CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Ankara’da ilki 15 Temmuz darbe girişiminden önce, altısı darbe girişiminin ardından, toplam yedi kişinin kaçırılma iddialarıyla ilgili soru önergesi verdi.
Başbakan Binali Yıldırım’ın yanıtlaması istemiyle verilen önergede, yakınlarının kaçırıldığını ya da kaybolduğunu iddia ettiği kişilerle ilgili etkin soruşturma yürütülmediği de ifade edildi.
Ortak noktaları soruşturma ve işten çıkarılma
Tanrıkulu, kaçırıldığı iddia edilen kişilerin ortak noktasının, haklarında “Fethullah Gülen Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’na (FETÖ/PDY)” yönelik soruşturma yürütülmesi ve kanun hükmünde kararnameler (KHK) ile işsiz kalmaları olduğunu ifade etti.
Haber alınamayan yedi kişi kim?
Soru önergesinde, kaçırılan kişilerin adları, işleri ve olay tarihleri şöyle sıralandı:
Sunay Elmas: Ankara’da yaşayan Elmas, 27 Ocak 2016’da çocuklarını Sincan’a bıraktı, dönüşte CEPA Alışveriş Merkezi’nin önünden saat 11.00’de siyah bir Transporter ile kaçırıldığı iddia edildi. Ailesinin verdiği bilgilere göre, Sincan’dan döndükten sonra aracının tüm görüntüleri MOBESE kameralarında var. Eşinin Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne yaptığı başvurulardan bir sonuç çıkmadı.
Mustafa Özgür Gültekin: Rekabet Kurumu çalışanıydı. 21 Aralık 2016’da, saat 18.15 sıralarında Ankara Beştepe’de kaçırıldığı ileri sürüldü. Ailesi çevredeki tüm kamera kayıtlarını topladı. Kayıtlarda Gültekin’in dört araç tarafından takip edildiği görülüyor. Gültekin aracından inip bir markete giriyor, alışveriş yapıp çıktıktan sonra etrafı sarılıyor ve siyah Transporter’a bindirilerek kaçırılıyor.
Hüseyin Kötüce: Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu çalışanıydı. Şubat 2017’de işyerinden çıktıktan sonra aracına binmek üzere gittiği Batıkent metro istasyonu otoparkından saat 19.00 civarında kaçırıldığı iddia edildi. Polise başvuran ailenin ısrarına rağmen araçta parmak izi tespiti yapılmadı, etraftaki kamera görüntüleri toplanmadı.
Turgut Çapan: Kapatılan Turgut Özal Üniversitesi çalışanıydı. 31 Mart 2017’de Yenimahalle’nin Şentepe semtinde kaçırıldığı iddia edildi.
Mesut Geçer: Eski Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) çalışanı. MİT’ten ihraç edildikten sonra Mart 2017’de Yenimahalle ilçesi Çakırlar semtinde arabası durdurularak kaçırıldığı ileri sürüldü.
Önder Asan: Aynı soruşturma nedeniyle kapatılan özel bir okulda öğretmendi. Yenimahalle’nin Şentepe semtinde 1 Nisan 2017’de kaçırıldığı iddia edildi. Yakınları kendi imkanlarıyla çevredeki kameraların görüntülerinin bir kısmı topladı. Asan’ın aracı, lastiği kesilmiş halde kaçırıldığı yere yakın bir noktada bulundu.
Ayhan Oran: Eski MİT çalışanı. Yunanistan’da görev yaptığı sırada Haziran 2016’da Türkiye’ye çağrıldı, 17 Temmuz 2016’da açığa alındığı, 2 Ağustos 2016’da ihraç edildiği öğrenildi. Ailesinin verdiği bilgilere göre, 1 Kasım 2017’de saat 12.38'de bulunduğu sitenin kamera kayıtlarından çıktı. Kendisinden bir daha haber alınamadı.
“Kolluk güçleriyle bağlantılı görünüyor”
Tanrıkulu, Başbakan Yıldırım’a, kaçırıldığı ileri sürülen kişilerin nerede olduğunu, bir soruşturma açılıp açılmadığını, soruşturma varsa hangi aşamada olduğunu sordu.
Ayrıca şu soruların yanıtlanmasını istedi:
* Bu kişilerin kaçırılmalarına ilişkin güvenlik kamerası kayıtları ve görgü tanıklarının anlatımlarının bulunmasına karşın etkili bir soruşturma neden yürütülmüyor?
* Aynı aracın birçok olayda görünmesi, takip ve kaçırma eyleminin profesyonelce yapılması, polisin delil toplamaktaki isteksizliği, başvuruları kabul etmemesi, kaçırılan kişilerin FETÖ/PDY soruşturmasına konu olması, kaçırılmaların kolluk güçleri ya da bağlantılı kişilerce gerçekleştirildiği izlenimi veriyor. Bu takip ve kaçırma eylemleri kimler tarafından yapıldı?
* İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün (Human Rights Watch/HRW) bakanlıklara ya da devletin kurum ve kuruluşlarına bu konuda başvurusu var mı? Başvuruya ne yanıt verildi?