Geleneksel siyaset ve 14 yıl süren solcu iktidara tepki gösteren Brezilyalı seçmenlerin yüzde 46'sı dün yapılan başkanlık seçimlerinin ilk turunda aşırı sağcı aday Jair Bolsonaro'ya destek verdi.
İlk turdan birinci çıkan Bolsonaro ilk turda seçilmek için gereken yüzde 50 oyu alamadı. 28 Ekim'deki ikinci turda daha önce iktidarda bulunan İşçi Partisi'nin (PT) solcu adayı Fernando Haddad ile yarışacak.
Sık sık ülkenin eski askeri yönetimine olan özlemini dile getiren eski Yüzbaşı Bolsonaro'nın evanjeliklerle de yakın bağları var. Bolsonaro, hala ekonomik durgunluğun etkilerinden kurtulmaya çalışan ve art arda gelen yolsuzluk skandallarıyla hayalkırıklığına uğrayan seçmenleri "düzeni yeniden tesis etme" vaadiyle seçmenleri kendisine çekti.
Siyaseten doğruculuğu reddeden Bolsonaro, "ırkçı, homofobik ve kadın düşmanı" olmakla suçlandı ve hep bu suçlamaları reddetti.
Ancak 1991'den bu yana Kongre üyesi olsa da, aykırı bir portre çizdi ve bu sayede taraftar topladı.
Sol karşıtı oylar
Bolsonaro'nun seçim kampanyasında bireysel silahlanma yasalarını gevşetme, hükümlülerin yetişkin hapishanelerine gönderilme yaşını düşürme (şu anda 18) ve kentlerdeki şiddet içeren suçlar ve uyuşturucu kaçakçılığıyla sert mücadele vaatlerinde bulundu.
Seçimin ilk turundan önce hızla artçan desteğin bir nedeni daha var: çoğu seçmen siyasi düzen ve Dilma Rousseff'in görevden alınmasıyla iktidarı kaybeden PT'ye tepkiliydi.
Roussef ise Senato'da Minas Gerais eyaletinin temsilcisi olma yarışını kaybetti.
Oyların yüzde 29'unu alan Haddad'ı zor bir iş bekliyor. Brezilya'da ilk turda önde çıkan bir aday hiç ikinci turda kaybetmedi. Kamuoyu yoklamalarına göre hem Bolsonaro hem de Haddad'ı istemeyenlerin oranı yüzde 40'ların üzerinde. Seçimde oy kullanmayanların oranı ise yüzde 20'yle tüm zamanların en yükseğiydi.
Geçtiğimiz haftalarda Bolsonaro ve taraftarları PT ve (Yolsuzluk suçlamaları nedeniyle 12 yıl hapis cezasını yatan) eski Cumhurbaşkanı Luiz Inacio Lula da Silva'ya karşı saldırılarını yoğunlaştırdı.
Sosyal medyada yürüttüğü kampanyada PT'yi Venezuela ve Küba'daki sosyalit yönetimlerle yakından bağlantılı, iktidara delisi bir parti gibi göstermeye çalıştılar.
Bolsonaro ayrıca PT'yi "Brezilya tarihindeki en büyük suç çetesi" diye tanımladı ve "yenilmek üzere olduklarını" savundu.
"Hitler özentisi"
Ancak PT de saldırıya geçti ve Bolsonaro'nun tartışmalı açıklamalarını Adolf Hitler'in sözleriyle kıyaslayan kampanya videoları yaptılar.
Brezilya medyası popülist tarzı ve sosyal medyadaki görünürlürlüğünü ABD Başkanı'na benzetti ve Bolsonaro'ya "Tropiklerin Trump'ı" adını taktı.
Ancak İngiliz Guardian gazetesindeki bir yazıda "Bolsonaro aşırı sağcı ama Trump değil, daha kötüsü" denildi.
İlk turda aldığı yüzde 12 oyla üçüncü olan Ciro Gomez ise Bolsonaro'ya "küçük, tropikal Hitler özentisi" adını taktı.
Cunta yönetimine destek
Bolsonaro'nun Brezilya'nın askeri dikta yönetiminin hatasının (1964-1985) solcuları "öldürmek yerine işkence yapmak" olduğunu söylediği belirtiliyor.
Ayrıca insan hakları örgütlerine verilen ödenekleri de kesmeyi vaat etmiş, "insan haklarının Brezilya'ya zarar verdiğini" savunmuştu.
2016'da Kongre üyeleri dönemin başkanı Dilma Roussef'i azil oylaması yaparken, Bolsanoro oyunu Albay Alberto Brilhante Ustra'ya adadığını söylemişti.
