Birlemiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, Rusya'nın 2014'te Ukrayna'dan ilhak ettiği Kırım'da insan hakları ihlallerinin arttığı uyarısında bulundu.
Kurumun hazırladığı raporda, "Kırım'da keyfi tutuklamalar, gözaltılar, zoraki kayıplar, kötü muamele, işkence ve yargısız infaz gibi vahim insan hakları ihlalleri belgelendi" denildi.
Raporda ayrıca Kırım'da Ukrayna yerine Rusya yasalarının uygulanmasının bölge halkını etkilediği ve on binlerce kişiye "Rusya vatandaşlığına geçme zorunluluğu getirildiği" belirtildi.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği'nin raporunda şu satırlar da yer aldı:
"Oturma izni olan ancak Rus vatandaşı olmayan kişiler yasalar önünde eşit değil ve önemli haklardan yoksun.
"Tarım için toprak sahibi olamıyor, oy veremiyor ya da seçilemiyorlar. Herhangi bir dini grubun parçası olamıyorlar. Toplanma ya da kamu görevlerinde görev alma haklarına sahip değiller ve özel araçlarını kayıt ettiremiyorlar."
Rapora göre Kırım'da tutuklanan ya da gözaltına alınan yüzlerce kişi uluslararası hukuka aykırı şekilde Rusya'ya götürüldü. Bölgede artan insan hakları ihlallerinden en çok etkilenen gruplar gazeteciler, blog yazarları, sivil toplum örgütü aktivistleri ve Kırım Tatarları.
Rus yetkililer radikal gruplarla mücadele çerçevesinde Kırım'da evlerde aramalar yapıyor, Kırım Tatarlarına gözdağı veriyor, bazen onları gözaltına alıyor. Kırım'da artık Ukrayna dilinde eğitim verilmiyor.
Kırım Tatar Milli Meclisi'nin faaliyetleri de Nisan 2016'da yasaklanmıştı.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeyd Raad El Hüseyin, vatandaşlık sorununun Kırım halkı üzerinde büyük sonuçları olduğunu söyledi.
Zeyd Raad El Hüseyin, "Raporda belirtildiği gibi işgal altındaki toprakların halkına vatandaşlık dayatılması kendilerinin düşman olarak gördüğü bir güce bağlılık yemini etmelerine zorlamakla benzerlik gösteriyor. Bu da dördüncü Cenevre Sözleşmesi'ne aykırı bir durum" dedi.
El Hüseyin Rusya'ya, "işgal gücü olarak" Kırım'da saygılı olması çağrısında bulundu.