Birleşmiş Milletler (BM) Venezuela'yla ilgili raporunda, iktidarın gücü elinde tutmak için topluma korku aşıladığını, çok sayıda muhalifin ise muhtemelen yargısız infazla öldürülerek ortadan kaldırıldığını yazdı.
Rapora göre kurbanlar, tutuklandıktan sonra vurularak öldürüldü; ardından olay yeri, tutuklular polise direndiği için mecbur kalınarak öldürülmüş izlenimi verecek şekilde yeniden düzenlendi.
BM, raporu yayımlamasının ardından Venezuela'yı "çok büyük oranlarda görülen ekonomik, sosyal, sivil, siyasi ve kültürel hak ihlâllerini sona erdirmesi" konusunda uyardı.
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro ya da hükümetten henüz rapora resmi bir yanıt gelmedi.
Daha önce iktidara yöneltilen insan hakları ihlâli suçlamalarına hükümet, "yalan" diyerek tepki göstermişti.
Raporda neler var?
Bugün BM İnsan Hakları Konseyi'nde sunulacak olan rapor, insan hakları ihlali kurbanı ve tanığı olan 558 kişiyle, Ocak 2018 ile Mayıs 2019 arasında yapılan görüşmeler temel alınarak hazırlandı.
Rapora göre, hükümetin "tutuklamaya ve polise karşı gelmeleri sebebiyle meydana geldiğini iddia ettiği" ölümlerin sayısı 2018'de 5 bin 287'ydi. 2019'da bin 569 kişi de bu gerekçeyle hayatını kaybetti.
BM raporuna göre tanıklar, Özel Harekât Güçleri'nin bu ölümlerin ardından olay yerini ve kanıtları değiştirerek, kurbanların direnirken hayatını kaybettiği yönünde bir algı oluşturmaya çalıştığını söyledi.
Raporda, "BM, iktidarın Özel Harekât Güçleri'ni ve diğer güvenlik güçlerini halk üzerinde korku yaratmak ve sosyal kontrolü sağlamak üzere kullandığından endişeleniyor" ifadeleri yer aldı.
İşkence suçlamalarına da yer verildi
Raporda ekonomik, sosyal ve siyasi hakların da ihlâl edildiğine dair bilgilere uzun yer ayrıldı. Adalete erişim zorluğu konusunda hükümetin BM'den yardım istediği de belirtildi.
Göçmenlerin, sığınmacıların ve yerli halkın sorunlarına da ayrıca raporda yer verildi.
İşkence iddiaları için de "Tutuklular insanlık dışı, aşağılayıcı ve zalimce davranışlarla cezalandırılmak da dahil olmak üzere, birçok işkenceye maruz kalıyor. Elektrik şokları, plastik poşetlerle boğma, ellerini bağlayıp yüzüne su atma, dövme, cinsel şiddet, su ve yiyecek vermeme, aşırı derecede yüksek ya da düşük sıcaklığa maruz bırakma gibi işkence yöntemleri kullanılıyor" denildi.
Maduro ile Guaido arasındaki siyasi kavga sürüyor
Muhalif lider Juan Guaido, Maduro'nun iktidardaki meşruiyetini yitirdiğini öne sürüp 23 Ocak 2019'da kendisini ülkenin geçici devlet başkanı ilan etmişti.
Guaido'yu aralarında ABD ve İngiltere'nin de bulunduğu 50 ülke 'meşru devlet başkanı' olarak tanısa da, ülkenin kontrolü halen Maduro'nun elinde.
Guaido'nun bir askeri üsten Venezuela ordusuna kendisini desteklemeleri çağrısı yapması ardından ülkede tansiyon üst düzeye çıktı.
Bu gelişmenin ardından, Guaido'nun yardımcısı 'vatana ihanet'le suçlandı ve halen bilinmeyen bir yerde gözaltında tutuluyor. 10 muhalif milletvekilinin de dokunulmazlıkları kaldırıldı ve 'vatana ihanet' ile 'casusluk' suçlarından yargılanacakları açıklandı.
Guaido'nun dokunulmazlığı daha önce kaldırılmış olmasına rağmen, hükümet onu gözaltına atmak için herhangi bir adım atmadı.
Aralarında Rusya, Çin ve Türkiye'nin de bulunduğu ülkeler Nicolas Maduro'yu Devlet Başkanı olarak tanıyor.
2015'ten bu yana ülkedeki ekonomik kriz ve çatışmalardan kaçanların sayısı, BM verilerine göre 4 milyona yaklaştı.