Gündem

Boyner: Kadın 'gizli kahraman' olmamalı

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner, 'Çalışma Hayatında Kadın' konulu konferansta konuştu.

14 Ocak 2011 02:00
T24 - TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner, "2023 yılında dünyanın en büyük 10. ekonomisi olmayı hedefleyen Türkiye, kadınlarını kazanmadan bunu başaramaz" diyerek kadınların çalışma hayatına katılımını "olması gereken" olarak görülmeye başlandığında sorunun çözüleceğini belirtti.



Çırağan Sarayı'nda Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf ve basın mensuplarının katılıyla gerçekleşen "Çalışma Hayatında Kadın" konulu konferansta konuşan Ümit Boyner, Türkiye'nin üzerine düşen en önemli görevlerden birinin; kadınları, “başarılı erkeklerin arkasında ve hep ‘gizli’ kahraman kalmaya mahkûm olmaktan kesinlikle çıkartmak olduğunu söyledi.

Boyner'in konuşması özetle şöyle:

"Dünya İnsani Gelişmişlik Endeksi’nde şu anda 83. sıradaki yerimizden lig atlamamız için toplumun yarısını oluşturan kadınları karar mekanizmalarında etkin; toplam katma değerin eş paydaşı bireyler haline getirecek fırsatları yaratabilmemiz gerekiyor. Onun için de kadının rolüne bakış açımızdan başlamamız gerekiyor diye düşünüyorum.

Türkiye 21. yüzyılda, yüzümüzü kızartan kadın-erkek eşitsizliği tablosu ile yola devam edemez, etmemelidir. Kadınların eğitim ve işgücü istatistikleri bakımından sonlarda yer alan konumunu değiştirmeye ve ülkemizi ekonomik ve sosyal refaha kavuşturmaya odaklanmalıyız. Bir ülkede kadınlar ekonomiden ve demokrasiden yeterince pay alamıyor, yönetimde söz sahibi olamıyorsa, o ülkenin gerçek anlamda gelişmiş olarak kabul edilmesi de  mümkün değildir. Kadınların ekonomiye katılmasının sadece kadınları ilgilendirmediğini, kadın-erkek tüm toplumu ileri taşıyacak bir konu olduğunu bilerek, çözüm süreçlerine erkeklerin de aktif olarak katılmasının şart olduğunu da görüyoruz.  Eğitime erişim için sergilenen seferberlik anlayışının sürdürülmesi, hatta artırılması, diğer yandan ev ve aile sorumlulukları nedeniyle çalışma hayatına hiç girememe veya kalıcı olamama sorunlarını ortadan kaldıracak tedbirlerin alınması gerekli. İhtiyacımız olan, çözümleri hayata geçirecek iradenin, başta devlet katında olmak üzere, kararlı şekilde sergilenmesi.

“Ama”larla, “ancak”larla artık mesafe alamayız. Türkiye, kadınların eğitime, çalışma hayatına ve yönetime daha çok katılımını sağlayacak somut adımları artık atmalıdır. Hükümetlerden kamu kurumlarına, özel sektör kuruluşlarından sivil toplum örgütlerine kadar her organ, kadınları ne kadar içine dahil ettiğine durup bir bakmak zorunda.

Biz TÜSİAD’da üye kurumlar arasında anket yapmaya başladık bu duyarlılığı artırmak için. Bu anketin ilk gelen sonuçlarına göre; TÜSİAD üyelerinde toplam çalışanlar içinde kadın oranı yüzde 35. Evet, Türkiye ortalamasının üstünde ama bizim için yeterli bir oran değil. Orta kademe üstü yönetimde yüzde 43 oranında kadın var. Bu da belki ortalamalara göre fena değil ama bu da gerçekten istediğimiz yerde değil. Üyelerimiz nezdinde bu farkındalığı yaratmak için bu anketi ve bildiriyi periyodik olarak tekrarlayacağız.

Biliyoruz ki kadınlar tüm potansiyellerini açığa çıkardığında ülkemizi bir üst gelişmişlik seviyesine taşıyacaklar. Başta toplumda önde gelen kişiler ve karar alıcılar olmak üzere, kadın-erkek tüm bireylerin çabasıyla bunun mümkün olacağına inanıyoruz. Filmimizde yer alan, iş hayatından sanata, spordan siyaset dünyasına, tanıdığımız pek çok erkeğin çözüm sürecine destek vermesi bizi de umutlandırdı. Ancak paylaşımcı toplumla üretken olabiliyor. Aynı şekilde paylaşımcı aile düzenleri de üretken ve etkin aile bireyleri yetiştirebiliyor.

Türkiye dünyadaki en güçlü 5 kadından birini yetiştirmiş olabilir; TÜSİAD 2 kez kadın başkan seçmiş olabilir; hiç birimiz unutmamalıyız ki zincir güçlü halkaları kadar değil; zayıf halkaları kadar güçlüdür.

Türkiye’de kaynaklarımız kısıtlı, bu kaynaklardan faydalanabilmiş, eğitim kaynaklarını kullanabilmiş kadınlarımızın kendi seçimleriyle iş yaşamında yer almamalarında ciddi bir kayıp olarak görüyorum. Oysa toplumun yetişmiş kadınlarımızın potansiyeline, enerjisine ihtiyacı var. Kaynaklarımızı heba etmeyelim."