Gündem

Başbakan: Ey Kılıçdaroğlu sen yaya yürürken biz kamyoncularla beraberdik, sen ne anlarsın o işlerden

"Sen o günlerde FETÖ'cülerle, bölücülerle kol kola gidiyordun"

23 Aralık 2017 21:32

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kamyoncularla ilgili açıklamalarını eleştiren Başbakan Binali Yıldırım, "Belli ki Kılıçdaroğlu'na bu bütçe konuşmalarında kamyon işi de fazla koymuş. Ha babam 10 dakikada kamyonculardan bahsediyor” dedi. Kılıçdaroğlu’nun CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu’nun tutuklanmasının ardından Ankara’dan başlattığı ve İstanbul’da sonlandırdığı ‘Adalet Yürüyüşü’ne de göndermede bulunan Yıldırım, "Ey Kılıçdaroğlu sen o yollarda yaya yürürken kamyoncularla bir beraberdik biz. Sen o günlerde İstanbul'dan Fetöcülerle, bölücülerle kol kola gidiyordun. Sen ne anlarsın o işlerden” diye konuştu. 

AKP’nin Bartın’daki kongresine katılan Başbakan Yıldırım, konuşması sırasında ABD Başkanı Donald Trump’la ilgili olarak, yanlışlıkla "Kudüs'ü Amerika'nın başkenti yapacakmış” ifadelerini kullandı. Kısa süre içinde hatasını düzelterek, “İsrail’in başkenti yapacakmış” diyen Yıldırım, şöyle devam etti:

"O gün dedik ki 'yanlış hesap Kudüs'ten döner' dedik. 'Kudüs sahipsiz değil' dedik. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı'nın dönem başkanı. Hemen bütün üye ülkelerin devlet başkanlarına, hükümet başkanlarına haber saldı. 'Acil olağan üstü toplanıyoruz, İstanbul'a gelin' dedi. Allah'a şükür bütün devlet başkanları, hükümet başkanları ve bakanlar bir araya gelindi ve bu tek taraflı Birleşmiş Milletler kararlarına karşı, uluslar arası hukuka karşı tek taraflı bu kibirli karara karşı gür bir sesle 'Biz bu kararı tanımıyoruz. Kudüs Filistin'in başkentidir' diye yeni bir karar aldı. İşi burada bırakmadık. Meseleyi Birleşmiş Milletler'e götürdük. Diğer İslam ülkeleriyle beraber. Önce Güvenlik Konseyi'ne. Güvenlik Konseyi'nin 14 üyesi Amerika'ya karşı bu kararı kınayan tanımayan oy verdi. 

"BM kararı, ABD başının aldığı kararı tekzip eden, tanımayan bir karardı"

Sadece Amerika tek başına kararın arkasında kaldı. Bundan da sonuç çıkmayınca bu sefer doğrudan genel kurula bir karar getirildi. Bu karar Amerika Birleşik Devletleri'nin başının aldığı kararı tekzip eden tanımayan bir karar tasarısıydı. Bu karar gelir gelmez Amerika Başkanı bütün ülkeleri arayarak, aramakla kalmayıp tehdit ederek 'Bu karara karşı oy kullanırsanız sizlere para vermeyeceğiz, destek vermeyeceğiz. Şöyle yapacağız, böyle yapacağız. Biz büyük ülkeyiz, karışmam ha' diye gözdağı vermeye çalıştı. Ama bir şeyi hesap edemedi. Hesap edemediği şey siz ne kadar büyük olursanız olun, dünya da her ülke, bayrağı olan, toprağı olan, egemenliği olan her ülke kendi kararını kendi verir, kendi kaderini kendi belirler. Ve işte yapılan oylamada dünyanın birden büyük olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır. Bu noktaya gelinmesinde, bölgedeki sorunların çözülmesinde, mazlumların mağdurların meselesinde sahip çıkılmasında kim var. Türkiye var. Kim var? Recep Tayyip Erdoğan var.”

Kılıçdaroğlu'na: Gariban, daha muhtarlara ait özel bir kanun olduğundan haberi yok

Başbakan Yıldırım, Kılıçdaroğlu'nun Kocaeli'de muhtarlarla yaptığı toplantıda, muhtarlara yönelik kanun çıkaracağını söylediğini, ancak muhtarlar için zaten bir kanun olduğunu ifade eden Başbakan, şunları söyledi:

"Kılıçdaroğlu, İzmit'te muhtarlarla toplantı yapıyor. Diyor ki muhtarlara 'Size 5 tane müjdem var' 'Nedir? diye millet can kulağıyla dinliyor. Sadece size ait muhtarlar kanunu çıkaracağım. Allah allah. Türkiye Cumhuriyeti kuruluşu tarihinden daha eski müessese. Bunların kanunu filan yok mu dedim acaba. Bir bakın dedim. Gariban daha muhtarlara ait özel bir kanun olduğundan haberi yok. Şehir ve kasabalardan muhalif muhtar ve ihtiyar heyetlerine dair kanun. Yetmemiş. 1977'de buna muhtar ödenek ve sosyal güvenlik kanunu diye yine ilave kanun daha yapılmış. 

"Belli ki Kılıçdaroğlu'na kamyon işi de fazla koymuş, hababam bahsediyor"

"Kılıçdaroğlu bunu söylüyor da getirdiğimiz kanuna ne vermişler bakın dedim. Ret vermişler ret. Kanun görüşülüyor maaşlar artacak, primlerini devlet verecek, ana muhalefet partisi 'ben yokum' diyor. Ondan sonra da muhtarlara kanun çıkaracağım diye bol keseden atıyor. Önce mevcudu öğren kardeşim mevcudu. Bir de muhtarlara bugüne kadar yapılanları görüşülürken o maddeden önerge veriyorsun maaş daha fazla olsun. Türkiye'nin de imkanlarını bilmeden etmeden kanuna ret veriyorsun. Böyle de 'muhtarları düşünüyoruz' diyorsun. Buna kimi inandıracaksın. Belli ki Kılıçdaroğlu'na bu bütçe konuşmalarında kamyon işi de fazla koymuş. Hababam 10 dakkida kamyonculardan bahsediyor. Kamyoncuların en önemli ne sorunu olduğu, bizim kamyoncuların sorunlarını bilmediğimizden tutun neler neler. Ey Kılıçdaroğlu sen o yollarda yaya yürürken kamyoncularla bir beraberdik biz. Sen o günlerde İstanbul'dan Fetöcülerle, bölücülerle kol kola gidiyordun. Sen ne anlarsın o işlerden."