HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanun Teklifi’nin dün muhalefet oylarıyla reddedilmesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Beştaş iktidarı, “31 Mart seçimlerinde "kazanamadım o halde seçimi yeniliyorum" diyen zihniyet bugün de sonucu kabul etmiyor” diye eleştirdi.
“Bugün Meclis Başkanlık Divanının toplanması ve bunu değerlendirmesi katiyen içtüzük hükümlerine aykırıdır çünkü ortada herhangi bir itiraz yok, sonradan ortaya çıkan bir itiraz ya da bir gerekçe söz konusu değil” diyen Beştaş, “Hiçbir şekilde muhalefetle uzlaşmak konusunda bir girişim ve kültürleri yok. ‘Biz çoğunluğuz ve her istediğimizi yaparız’ diyorlar. Demokratik bir yaklaşım ve zihniyet içinde değiller” ifadelerini kullandı.
Beştaş, şunları söyledi:
Kanun teklifinin maddelerine geçilmesi Genel Kurulun açık oyuna sunuldu. Hepimiz oradaydık bir açık oylama yapıldı ve çoğunluk oyuyla maddelere geçilmesi reddedildi. Bu şu anlama geliyor; İçtüzüğün 81’nci maddesine göre maddelere geçilmesi ya da tümü kabul edilmeyen kanun teklifleri Genel Kurulca reddedilmiş sayılıyor. Bu durumda bir yıl içinde tekrar aynı kanun teklifi, Genel Kurul oyuna sunulamıyor. Yani şu anda tablo budur.
“Oylama sonucu sabittir, nettir ve resmidir”
Meclis TV yayın yaptı, Meclis Genel Kurulu “reddedilmiştir” şeklinde Twitter’dan paylaşım yaptı. Başkanlık Divanı, iki katip üyeden bir de başkan vekilinden oluşuyor ve iki katip üyenin hiçbir itirazı olmadı. Bu bizim hem tanıklığımız hem de Meclis TV’nin çekimiyle sabittir. Bu nedenle yapılan oylama sonucunda Meclis Başkanlık Divanı ve Meclis Başkanvekili kabul edilmemiştir şeklinde ilan etti. Oylama sonucu sabittir, nettir ve resmidir. Kanun teklifi reddedildiği için bunun dışında hiçbir tartışma olamaz.
"Meclis Başkanlık Divanı oylamayı geçersiz saymaya çalışıyor"
Sonrasında oylamayı geçersiz saymak ve iktidar grubu ortakları lehine değiştirmek için bazı girişimler de oldu. Bugün saat 12’de Meclis Başkanlık Divanı toplantıya çağrıldı. Bu toplantıya çağrıda da açıkça “teklifin maddelerinin görüşülmesine geçilmesi hakkında İçtüzüğün 13’üncü maddesi çerçevesinde yapılan başvuruların değerlendirilmesi amacıyla” deniyor. Yani Meclis Başkanlık Divanı kendi çoğunluğuna dayanarak yapılan oylamayı geçersiz kabul etmek için Genel Kurulda tekrar gündeme getirmeye çalışıyor. Oysaki İçtüzüğün 13’üncü maddesinin 2’nci fıkrasının son cümlesi açıkça itirazın sonradan aykırılığın anlaşılması durumunda yapılacağı şeklinde bir cümle söylüyor, burada böyle bir durum söz konusu değil.
"İktidar çoğunluk oylarına ve parmaklarına güvenerek kanun yapıyor"
Bugün Meclis Başkanlık Divanının toplanması ve bunu değerlendirmesi katiyen içtüzük hükümlerine aykırıdır çünkü ortada herhangi bir itiraz yok, sonradan ortaya çıkan bir itiraz ya da bir gerekçe söz konusu değil. Reddedilmiş bir oylama tekrar katiyen gerçekleştirilemez birleşim yenilenemez. Bunun yolu kapalıdır, böyle bir usul yoktur. Ancak iktidarın bir kanun yapma tekniği var, çoğunluk oylarına ve parmaklarına güvenerek... Hiçbir şekilde muhalefetle uzlaşmak konusunda bir girişim ve kültürleri yok. "Biz çoğunluğuz ve her istediğimizi yaparız" diyorlar. Demokratik bir yaklaşım ve zihniyet içinde değiller.
