Isparta'da boşandıktan sonra birlikte yaşamaya devam ettiği Ramazan Yılmaz'ı av tüfeğiyle vurarak öldürüp, cesedini tandırda yakan Emel Gür hakkında hazırlanan iddianame, 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. Emel Gür, Ramazan Yılmaz'ın şakağına av tüfeğini dayadığını ve kendisine de zorla ateş ettirdiğini öne sürdü.
23 Ekim 2020 tarihinde Senirkent ilçesi Akkeçili köyünde meydana gelen olayda, 3 çocuk annesi Emel Gür ile boşandıktan sonra birlikte yaşadığı Ramazan Yılmaz arasında tartışma çıktı.
Yılmaz'ın eve alkollü gelmesi üzerine başlayan tartışmada Gür, Yılmaz'ı av tüfeğiyle ateş ederek öldürdü, ardından da cesedini tandırda yaktı.
Cinayet, çiftin Antalya'da yaşayan en büyük oğlunun babasından haber alamaması üzerine köye gelmesiyle ortaya çıktı. İhbar üzerine köye gelen jandarma ve sağlık ekipleri, evin tandırında Ramazan Yılmaz'ın yanmış cesedini buldu. Gözaltına alınan Emel Gür, ifadesinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
"Ben ölünce, seni sorumlu tutacaklar"
Cinayetinin ardından hazırlanan iddianame, 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. 'Tasarlayarak öldürme' suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis istemiyle yargılanacak Emel Gür, iddianamede yer alan ifadesinde, eski eşinin bir kadınla mesajlaşmalarını gördüğünü, geceleri bile o kadının adını sayıkladığını ve bundan dolayı tartışmaların daha da şiddetlendiğini anlattı.
Ramazan Yılmaz'ın elinde av tüfeğiyle yanına gelerek, kolundan tutup, misafir odasına götürdüğünü kaydeden Emel Gür, burada tüfeği sol şakağına dayayarak, "Kendimi öldüreceğim. Ben ölünce seni sorumlu tutacaklar. Sen de yanacaksın" gibi sözler söylediğinden bahsetti.
"Tetiği o çektirdi" iddiası
Tüfeğin namlusunu kendi şakağına dayayan Ramazan Yılmaz'ın, sağ eliyle tutup sağ işaret parmağını tetiğin üzerine koydurttuğunu iddia eden Gür, Yılmaz'ın parmağıyla baskı yaparak tetiği çektirdiğini, bu sırada tüfeğin ateş aldığını, oğlunun da yaşanan bu olayı gördüğünü ileri sürdü.
Ramazan Yılmaz'ın cansız bedenini evinin bahçesine indirdiğini, bahçede yatacak olursa etrafta herkesin görebileceğini düşündüğünden cesedi evin altındaki oda şeklindeki tandır fırınına götürdüğünü söyleyen Emel Gür, daha sonra evde kan izleri olan yerleri temizlediğini, halıyla birlikte kan olan ne varsa cesedin üstüne attığını, orada bulunan kağıtlarla cesedi ve yanındaki eşyaları tutuşturduğunu ve tandırın üzerini sacla kapattığını belirtti.
Akşam olduktan sonra kızı ve oğluyla oturup televizyon izleyip çay içtiklerini, daha sonra uyuduklarını anlatan Emel Gür, sabah olmadan gece karanlığında cesedi çuvala koymak için uyandığını, Antalya'da yaşayan oğlunun geldiğini, kendisine babasına ulaşamadığını ve nerede olduğunu sorduğunu, bunun üzerine de oğluna olup biteni anlattığını belirtti. Olayla ilgili dava ileriki günlerde görülecek. (DHA)