Birlik Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası (Birlik Sağlık-Sen) Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, e-Reçete Sistemi’ne İngilizce, Arapça, Rusça, Almanca ve Fransızca dillerinin eklenmesine tepki gösterdi. Doğruyol, “Sistemde yapılan değişikliğin amacı önümüzdeki süreçte yabancıların ülkemizdeki ikametlerini rahatlatmak ve ülkeye gelip yerleşmelerinin de önünü açmak olduğunu düşünüyoruz” dedi.
Birlik Sağlık-Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın e-Reçetem Sistemi’ne İngilizce, Almanca, Arapça, Fransızca ve Rusça dillerinin eklendiği yönündeki açıklamasına tepki gösterdi. Konuyla ilgili şunları söyledi:
“Dünyanın hiç bir ülkesinde beş dilde reçete yazma olayı yoktur”
“Sağlık Bakanlığı'nın yeni verdiği talimatla beş dilde reçete yazılmasıyla ilgili bir öneri sunmuştur. Bu Sağlık Bakanlığı’nın Almanca, Fransızca, Arapça, Rusça gibi dillerde reçete yazılmasının altında yatan gerçek bize göre bu önümüzdeki süreçte Sağlık Bakanlığı'nın çalışanlarının bu ülkelerden gelen vatandaşlardan olabilme ihtimalidir. Ancak elbette Türkiye'ye Alman, Fransız doktorların gelmesi çok beklediğimiz bir durum değildir. Burada özellikle bizim anladığımız Arapça ve Rusça dillerinin oraya konması, ülkemizdeki pek çok mültecinin Arap kökenli olmasının da burada büyük payı vardır diye biz düşünüyoruz. Tabi buradaki dünyanın hiçbir ülkesinde bize göre beş dilde reçete yazma olayı yoktur. Varsa eğer bir ana dilde, onun yanında da bir farklı dil yani İngilizce gibi böyle tüm dünyanın kullandığı dillerden biri olabilir diye düşünüyoruz.
Bu farklı dillerde yazılan reçeteler sonuç itibarıyla bizim kendi eczacılarımızla, doktorlarımızla ilerleyen süreçte zorda bırakacaktır. Dil birliği bir ülkenin bekası için oldukça önemli. Eğer ülkemize birileri geliyorsa müsaade etsinler de yani ana dilimiz olan Türkçeyi de öğrensinler. Bu dil üzerinden bir şeyler yapılabilsin, Türkçe üzerinden. Ancak burada baktığımızda maalesef bu şekilde atılmış olan adımlar aynı zamanda ülkemizin geleceği yönünden de zorluklar yaşamamıza sebep olacaktır. Aynı zamanda bu dillerde reçete yazılması ya da farklı kamu kurumlarında farklı dillerden tercümanların bulundurulması önümüzdeki süreçte bu ülkelerden gelen mültecilerin ya da sermaye gruplarına daha rahat bir ortam ve Türkiye Cumhuriyeti devleti sınırları içerisinde yerleşmesini sağlamayı da getireceğini düşünmekteyiz.”
“Sistemin daha nasıl çalışacağı bilinmiyor”
Daha sistemin nasıl çalışacağı konusunda bilgi sahibi olmadıklarını belirten Doğruyol, “Tabi burada nasıl olacağı konusunda halen bir netlik yoktur. Eczacının nasıl okuyacağı yönünde bir netlik yoktur. Ama burada alfabesi farklı olan diller de mevcuttur. Arapça gibi. Bu alfabeyi bizim Türk doktorlarımızın bu reçeteleri yazması istenirse Arapça alfabe üzerinde bu reçetelerin yazılması zaten imkansızdır. Yani böyle bir durumda da o hizmet aksayacaktır. Muhtemelen buradaki amaç önümüzdeki süreçte bu yabancıların ülkemizdeki ikametlerini rahatlatmak ve ülkeye gelip yerleşmelerinin de önünü açmak olduğunu düşünüyoruz” ifadelerini kullandı. (ANKA)