Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ikinci yolsuzluk soruşturmasından el çektirilmesinin ardından basın mensuplarına bir bildiri dağıtarak Başsavcılık ve Emniyet’in suç işlediğini savunan savcı Muammer Akkaş’a, “Bu nasıl savcı? Seninle işimiz var. Dur bakalım seninle işimiz var. Adalet sarayının önünde adalet değil bildiri dağıtıyorsun. Hangi savcı sokağa çıkar da bildiri dağıtır?” diye seslendi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Manisa’nın Demirci ilçesinde konuştu.
İşte Erdoğan’ın konuşmasından satır başları:
Devletin içinde paralel devlet kurmaya gayret edenler bilsinler ki karşılarında bizi bulacaklardır. Bu hangi meşrepten olursa olsun kim olursa olsun karşılarında bizi bulacaklardır. Bu ülkede devletin içinde hizmeti istismar etmek suretiyle, cemaat istismar etmek suretiyle, tertemiz kardeşlerimizi istismar etmek süratiyle gayret edenler karşılarında bizi bulacaklardır.
'Seninle işimiz var'
Çıkıyor bir savcı efendi, makamını farklı bir şekilde kullanıyor. Gizlilik kaydı olan evrakları yanına aldığı yandaş medya ile birlikte kullanarak birçok masum insana iftira atmak suretiyle bu ülkede onları günah keçisi haline getiriyor. Bu insanlar yarın tertemiz olsalar da toplumun içinde nasıl dolaşacaklar? Başsavcımızın yaptığı bir açıklama var çok manidardır. Ancak bu gücü suistimal etmek suretiyle bu ülkenin bölünmesine neden oluyorlarsa bunu teşhir ederiz. Bu nasıl savcı? Seninle işimiz var. Dur bakalım seninle işimiz var. Adalet sarayının önünde adalet değil bildiri dağıtıyorsun. Hangi savcı sokağa çıkar da bildiri dağıtır?
'HSYK denetimini kaldırmakla yalnış yaptık'
Bir yanlış yaptık. Nedir o yanlış? HSYK onu da yargılayan denetleyen mekanizma vardı. Biz dedik ki, demokrasinin gereğini yapalım. Adalet Bakanlığı'ndaki bu yetkiyi kalktık devrettik. Orada yanlış yapmışız. Eğer şu anda anayasayı değiştirecek bir güce sahip olduğumuz anda bu değişikliği yapmak durumundayız. Herkes denetlenecek, bu beyler denetlenmeyecek, demek ki olmuyor böyle bu iş. Bu beylerin de denetlenmesi gerekiyor.
Sen kimin savcısısın? Sen iddia makamısın. Kim adına? Millet adına. Sen nasıl masum insanlar hakkında dosya düzenler, yalan yanlış dosyaları medyaya sızdırarak o insanları gölgelemeye kalkarsın? Böyle bir yetki olamaz. Şurada 11 gün içinde bu ülkenin zararı 120 milyar dolar. Kim verecek bunun hesabını? Soruyorum. Onun için ekranları başındaki milletime sesleniyorum. 30 Mart bir milattır. Bu hesabı millet soracak.
'12 Eyül referandumunda ne olmuştu'
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun (HSYK) yapısı 12 Eylül 2010 günü yapılan Anayasa referandumu ile değişmiş olup Kurulun teşkilat yapısı ve çalışma usul ve esaslarını düzenleyen 6087 sayılı Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Kanunu 11 Aralık 2010 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Anayasa değişikliğinden önce ayrı bir bütçesi olmayan ve sekreterya hizmetleri Adalet Bakanlığı tarafından yerine getirilen HSYK, yapılan değişikliklerle idari ve mali yönden bağımsız bir kurul olarak yeniden yapılandırılmıştır.