"AKP ve MHP oyunbozanlık yapıyor, oyunun kurallarını kabul etmiyor"
Biz komisyon aşamasından Genel Kurul aşamasına kadar bunun fişleme olduğunu, güvenlik soruşturmasının ne kadar keyfi olduğunu tek tek anlattık. Günlerce anlattık fakat tek bir adım atılmadı. Bütün muhalefet partileri bunu söyledi. 2 gün boyunca yapılan görüşmelerde biz HDP olarak direneceğimizi ve geçmemesi için içtüzükten kaynaklı her türlü hakkımızı kullanacağımızı belirttik. Dünkü oylamada muhalefetin demokratik iradesi açıkça galip gelmiştir. Maç 90 dakikadır ve bu 90 dakikada gol oldu. Şimdi bu gole ofsayt diyerek bozmaya çalışan bir akıl var, bunu kesinlikle kabul etmiyoruz. Maçı kurallarına göre oynadık şimdi atılan golü iptal ettirmeye çalışıyorlar. Bunu yapana mızıkçı derler, oyunbozan derler. AKP ve MHP mızıkçılık, oyunbozanlık yapıyor. Oyunun kurallarını kabul etmiyor. Kendi aleyhine bir sonuç çıktığı için kabul etmiyor. Demokrasinin gereği muhalefet partilerinin dün açık oylarıyla ortaya çıkardığı sonucu kabul etmektir. Fişleme yasasının 1 yıl içinde bir daha gündeme gelmemesi gerekiyor.
"Anayasanın temeli kendi aleyhine olunca kabul etmeyen zihniyet kaybetmeye mahkumdur"
Dün ve bugün Meclis'te tarihi iki gün yaşanıyor. Sadece oy sayısına güvenen, iç demokrasinin gereklerini kabul etmeyen, tüzük kurallarını kabul etmeyen ve Anayasanın temeli kendi aleyhine olunca kabul etmeyen bir zihniyet kaybetmeye mahkumdur.
"31 Mart seçimlerinde "kazanamadım seçimi yeniliyorum" diyen zihniyet bugün de sonucu kabul etmiyor"
31 Mart seçimlerinde "seçimi kazanamadım, tekrar seçim yapacağım" diyen zihniyet bugün de güvenlik soruşturması yasasında "ben kaybettim, ilan edilen netleşen, Meclis TV’nin yayınladığı ve tutanaklara geçen sonucu kabul etmiyorum" diyor. Biz bunu kesinlikle kabul etmeyeceğiz, kesinlikle. Dün oradaydık, bütün bunları birlikte deneyimledik. AKP-MHP blokunun birlikte bu ülkeyi getirdiği nokta artık demokrasinin zerresinin kalmadığı bir noktadır. "Biz kazanırsak sonuç doğrudur, biz kaybedersek sonuç yanlıştır" şeklindeki yaklaşım kesinlikle ahlak, etik ve hukuk kuralları ile asla bağdaşmamaktadır.
"Halk iradesini korumaya devam edeceğiz"
Biz bunun gereğini sonuna kadar savunacağız. Dün yasa düşmüştür, görüşmeleri bitmiştir. İçtüzük 81, 13 ve 141 ile bunu açık şekilde belgelendirdik. Meclis İçtüzüğü Meclis'in anayasasıdır. Hiç kimsenin bunu ihlal etme gibi bir lüksü ve hakkı yoktur. Biz halk iradesini korumaya ve demokrasinin gereklerini yerine getirmeye her zeminde olduğu gibi Meclis’te de devam edeceğiz.