlu da uzun bir hukuki mücadelenin ardından kimliğinin din hanesi bölümüne "Tengri" yazdırarak dikkat çekmişti.
Independent Türkçe’nin haber için ulaştığı avukat Mumcuoğlu, özellikle milliyetçi, Türkçü gençler arasında Tengriciliğin çok ilgi gördüğünü, bu konunun okunup, araştırıldığını öne sürerek, şu iddialarda bulundu:
"Türkçü fikir yapısında olmasa dahi, hatta ateist, agnostik, deist gibi görüşlerde bulunsa dahi kültürünü korumak açısından Tengriciliğe sahip çıkan çok insan var. Bu ilgiyi istatistiklere yansıtmamak için özel bir çaba sarf ediyorlar, açılan davaları sürüncemede bırakıyorlar, verilen dilekçeleri reddediyorlar. Şu an için yalnızca benim resmi din hanemde Tengri yazıyor, benimle birlikte veya benden sonra başvuruda bulunan binlerce insan yoğun bir çaba sonucunda engellenmeye devam ediliyor ancak hukuki mücadeleme devam ediyorum, elbet karşı koyamayacaklar. Karşı konulamadığı anda istatistikler çoğu insanı şaşırtacak."
Mumcuoğlu, dünyadaki eski inançlarla ilgili gelişmeleri de yakından takip ediyor.
"Tüm dünyada çeşitli boyutlarda olsa da özellikle Avrupa'da ve Türkiye'de eski inançlara yönelik ilgi artıyor. Bunun çeşitli nedenleri var" diyen Mumcuoğlu, bunun nedenlerine dair şunları kaydetti:
"Bilgiye ulaşımın kolaylaşması ilgiyi artıran nedenlerin başında. Bilgiye erişimin artması başlıca bir neden, bundan iki yüzyıl önce ortalama bir Türk'ün eski Türk inancından haberdar olması oldukça zordu, zamanla çalışmalar da arttı, yapılan çalışmalar sonucunda ortaya çıkarılan bilgiye erişim de kolaylaştı. Bu nedenin yanına hegemon inanç yapılarının güç kaybetmesini de ekleyebiliriz. Dünya her geçen gün daha seküler bir yapıya gidiyor, bu kaçınılmaz. Önceden varlığını dini temellere de dayandıran otoriteler artık ya zayıf örnekleriyle mevcut ya da ortadan kalkmış vaziyetteler. İnsanlar dini tercihler konusunda daha özgür, dinden çıkmak ve bunu ilan edebilmek artık daha kolay. Dolayısıyla insanlar eski inançlarını merak edip araştırabiliyor ve bunun sonucunda eski inançlarını tercih edebiliyor."