Avrupa ülkelerinin eleştirileri dikkate alınarak tasarı üzerinde yapılan değişiklikler de ABD tarafından yeterli bulunmadı. ABD ve Avustralya tasarıya ret oyu verdi.
Aralarında veto hakkına sahip Fransa, Rusya ve Çin'in de bulunduğu 8 ülke tasarıdan yana oy kullandı. İngiltere de dahil Güvenlik Konseyi'nin 5 üyesi çekimser kalmayı tercih etti.
Tasarının kabul edilmesi için 15 üyeden 9'unun destek vermesi ve daimi üyeler ABD, Çin, Rusya, Fransa ve İngiltere'den herhangi birisinin veto yetkisini kullanmaması gerekiyordu.
Tasarıyı tek taraflı olmakla eleştiren ABD, ret oyu vereceğini daha önce duyurmuştu.
Tasarı metninde kalıcı bir barışa ulaşılması için İsrail'e 12 ay süre tanınıyordu. Tasarıda, İsrail'in 2017 sonuna kadar 1967 öncesi sınırlara çekilmesi ve başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız Filistin devletinin kurulması isteniyordu.
İsrail'den ilk tepkiler
İsrail Dışişleri Bakan Vekili Zachi Hanegbi tasarının reddedilmesinden memnuniyet duyduğunu açıkladı. Hanegbi, "Tarihi bir uzlaşmaya ancak koşulsuz doğrudan müzakerelerle ulaşılabilir. Filistinliler, İsrail'le yeniden diyalog içine girmeli" dedi.
İsrail'in eski Başmüzakerecisi Tzipi Livni ise kararın reddedilmiş olmasının ardından Filistin ile çetin bir sürece hazırlıklı olunması çağrısında bulundu. Filistin Özerk Yönetimi lideri Mahmud Abbas, tasarının BMGK'den geçmemesi halinde İsrail'le tüm ilişkileri dondurma tehdidinde bulunmuştu.