Albay Ulstra, istihbarat örgütleri içindeki korkulan Doi-Codi adlı grubun başındaydı. 1970-75 yıllarında 500 solcunun yasadışı tutuklanması ve işkence edilmesine şahsen önderlik etmekle suçlanıyordu.
Tartışmalı açıklamalar
Bolsonaro'nun adınnın karıştığı bir başka tartışmalı olaysa PT'li kadın kongre üyesi Mario Do Rosario'ya "Sana tecavüz etmezdim, çünkü hak etmiyorsun" demesiydi. Bu sözleri yüzünden kendisine para cezası verildi ve cezayı temyize götürdü.
Bolsonaro cinsiyetçilik ve cinsiyetler arası ücret farkını teşvik eden yorumlar da yapmıştı.
2016'daki bir televizyon söyleşisinde kadın sunucu Luciana Gimenez'e "kadınlara erkeklerle eşit ücret vermeyeceğini, çünkü kadınların hamile kaldığını" söylemişti.
Daha sonra yanlış anlaşıldığını ve sadece işverenlerin görüşünü yansıttığını savunmuştu.
3 evlilikten 5 çocuğu olan Bolsonaro 2017'deki kamuya açık bir etkinlikte "4 erkek çocuktan sonra bir kız çocuğa sahip olmasının bir anlık zayıflık olduğunu" söylemişti.
Geçen yıl da Brezilya'daki Afrikalı kölelerin torunlarına aşağılayıcı sözler söylediği için ırkçılıkla suçlanmış, ancak daha sonra Yüksek Mahkeme'de bu suçlamadan aklanmıştı.
2011'deki bir TV yanında da "çocuklarımın eşcinsel olma ihtimali aklımdan bile geçmedi, çünkü iyi yetiştirildiler" dediği için para cezası almıştı.
Jair Bolsonaro, "Oğlu eşcinsel olsa asla sevemeyeceğini" söylemesine ve "Erkekler küçükken dayak atılmazsa eşcinsel olabilir" demesine karşın, homofobik olduğu iddialarını reddediyor.
Bolsonaro ayrıca siyah Brezilyalılar'ın ekonomik eşitliği için yürütülen programların durdurulmasını ve kadın cinayetlerine verilen cezaları yükselten yasaların geri çekilmesini savunuyor.
Kamuoyu yoklamalarında yükseliş
Aksine, Bolsonaro'nun etrafındaki tartışmalar, seçimin ilk turu öncesinde kendisini güçlendirmiş gibi görünüyor.
Geçen ay yüz binlerce kadın ülkenin önemli kentlerinde ve ülke dışında #ElNao (o olmasın) yazılı pankartlarla yürüdü.
Milyonlarca kadın da bu etiketi kullanarak sosyal medyadan Bolsonaro karşıtı mesajlar paylaştı.
Ama bunun ardından Ibope adlı kamuoyu yoklama kuruluşunun anketine göre kadınlardan aldığı destek yüzde 18'den yüzde 24'e çıktı. Haddad'ın kadınlardan aldığı destekse yüzde 21'den yüzde 20'ye geriledi.
Televizyon tartışmalarından kaçındı
Bolsonaro 6 Eylül'de yaptığı bir seçim mitinginde bıçaklandıktan sonra 3 hafta hastahanede yattı. Saldırgan, politikalarına karşı çıkan ve akli dengesi yerinde olmayan bir adamdı.
Ancak Facebook, Instagram ve Twitter'daki 12 milyon takipçisine verdiği mesajlar, sosyal medyayı iyi kullanan oğulları tarafından daha da geniş kitlelere ulaştı.
Doktorların tavsiyelerini gerekçe gösteren Bolsonaro, adayların Globo televizyonunun canlı yayınında yaptığı tartışmalara da katılmadı.
Bunun yerine, başka bir kanaldaki komedi programını izlerken çektiği fotoğrafı sosyal medyada paylaştı.
Bolsonaro bunun yerine rakip televizyon kanalı Record'ın bir ekibini kabul etti. Record'un sahibi ülkenin en etkin evanjelik kilisesinin lideri ve kurucusu Edir Macedo.
Yarım saatlik söyleşide bütün sorulara hiç sözü kesilmeden yanıt verdi ve Haddad'ı eski Cumhurbaşkanı Lula Da Silva'nın "kuklası " olmakla suçladı.
Bolsonaro "Aileye önem veren, ideolojik tarafgirlik olmadan dünyayla iş yapmak isteyen ve topluda birçok kişiyi, özellikle de kadınlar etkileyen şiddete karşı sert ve muhafazakâr bir aday olmaktan gurur duyuyorum. Brezilya halkını birleştirmek istiyorum, sol bizi böldü" demişti.